Piyasalarda son durum: Dolar ne kadar oldu? (18 Haziran 2021)

Dolar/TL, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faizleri daha erken yükseltebileceğinin ve tahvil alımlarında azaltmaya yönelik ilk işaretleri vermesinin ardından küresel piyasalardaki fiyatlamalara paralel yükselişini sürdürdü.

Reuters

Merkez Bankası'nın dünkü PPK'da "kararlılıkla sıkı duruş sürecek" açıklamasına rağmen siyasilerin düşük faiz isteği nedeniyle yaz sonuna ilişkin bir indirim beklentisi de TL'de değer kaybını artırıyor.

Fed kararı öncesi 8.49-8.54 bandında işlem gören dolar/TL dün 8.65 civarında günü tamamladıktan sonra gece saatlerinde 8.73'e kadar yükseldi.

Dolar/TL saat 08.58'de 8.7150/8.7275 seviyesinde işlem gördü. Aynı saatte euro/TL 10.3709/10.3870 sepet bazında TL 9.5427/9.5568 seviyesindeydi. Türkiye'nin 5 yıllık CDS'leri ise bu sabah aynı saatte 387/392 seviyesindeydi.

Bu sabah itibarıyla küresel piyasalarda dolar iki ayın zirvesine yakın seyrediyor. Dolar bu zirveyi TL'ye de destek olan ve yaklaşık bir yıl süren değer kayıplarının ardından görüldü. Yatırımcılar faiz artırımları için 2023'ü öngören Fed'in açıklamalarının başka nasıl yansımalarının olacağını kestirmeye çalışıyorlar.

Dolar endeksi iki aydan uzun sürenin en yüksek seviyesi olan 92.010'u gördü ve %1.5 ile haftayı Eylül'den bu yana en yüksek kazanımla bitirmeye hazırlanıyor.

Merkez Bankası (TCMB) ise dün bir haftalık repo faizini beklentilere paralel olarak %19'da sabit bırakırken, enflasyon raporu tahmin patikasındaki belirgin düşüş sağlanana kadar para politikasındaki mevcut sıkı duruşun kararlılıkla sürdürüleceğini belirtti.

Banka hali hazırda %17 civarındaki enflasyonun üçüncü çeyrek sonu dördüncü çeyrek başında düşüşe geçeceğini öngörüyor piyasanın enflasyonda düşüş beklentisi ise Kasım Aralık ayları öne çıkıyor.

TCMB'nin erken faiz indirimi beklentisinin ortadan kalkması gerektiğine ilişkin açıklamalara rağmen yatırımcılar siyasetin düşük faiz istekliliğini de göz önüne alarak kısa vadede faizlerde indirim olacağı endişesini taşımaya devam ediyorlar. Bu da TL'de değer kaybı olarak zaman zaman fiyatlamalara yansımaya devam ediyor. Ancak TCMB bugüne kadar faiz indirimi yönünde bir adım atmış da değil.

Bankacılara göre dünkü PPK'da faiz indirim yönünde bir sinyal yer almadı. Ancak yine de beklentiler TL'de belirgin kayıplar görülmemesi halinde bankanın bir an önce indirime gideceği yönünde. Bu beklenti de siyasilerin düşük faiz istekliliğinden kaynaklanıyor.

İşlemciler faiz indirim beklentilerinin Ağustos, Eylül ve Ekim aylarında yoğunlaştığını belirtiyorlar. Temmuz ayı için de beklenti yer alsa da dünkü PPK sonrası bu fiyatlama azalmış görünüyor.

JPMORGAN: RİSK BULUNUYOR

JPMorgan dün yayımladığı raporunda enflasyonda belirgin düşüşü Kasım ayında beklediğini ve TCMB'nin PPK notunda atıfta bulunduğu Nisan enflasyon raporu patikasının da benzer bir patikaya işaret ettiğine dikkat çekerek, "Bu TCMB'nin faizleri yıl sonuna kadar sabit tutmak istediğini gösteriyor. Ancak TCMB'nin faiz indirimine bu tarihen önce gitmesi için baskının artmasına yönelik risk bulunuyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın indirim çağrısına da dikkat çekilen JPMorgan raporunda, ilk faiz indiriminin Eylül ayında beklendiği belirtildi. Bankanın küresel gelişmeler ve maliyet bazlı fiyat baskıları nedeniyle indirim için daha çok beklemesi gerekebileceğine ancak buna rağmen erken bir faiz indirimi riskinin de yüksek olduğuna dikkat çekildi.

Erdoğan Haziran ayı başında katıldığı TRT yayınında "Yani bu konuda ben yine aynı iddianın peşindeyim. Hatta bugün de Merkez Bankası başkanımızla görüştüm. Yani bizim bir defa faizleri düşürmemiz şart, onun için de yani Temmuz-Ağustos, buraları bulacağız ki faiz düşmeye başlasın" demişti.

TCMB'nin sıkı duruş açıklamalarına rağmen kendi anketlerinde de faiz indirimi beklentileri kuvvetleniyor. Adı bu ay değiştirilen piyasa katılımcıları anketinde üç ay içinde 50 baz puan, altı ay içinde 250 baz puan ve önümüzdeki 12 ayda yaklaşık 500 baz puan faiz indirimi bekleniyor.

Bir çok bankacı TCMB'nin yaz sonunda TL'de yeni bir değer kaybı trendi olmaz ise sınırlı bir faiz indirimine gidebileceğine artık kesin gözüyle bakıyor. Yapılması gerekenin indirime önümüzdeki yıl başlanması olarak görülse de enflasyonun yine de 150-250 baz puanlık indirime izin verecebileceği yönünde görüşler siyasi istekleri de göz önüne alarak oluşmuş durumda.

Piyasalarda erken olarak nitelenebilecek sınırlı bir indirime siyasilerin nasıl bakacağı sorusu da son dönemde gündeme daha çok geliyor. Siyasilerin sınırlı indirimi yeterli görüp görmeyeceği ve buna yönelik çağrıları önümüzdeki aylarda TL'de yeniden değer kayıplarını tetikleyebileceği endişesi de piyasalarda baskı yaratıyor.

AŞILAMA HIZLANIYOR

Türkiye'de koronavirüse karşı son 24 saatte 1.5 milyona yakın kişiye ilk doz aşı yapıldı. İlk doz aşısını olanların sayısı art arda üçüncü günde de 1 milyonu aştı.

JPMorgan dün PPK sonrası yayımladığı notta aşılama hızına dikkat çekerken 2021 için büyüme tahminini %6.1'den %6.8'e yükseltti. Bu artışa gerekçe olarak Türkiye'nin 2 günde nüfusunun yaklaşık %4.5'ini aşılayabilmesi de bir neden olarak gösterildi.