Oyunu biten rakip barış çubuğu yakar!
Mustafa Balbay, Ekrem İmamoğlu ile Binali Yıldırım'ın katıldığı tarihi yayını değerlendirdi: Tartışmadan ortaya şu çıktı... Türkiye 1’den büyüktür!
Mustafa BalbayEkrem İmamoğlu ile Binali Yıldırım’ın televizyon tartışması gündeme geldiğinde aklımıza düşen ilk sözlerden biri Şirazlı Sadi’ninkiydi.
Ondan esinlenerek başlığı attık... Zira Yıldırım’ın 31 Mart öncesi yok saydığı, AKP’nin oluşturduğu strateji gereği adını dahi anmak istemediği İmamoğlu ile 23 Haziran’a giderken bu şekilde bir canlı yayını öne sürmesi böyle açıklanabilir.
Dün geceki açıkoturumda genel anlamda sürpriz yoktu. Yıldırım, Babalar Günü reklamlarında da dile getirdiği gibi bugüne dek milletvekilliğinden Başbakanlığa, bakanlıktan Meclis Başkanlığı’na kadar pek çok görevlerde bulundu. Dün gece kendisini izlerken şu değerlendirmeyi yapmadan edemedik:
“Bin yıllık Başbakanlık makamını Yıldırım’dan daha iyi bitiren başka bir kişi bulunamazdı!”
Hem AKP iktidarının her yerinde yer alıyor hem de hiçbir şeyinden sorumlu değil!
Canlı yayında gündemi değiştirecek bir durum yoktu...
Yıldırım’a AKP’nin oyun kurucuları şunu yapmasını söylemişler:
-Yapacağın tek şey İmamoğlu’nu yıpratmak, bunu yerine getir yeter!
Yıldırım, genel olarak kamuoyunda oluşturduğu havanın da dışında, dedikodudan çarpıtılmış bilgiye kadar her şeyi içine alan iddiaları ciddi bilgiymiş gibi gündeme getirdi.
Ne Yıldırım’ın ne de AKP iktidarının Türkiye’ye, İstanbul’a verebileceği yeni bir şey olmadığını dün gece bir kez daha gördük. Örneğin, Yıldırım’ın Cumhurbaşkanı ile de temas kurarak gündemi etkileyecek yeni bir “müjdesi” var mı, diye baktık. Yoktu...
Böyle bir açıkoturumla, Yıldırım kendisini İmamoğlu ile eşitlemiş oldu. İmamoğlu da AKP’nin pek çok resmi ve yarı resmi yayın organında yer almış oldu.
23 Haziran’a giderken 31 Mart gecesinde olanların bir kez daha gündeme gelmesi elbette doğaldı. O gece Anadolu Ajansı’nın 12 saat veri akışını neden kestiğini Binali Yıldırım’ın da merak ettiğini bir kez daha görmüş olduk!
Bugünden itibaren son düzlüğe girildi...
Dün geceki açıkoturumun bütünü dikkate alındığında tablo şu:
İmamoğlu, gerek Yıldırım’ın gerekse AKP’nin ezberini iyice bozmuş. Buna karşılık AKP’nin tek hedefi vardı; İmamoğlu’nun sinirlerini bozmak... Bu da olmadı...
İmamoğlu, özellikle ikinci bölümde İstanbul’u yönetmeye aday olduğunu bir kez daha gösterdi.
Binali Yıldırım, tıpkı 31 Mart sürecinde olduğu gibi 23 Haziran öncesinde de “Verilen bir görevi yerine getirme” duygusu ile devam ediyor.
Her şeye karşın İmamoğlu ve Yıldırım medeni bir tartışma ortamında yer aldılar, unutulmuş bir geleneği canlandırdılar. İsmail Küçükkaya, bütün gözlerin belki de iki adaydan daha çok kendi üstünde olduğunu dikkatte tutarak hareket etti.
İmamoğlu-Yıldırım tartışmasından ortaya şu çıktı:
Türkiye 1’den büyüktür!
Gece yarısına dek tartışmanın gösterdikleri bunlardı...