Özel güvenlikçiler polisleri yalanladı
Gazi Mahallesi’nde dur ihtarına uymadığı ileri sürülen araca durmasına karşın ateş açıldığı ortaya çıktı.
Zehra Özdilek
Gazi Mahallesinde Barış Kerem ve Oğuzhan Erkul’u öldüren, 3 kişiyi yaralayan polislerin yargılandığı davaya dün devam edildi. Olayı hafif yara alarak atlatan 18 yaşından küçük Demirhan Erkul ve Birkan Yüksel’in ifadeleri pedegog eşliğinde alındı. İkisi de aracın durduğunu fakat polislerin onlara küfredip silah doğrultuğu için korktuklarını ve gaza bastıklarını söyledi. Tanık olarak dinlenen özel güvenlik Cebrail Akdağ da “Dur ihtarı çekildi. Araç durdu. Polis kapıyı açtı” dedi. Sanık polisler aracın durmadığını iddia etmişti. İstanbul Gazi Mahallesi’nde bulunan Mimar Sinan Kent Ormanı’nı çıkışında 14 Nisan gecesi polisin açtığı ateş sonucu Barış Kerem ve Oğuzhan Erkul’un yaşamını yitirirken, biri ağır üç kişi yaralanmıştı. Olaya karışan 4 polis “Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve birden fazla kişinin yaralanmasına sebebiyet vermek” suçundan yargılanıyor.
‘Silahlar panik oluşturdu’
İstanbul 1.Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edilen duruşmaya sanık polisler E.E, Z.S, D.B. ve K.A. katılmazken 18 yaşından küçük olan tanık Demirhan Erkul ve Birkan Yüksel’in ifadeleri pedegog eşliğinde alındı. Olay anında aracı kullananan Demirhan Erkul, “Polisleri gördük. Camları indirip ışıkları yaktık. Birinci polis noktasını geçerek ikinci polis noktasının olduğu yerde durduk. Polislerin küfür ederek silah doğrultmaları bende panik oluşturdu. Gaza bastım. Ardından hemen ateş açıldı” diye konuştu. Erkul’un yanında oturan Birkan Yüksel ise, “Sazımı alıp arkadaşlarımla ormana gittik. Girişe yakın bir yere oturduk. 22.00 civarı ailelerimiz aradığı için kalktık. Çıkışta polisleri gördük. İkinci noktada durduk. Polisler küfür ederek bize doğru koşuyorlardı. Polislere bakamıyordum. Korkudan kucağımdaki sazıma sarıldım” dedi. Pedegog Esra Nihan Bridge, “Çocukların fiziki ve ruhsal yara aldığı ortadadır. Hayata bakışları ve güven duyguları zedelenmiştir. Kaygı seviyesi yüksek durumdalar. Bu olay psikolojik gelişimlerini olumsuz etkilenmiştir” dedi.
‘Asılsız ihbar’ dedik
Tanık olarak dinlenen özel güvenlik görevlisi Müslim Kızıldağ ihbar üzerine olay yerine iki zırhlı aracın geldiğini belirterek, “Siyah bir araç geldi. Araç polis noktasına geldi. Durdu. Polis arka kapıyı açarken araç hareket etti” dedi. Özel güvenlik Cebrail Akdağ ise “Mimar Sinan Kent Ormanı’nda nöbetçiydim. Diğer bir arkadaşım Yunus bana ihbar geldiği polislerin geleceği ve gelen ekiplerin kendisine yönlendirmemi istedi. Ekipler geldiğinde Yunus arkadaşımı aradım. Arkadaşım yanındaki polis memuruna telefonu verdi. Kontrol yaptıklarını şüpheli araçlardan bir şey çıkmadığını ve ekibi yönlendirmeme gerek kalmadığını söyledi. Ben de ekiplere söyledim. Telefonu kapatacağım sırada siyah renkli bir aracın hızlı geldiğini gördüm. Dur ihtarı çekildi. Araç durdu. Polis kapıyı açtı. Araç gaza basarak kaldırımın üzerine çıktı. Silah seslerini duyunca kulübeye doğru kaçtık. Aynı anda yoğun silah sesleri duydum” dedi. Özel güvenlik Ramazan Özbek ve Yunus Tunçer de olay anını tam hatırlamadıklarını söylediler. Duruşma Kasım ayına ertelendi.