Paris’in simge kitapçısına veda...

Sorbonne Üniversitesi dahil pek çok okulun bulunduğu, Paris’in beşinci bölgesindeki Latin Mahallesi’nden Notre Dame Katedrali’ne doğru inerken, caddenin sonunda Saint-Michel Meydanı’nda oldukça görkemli bir yapı dikkati çeker. Buradaki kitapçının sarı-siyah renklerden oluşan tabelasının ortasında kurucusu Gibert Jeune’ün fotoğrafı vardır. Yaklaşık 133 yıllık Gibert Jeune Kitapçısı Paris’in adeta kültürel sembollerinden biridir... Ancak bu tarihi yapı bu ay sonunda bir daha açılmamak üzere kepenklerini indiriyor. Kapanması bir kültür döneminin bitmesi olarak yorumlanıyor.

Süleyman Tosunoğlu / Fransa (Paris)

Klasik edebiyat profesörü Gibert Jeune, ismini verdiği kitapçıyı 1888’de kurdu. Yıllar içinde ikinci el okul kitapları satışına yönelip alanında uzmanlaşarak neredeyse bir kültür merkezine dönüştü. Kitapçının büyüyüp gelişmesinde Fransa’da Üçüncü Cumhuriyet döneminde eğitimi ücretsiz, laik ve zorunlu yapan Milli Eğitim Bakanı ve felsefeci Jules Ferry’nin katkısının büyük olduğu sıkça vurgulanır.

Kapılarını kapamasıyla birlikte ünlü Saint-Michel Meydanı da çok özel bir rengini kaybetmiş olacak. Üniversitelere evsahipliğiyle birlikte bu meydan, eski Paris olarak da bilinen turistik bir semt...  

Raflarında okul, üniversite, sınavlara hazırlık kitapları ve ikinci el kitaplar bulunduran Gibert Jeune Kitapçısı, turistlerin yoğun ilgisini çekmesi kadar haliyle öğrencilerin uğrak yeriydi. Dijitalleşmeyle birlikte online satışların, e-kitapların devreye girmesi, okul kitaplarının ücretsiz olarak dağıtılmaya başlaması pek çok kitapçı, yayımcı için zorlu bir sürecin kapılarını da açtı. 

Gibert Jeune, ayakta kalmak için uzun süredir mücadele veriyordu. Ancak son olarak yeni tip koronavirüs salgını, kısıtlamalarla birlikte tablo daha da ağırlaştı. Oysa daha yakın zamanda yenilenmiş yürüyen merdivenleriyle gösterişliliğini pekiştirmişti. 

Kapanmadan önce Gibert Jeune’a son bir kez uğradım... Benim gibi tarihi kitapçının kapanacağını öğrenince vedaya gelen orta yaşlarındaki kitapsever bir kadınla kasa önünde söyleştik. Duygulanmıştı... “Kızım bana buranın kapanacağından söz etti, ama ben inanamadım. Kırk yıldır buranın müşterisiyim. Buradan çocuklarımın kitaplarını aldım, onlar kullandıktan sonra geri getirip sattım” dedi... “Burası biz veliler ve öğrenciler için bir aile ortamı gibiydi” diyerek ekledi hüzünle.

Gibert Jeune kitapçısı, 4 Şubat 1986’da Hizbullah bağlantılı bir grubun saldırısına da uğramıştı. Saldırıda kitapçı büyük zarar görse de yeniden toparlanmayı başarmıştı. İki yıl öncesi cirosu 25 milyon Avro olarak açıklanmıştı.

Salgın nedeniyle sosyal ve kültürel etkinliklerden oldukça uzaklaştık. Lokanta, bar, kahve ve tiyatro gibi yerlerin ne zaman açılacağı artık bir bilmeceye dönüştü. Paris’te 20 Mart’tan başlayarak bir ay sürecek olan bir tam kapanmaya gidildi. Kısıtlamaların en çok etkilediği kültür yaşamının sorunlarıysa, her geçen gün katlanarak artıyor.

Bütün Fransa’nın, özellikle de öğrencilerin eğitim enstitüsüne dönüşmüş olan,135 yıllık Gibert Jeune’e kepenk indiren virüs salgını bitene kadar daha hangi kültür kurumları ve etkinlikleri elimizden kayıp gidecek diye endişe içinde bekliyoruz...

tosunoglu.sul@gmail.com