‘Partiler de bağış yapsın’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Bizbize Yeteriz Türkiyem” sloganıyla “Milli Dayanışma Kampanyası” adı altında yardım istemesine yurttaşlar tepki gösterdi.
Leyla Kılıç
Koronavirüs nedeniyle zor durumda olan ekonomi durma noktasına geldi. İşverenden işçisine, asgari ücretle geçinenden sigortasız çalışanına kadar herkes iktidardan içi dolu bir destek paketi bekledi. Ancak mevcutta yüksek olan işsizlik oranı salgın sonrası yeterli destek sağlanmadığı için işten çıkarmalarla daha da arttı. CHP’li belediyeler de mağduriyetleri gidermek için bağış kampanyası başlattı ancak İçişleri Bakanlığı tarafından engellendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başlattığı Milli Dayanışma Kampanyası’na bu süreçte işten çıkarılan yurttaşlar tepki göstererek, sosyal devlet anlayışının eksikliği ile siyasi rantın bu durumda bile yaşatıldığını kaydetti.
‘SİYASİ RANTIN GÖSTERGESİ’
33 yaşında satış pazarlama alanında çalışırken işten çıkartılan Emrah G. iktidar tarafından başlatılan bağış kampanyası için “Halka destek olmak için yine halktan para istiyorlar. Halktanpara isteyeceğinize siyasi partilerin hazineden aldığı destek bütçesi yurttaşlara bağışlanmalı. Dünyanın önde gelen ülkeleri kendi vatandaşlarına bakıyor, bizde ise vicdanlar üzerinden halktan para isteniyor. Halk zaten bitik durumda. Kimden neyi istiyorsunuz?” dedi. Verilen ekonomik desteğin yetersiz olduğunu söyleyen Emrah G., “Cumhurbaşkanı 7 maaşını nereye, kime bağışladı? Bu paraların ihtiyacı olanlara gideceği konusunda güvenimiz kalmadı. Konuya iman ile girip IBAN ile çıkmak ancak bizim ülkemize yakışırdı” diye konuştu. İktidardan önce bağış kampanyası başlatan CHP’li belediyelerin engellenmesini de eleştiren Emrah G., “Bu devlet bankalarının kimlerin elinde olduğunun ve kimlerin bu durumda bile siyasi rant düşündüğünün göstergesidir” ifadelerini kullandı.
‘MÜLTECİLERE VAR BİZE YOK’
Seyyar satıcılık yapıp simit satan İ.Y. de bu süreci evinde işsiz geçirenlerden. O da bağış kampanyaları ile yurttaşlardan para toplanması yerine siyasi partilerin hazineden aldığı payın kullanılması gerektiğini belirterek, “Siyasi partiler muazzam paralar alıyor. Aldıkları parayı mutlaka bağışlamaları lazım. Siyasiler işe önce buradan başlasınlar. Şu an kasa da para yok bunun nedeni Kızılay’a yapılan bağışlar, garanti geçişli köprü ve hastaneler, derneklere aktarılan paralar… Bunların hiçbirinin hesabı verilmedi. Cumhurbaşkanı mülteciler için 40 milyar dolar harcandığını bir o kadar daha harcanacağını söyledi. Şimdi neden halktan para topluyorlar? Mültecilere var kendi vatandaşına yok öyle mi?” dedi.
‘BİZİ UYKU TUTMUYOR’
İŞKUR ile iş sahibi olup salgın sonrası işten çıkarılan başka bir yurttaş da “İki çocuğum var, kimseye minnet etmeden yaşamak istiyordum. Çocuklarım aç kalırsa diye bizi uyku tutmuyor. Ama kimse garibanın halimden anlamaz. Salgın, deprem, doğa olaylarında hükümet yardım etmek zorundadır. Devlet bugünler için vardır. Hükümet halktan kopuk saraylarda yaşıyor. Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyeleri bağış kampanyaları başlattı. Arkasından hükümet böyle bir girişimde bulundu. Zengin olan kesimler bu sürece kendi maaşlarını bağışlamakla katılıp boy gösterdiler. Beni salgından korumak isteyen devlet, benim yıllarca verdiğim vergimi cebe atmadan biriktirseydi böyle günlerde ben çocuklarım aç kalır mı diye düşünmezdim. Kendileri en özel olanları götürüp, halktan ise şükretmeleri isteniyor. Gelsinler yer değiştirelim!” diye konuştu.