Oscar'ın akıllardan çıkmayan anları

Sinema dünyasının en prestijli ödülü olarak görülen Oscar'da "City Slickers" filmiyle "En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu" ödülünü kazanan Jack Palance'ın sahnede şınav çekmesi, Liz Taylor'ın ismi anons edildiğinde Robert Opel adlı kişinin çıplak bir şekilde sahneye çıkması, "Baba-Godfather" filmiyle 1973'te "En İyi Erkek Oyuncu" Oscar'ını kazanan Marlon Brando'nun ismi okunduğunda sahneye kızılderili bir genç kızın çıkarak Brando'nun Oscar ödülünü reddettiğini duyurması akıllarda kalan kareler arasında.

Geçen yıl düzenlenen törende ise ''Beginners'' filmdeki rolüyle ''En iyi Erkek Yardımcı Oyuncu'' dalında ödüle layık bulunan Christopher Plummer yaptığı konuşmada altın heykelciğe bakarak ''Biliyor musun, benden sadece 2 yaş büyüksün" ifadelerini kullandı.
2011'deki Oscar töreninde ise Melissa Leo ''Dövüşçü'' filmindeki rolüyle ''En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülü''nü alırken yaptığı konuşmasında, Akademi Ödülleri tarihinde bir ilke imza atarak ağzından küfür kaçırdı.

Sinemanın efsane yönetmenlerinden Martin Scorsese, 5 kez aday gösterildiği Oscar'ı bir türlü alamamasıyla dikkat çekmişti. Ünlü yönetmen, altıncı kez ''Köstebek-The Departed'' adlı filmle aday gösterildiği 2007'de kelimenin tam anlamıyla ''şeytanın bacağını kırdı''.

Steven Spielberg, George Lucas ve Francis Ford Coppola, ödülü sunmak için sahneye geldiklerinde zarftan Scorsese'nin ismi çıktı. Scorsese, ''iyi kontrol ettiniz mi zarfı, emin misiniz?'' diye espri yaparken, sinema dünyasının aynı kuşaktan dört büyük yönetmeni mutluluk karesinde biraraya gelmiş oldu.

Sahneye çıplak çıktı

''Monster's Ball'' filmindeki rolüyle 2002'de ''En İyi Kadın Oyuncu'' ödülünü kucaklayan Halle Berry, bu ödülü kazanan ilk siyahi kadın olarak tarihe geçti. Sahneye geldiğinde gözyaşlarına hakim olamayan Berry, ödülünü tüm kadınlara ithaf etti ''Bu an benden çok daha büyük...'' dedi.

''Aşık Shakespeare'' filmindeki rolüyle 1999'da ''En İyi Kadın Oyuncu'' ödülünü kazanan Gwyneth Paltrow, ağlamaya başladı. Hıçkırmaktan konuşmasını bile tam anlamıyla yapamayan sanatçı, Oscar törenlerinin en çok ağlayan yıldızı unvanını da uzak ara kazandı.

İtalyan yönetmen ve oyuncu Roberto Benigni, 1998'de ''Hayat Güzeldir-Life is Beatiful'' adlı filmdeki rolüyle zorlu rakipleri Tom Hanks ve Ian McKellen'ı mağlup etti. Bu sürpriz sonuç oyuncuyu çok mutlu ederken, salonda oradan oraya koşuşturdu. Bu hali hiç kuşkusuz Oscar tarihinin ödül aldığına en çok sevinen oyuncusu yaptı Benigni'yi.
1992 yılındaki törende, aktör Jack Palance, "City Slickers" filmiyle "En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu" ödülünü kazandı ve o dönem 73 yaşında olan aktör sahnede aniden şınav çekmeye başladı.

Önce ödülü ahlaksızca buldu sonra...

Ünlü aktör Dustin Hoffman ''Geceyarısı Kovboyu'' filmiyle 1969'da, ve ''Lenny'' filmiyle 1974'te aday gösterildiği törenlere katılmayı reddetmekle kalmadı, aynı zamanda bir televizyon muhabirine "Ödülleri terbiyesiz, ahlaksız, kirli ve abartılı buluyorum. Güzellik yarışmalarından hiç farkı yok" ifadelerini kullandığı belirtildi. Ancak Hoffman, 5 yıl sonra ''Kramer Kramer'a Karşı''daki rolüyle kazandığı ''En İyi Yardımcı Aktör Ödülü''nü almak için sahneye çıkarak "Doğum kontrolü yapmadıkları için anneme ve babama teşekkür ederim" dedi.

David Niven'ın sunuculuk yaptığı 1974'teki Oscar töreninde tam Liz Taylor'ın ismi anons edildiğinde Robert Opel adlı kişi çıplak bir şekilde sahneye geldi. Sunucu Niven, hiçbir tepkide bulunmadan, gayet sakin bir şekilde davetsiz misafirine esprili bir yanıt vererek konuşmasına geri döndü.

''Baba-Godfather" filmiyle 1973'te "En İyi Erkek Oyuncu" dalında Oscar ödülü kazanan Marlon Brando'nun ismi okunduğunda sahneye beklenmedik bir konuk çıktı. "Sacheen Littlefeather" isimli kızılderili genç kız, Brando'nun Oscar ödülünü reddettiğini tüm dünyaya ilan etti ve aktörün ''sinema endüstrisinin Amerikalı yerlilerin sorunlarına duyarsız kaldığı gerekçesiyle ödülü kabul etmediği'' yönündeki mesajını tüm dünyaya ilan etti.

1972 yılında, o zamana kadar 2 Oscar ödülü kazanmış olan Charlie Chaplin'e verilen onur ödülü olay oldu. ''Amerikan aleyhtarlığı'' yaptığı için sürgün edildiği ABD'ye 20 yıl aradan sonra döndüğünde adeta kahraman gibi karşılandı. Törende uzun süre alkışlanan Chaplin gözyaşlarına hakim olamamıştı.