Partilerin 'Balyoz' tepkisi

Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nde yapılan ve 17 gün süren duruşmalı temyiz incelemesinin ardından 54 günlük inceleme tamamlandı ve bugün karar açıklandı.

Kararı Twitter hesabından değerlendiren CHP'li Oran, Balyoz Davasının sonucunun Türkiye'de hukuk devleti anlayışının tamamen bitmesi ve parti devleti anlayışının tamamen yerleşmesi olduğunu savunarak, "Aynı delillerle aynı şekilde suçlanan sanıklar hakkında bile çelişkili kararlar verildi. Adil yargılanma ve eşitlik ilkesi ihlal edildi. Akıl dışı iddialar kabul edilirken, 30'dan fazla ulusal ve uluslararası adli tıp kurumunun sahte delilleri ispatlayan raporu yok sayıldı" dedi.

Oran, şunları kaydetti: "TSK'nın Bill Gates'den önce Calibri fontu bulduğu, varolmayan gemiye subay atandığı gibi bilim dışı iddialarla insanlar suçlandı. TRT kameraları önünde denizaltı ile dalış yaparken darbe planı hazırlamak gibi iddialar bile ciddi iddialar gibi değerlendirildi. Türkiye tarihinde ilk kez bilirkişilerin 'sahte' dediği sahtekarlık ürünü delillerle insanlar suçlandı ve cezalandırıldı. Balyoz davasının en önemli yanı parti devletinin akıl, mantık, hukuk dışı sahte delillerle herkesi cezalandırabileceğini göstermesidir. Tahliye edilen herkese geçmiş olsun diyorum, bu iş burada bitmeyecek. Adalet ağır yürür ama mutlaka varacağı yere ulaşır."

"HERKES BUNA UYMAK ZORUNDADIR"

AKP'den Balyoz kararlarına ilişkin ilk değerlendirmeyi Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş yaptı. Elitaş, "Yargı mahkemenin kararını onamış. Herkes buna uymak zorundadır" demekle yetindi.

BALUKEN: KARAR YETERSİZ

Baluken, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında Balyoz Davası'ndaki karara ilişkin soruları yanıtladı. Baluken, şöyle dedi:

"Biz bu Ergenekon yargılanmalarıyla ilgili yargısal süreçlerin tamamının yetersiz olduğunu düşünüyoruz. Fırat'ın batısına geçmeyen, faili meçhullerden köy boşaltmalara kadar sokak ortasındaki yargısız infazlardan toplu katliamlara kadar işlenen savaş suçlarını açığa çıkarmayan yargısal süreçlerin tamamı yetersizdir. AKP daha çok kendisini ilgilendiren siyasi yönü yargılayacak şekilde bir süreç işletmiştir. Bu davaların tamamında son 30 yıllık bu kirli savaş sürecinde devlet güçlerinin devlet içerisindeki birtakım derin yapılanmalarının işlemiş olduğu suçlar açığa çıkacak şekilde bir yargısal süreç işletilmelidir. Aksi halde yapılacak olan yargılamaların tamamını yetersiz, eksik ve AKP'nin kendi siyasi kriterleri doğrultusunda işletmiş olduğu süreçler olarak değerlendireceğiz."
"Kuvvet komutanlarının ceza almasını nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki soruya Baluken, "Biz kimin ne kadar ceza alıp almadığı üzerinden bir yorum yapmak istemiyoruz. O savaş suçlarını işlemiş olan herkesin yargı önüne çıkması son derece önemlidir" yanıtını verdi.

"Engin Alan'ın milletvekilliği düşüyor, nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna da Baluken, "Biz başında beri BDP olarak isnat edilen suçlama ne olursa olsun halkın iradesiyle seçilmiş olan milletvekillerinin Meclis'te olması gerektiğini, yasama görevlerini yerine getirmesi gerektiğini ifade etmiştik. Bugün de aynı düşüncesindeyiz. Eğer halk siyasi iradesini temsiliyet boyutuyla bir milletvekilini yetkilendirecek şekilde ortaya koymuşsa buna herkesin saygılı olması gerektiğini düşünüyoruz. Şu anda tutuklu bulunan 8 milletvekilinin de bir an önce Meclis'teki çalışmaların başına geçmelerini BDP olarak istiyoruz, talep ediyoruz" diye konuştu.

"ENGİN ALAN BEDEL ÖDEDİ, YA BAŞBAKAN..."

 MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, kararın "toplumu genel affa rıza göstermeye hazırlamayı amaçladığını" söyledi. Türkkan, şöyle konuştu;

"Başbakan Erdoğan henüz bedel ödemedi. Kendisini Yüce Divan bekliyor. Yeri de hazır; İmralı. Artık İmralı'da farklı projeler üzerinde çalışırlar" diye konuştu. Yargıtay kararının "hukuki alt yapısı bulunmadığını" da söyleyen Türkkan, "Türk toplumunu resen genel affa rıza göstermeye hazırlayan bir karar. Genel manada bakarsak, hukuki hükmü yok. Ancak biz MHP olarak buna karşıyız. Zaten Balyoz sanıkları 5-6 sene yattılar. İçerde yatacakları bir 3-4 sene daha var. İmralı'daki caninin kurtarılması için genel affa biz razı olmayız. Biz Başbakan'ı bu 3-4 sene içinde İmralı'ya göndereceğiz" dedi.