Polisin attığı biber gazı kapsülüyle gözünü kaybeden Erdal Sarıkaya, adalet peşinde
Erdal Sarıkaya, adalet arayışında birçok engelle karşılaştı. Devam eden davada, dosyasının 10 gün sonra zaman aşımına gideceğini hatırlatan Sarıkaya, tetikçinin devlet tarafından gizlendiğini ifade ederek tepki gösterdi.
İlayda KayaGezi Direnişi sırasında polisin attığı biber gazı kapsülünün gözüne isabet etmesiyle bir gözünü kaybeden Erdal Sarıkaya’nın vurulduğu gün olay yerinde bulunan 3 polisin tanık sıfatıyla geçen hafta ifadesi alındı. Polisler olay günü üzerlerine zimmetli olan kask numaralarının kime ait olduğunu hatırlamadıklarını söyledi.
Polislerin ifadesine tepki gösteren Erdal Sarıkaya, “Beni vuran polislerin kask numarasının sahipleri bulunamıyor. Tanık sıfatıyla ifade alınıyor, ‘biz hatırlamıyoruz’ diyorlar. Gezi direnişinde o kaskların altında tetikçiler mi vardı, polisler mi? Üzerine zimmetli olan kaskın sahibi polis nasıl bulunmaz? Devlet geziyi kana bulayan tetikçisini gizliyor. Savcılık gerekli adımları atmıyor. Devletin kendi numarasını bulamaması demek kaskın içinde farklı kişilerin olması demek. Gerçek memursa bulunur” dedi.
Dosyasının 10 gün sonra zaman aşımına gideceğini de anımsatan Sarıkaya “Zaman aşımıyla kapatılması demek, Gezi’deki hukuksuzlukların önüne set çekilmesi demektir. Dosya oyalanıyor. Adli koridorlarda adaleti aramaktan yorulduk” diye konuştu.
‘ŞÜPHELİ SAYILMALILAR’
Sarıkaya’nın avukatı Umut Alikaşifoğlu da “Kayıtlarda Erdal Beyi vuran 3 kişi gözüküyor. Emniyet müdürlüğünden gelen rapora göre görevlilerin kim olduklarını bilmedikleri yönünde. Bizim defalarca bu polisler hakkında suç duyurunuz bulunmamıza rağmen bu polisler tanık sıfatıyla dinleniyor. Şikayetçi olarak dinlemesi gerekirdi ki ortaya bir sanık çıksın ama tanık olarak beyan aldılar. 2015 yılında bu kişiler hakkında sıkı bir soruşturma yapılsaydı bulunurlardı. Biz itirazlarımızı yapacağız” ifadelerini kullandı.