Oset katliamının yıldönümünde Kafkas derneklerinden ortak bildiri: Halkları birbirine düşüremeyeceksiniz!

Türkiye Cumhuriyeti, Kuzey Kafkasya diasporası temsilcileri, Gürcistan’ın Güney Osetya’da gerçekleştirdiği katliamın 12. yıldönümünde ortak bir bildiri yayınladı. Türkiye’deki 97 Kafkas derneğinin imzaladığı bildiride, Gürcistan’ın Türkiye’ye uzanan faaliyetleri kınanırken, Gürcüler de dahil olmak üzere tüm Kafkas halkları için barış ve kardeşlik çağrısı yapıldı.

Mustafa Birol Güger

Türkiye’de faaliyet yürüten 97 Kafkas derneği, Gürcistan yönetiminin 08 Ağustos 2008 tarihinde Güney Osetya’da gerçekleştirdiği katliamın 12. yıl dönümünde ortak bildiri yayınladı.

Abhazfed ile Alan Kültür ve Yardım Vakfı tarafından hazırlanan; Birkaffed, Çerkesfed ve Kaffed tarafından desteklenen bildiride, Güney Osetya’nın siyasi statüsü, Gürcü-Oset çatışmasının tarihsel arka planı ve Gürcistan’ın, Türkiye’deki Kafkas halklarına kadar uzanan siyasi faaliyetlerine dikkat çekildi.

Bildiride Kafkas Halkları arasında barış çağrısı yinelenirken Gürcülerin, Kuzey Kafkasyalı diğer halklar gibi coğrafyanın kadim halklarından biri olduğu; bugün yapılması gerekenin ise yaşananlardan ders alarak, barış içinde yaşamanın çarelerini aramak olduğu vurgulandı.

Bildiri, “Türkiye ve Kafkasya'da her daim birlikte yaşayan Abhaz, Gürcü, Adige, Çeçen, Oset ve diğer kardeş halkları birbirine düşürmeye kimsenin gücü yetmeyecektir” sözleriyle noktalandı.

İşte 97 Kafkas derneği tarafından imzalanan barış ve kardeşlik çağrısı:

“ACILAR BİR DAHA YAŞANMASIN”

Bildiğiniz üzere Kuzey Kafkasya STK'ları olarak 08.08.2020 tarihinde, Gürcistan Silahlı Güçlerinin Güney Osetya'ya saldırarak binlerce sivil masumu öldürmesinin 12. Yıl dönümünde; çeşitli törenler ve mesajlar ile kaybettiklerimizi andık ve sorumluları tarih önünde bir kez daha yargıladık. Böylesine acıları bir daha hiçbir halkın yaşamamasını diliyoruz.

Türkiye Cumhuriyeti Kuzey Kafkasya diasporası temsilcileri olarak belirtmek isteriz ki, bizler; anayurtlarımızdan Anadolu'ya keyfi sebeplerle değil, sürgünle gelmiş halklarız. Ailelerimizin bir yarısı anavatanımızda kalırken yada ölürken diğer yarısı büyük acılar ve zorluklar çekerek Anadolu'ya gelebilmiştir. Bizler hiçbir zaman anavatanlarımız ile bağlarımızı koparmadık. Bedenlerimiz ve zihinlerimiz Anadolu Topraklarına alışırken, ruhumuzun ve kalbimizin bir yanı hep anavatanımız için yaşadı.

Fotoğraf: 8. Kafkasya Halkları Spor ve Kültür Festivalinden görüntüler (Sputnik)

“ARAMIZA NİFAK TOHUMLARI EKİYORLAR”

Özellikle dikkat edilmesi gereken, hepimizin aşikar olduğu emperyalist güçlerin; Türkiye'de komşuluk hukuku içerisinde, birbirine saygı ve sevgi duyarak yaşayan halkların arasına nifak tohumları ekme çabasıdır. Üzülerek görüyoruz ki şer odaklarının bu çabaları bazı kesimlerde karşılık bulmuş; altı boş, karşılığı olmayan, sipariş üzerine kurulmaya çalışılan, olmadığı halde varmış gibi gösterilen hayali diasporanın hayali kurumları, Güney Osetya Katliamı ile ilgili demeçler vermiştir. Tam 12 yıl boyunca Türkiye Cumhuriyeti'nde hiçbir kesimden aksi bir söylem gelişmemişken, ansızın ortaya çıkan birileri 3 gün önce sözde bir bildiri yayınlamışlardır. Bizler için yok hükmündeki bu bildiri, ileriki günlerde olabileceklerin bir habercisidir. Devletimiz Türkiye Cumhuriyeti bu dış destekli yapay diaspora oyununu görmelidir. Devletimiz, içerisinde kardeşçe yaşayan halkların arasını açacak olan tüm oyunları bozmalıdır.

“HALKLARI BİRBİRİNE DÜŞÜRMEYE GÜÇLERİ YETMEYECEK”

Türkiye Cumhuriyeti'nde kardeşçe yan yana yaşadığımız bu halklar; kendileri ile tarihi ve coğrafi hiçbir bağı olmayan kişilerin ve kurumların oyununa gelmemeli, ülkemizin huzurunu bozmamalıdır.

Bizler; Türkiye'de faaliyet gösteren Kuzey Kafkasya Sivil Toplum Kuruluşlarının çatı örgütleri olarak, bu oyuna gelmeyecek, kukla yönetimlerin uyguladığı hiçbir mantığı olmayan politikalara geçit vermeyeceğiz.

Bizler, Gürcü halkının düşmanı değiliz. Gürcistan Halkı da Kuzey Kafkasya halklarının düşmanı değildir. Gürcüler, Kuzey Kafkasyalı diğer halklar gibi , o coğrafyanın kadim halklarındandır. Bugün yapılması gereken; yaşananlardan ders alarak, bu topraklarda, barış içinde nasıl yaşanacağına odaklanmaktır.

Türkiye'de ve Kafkasya'da her daim birlikte yaşayan Abhaz, Gürcü, Adige, Çeçen, Oset ve diğer kardeş halkları birbirine düşürmeye kimsenin gücü yetmeyecektir.