Opera’ya ‘tenor eli’ değiyor
Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, ikinci neşteri de DT’ye vurdu... ‘Usulsüz atandığı’ gerekçesiyle tepkileri üzerine çeken DT Genel Müdürü Birecik görevden alındı, yerine yine Mustafa Kurt atandı... DOB’da ise Selman Ada’dan boşalan koltuğa Türkiye’nin son dönemde adını en fazla duyduğu opera sanatçısı Murat Karahan oturdu.
SELDA GÜNEYSUKültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, göreve geldiği andan itibaren “kendi eserlerini sahneye taşıyarak gelir elde ettiği” ve hakkında açılan 6 farklı soruşturma nedeniyle Devlet Opera ve Balesi (DOB) Genel Müdürü Selman Ada’nın ardından, “usulsüz atandığı” gerekçesiyle sanat camiasının yine tepkileri üzerine çeken Devlet Tiyatroları (DT) Genel Müdürü Nejat Birecik’i de görevden aldı. Bakanlık, en son “meslekten ihracı” istenen Ada’nın yerine, DOB Genel Müdürü olarak, aynı zamanda eski Bakan İsmet Sezgin’in yeğeni olan dünyaca ünlü tenor sanatçısı Murat Karahan’ı getirirken; 2014 yılında, İstanbul DT’de sahnelenen ‘Güneş Batarken Büyük’ adlı oyunda ‘müstehcen’ sözler geçtiği gerekçesiyle o dönem bakanlık tarafından istifaya zorlanan Mustafa Kurt atandı. Kültür ve Turizm Bakanı Kurtulmuş, geçen aylarda “kendi eserlerini sahneye taşıyarak gelir elde ettiği” ve hakkında açılan 6 farklı soruşturma nedeniyle DOB Genel Müdürü Selman Ada’yı görevden almıştı. Daha sonra Ada’nın “meslekten ihracı” da istenmişti. Kurtulmuş, atandığı günden bu yana sanat camiasında tartışmalara neden olan ve DT ile DOB gibi sanat kurumlarının lağvedilmesini gündeme taşıyan Türkiye Sanat Kurulu Yasa Tasarısı’nı (TÜSAK) savunan Nejat Birecik’i de görevden aldı. Her iki kuruma da yeni genel müdürler atandı.
Gencer ve Sümen’den sonra 3. Türk
Selman Ada’dan boşalan koltuğa Türkiye’nin son dönemde adını en fazla duyduğu opera sanatçısı Murat Karahan oturdu. Bolşoy Tiyatrosu’nda aldığı rollerle adını duyuran ve dünyada ‘Opera ve Bale’nin mabedi’ olarak da bilinen bu binada ve kurumda yaklaşık 10’un üzerinde temsile imza atan Karahan, böylece dünyaca ünlü soprano Leyla Gencer ve balerin Meriç Sümen Kanan’ın ardından tarihe adını “Bolşoy’un tozunu yutan üçüncü Türk” olarak yazdırdı.
Kirvesi Demirel’di...
Karahan’ın yeteneği kadar siyasete yakınlığı da dikkat çekiyor. Eski bakanlardan İsmet Sezgin’in yeğeni olan Karahan’ın kirvesi de 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. Ancak Karahan, siyaset yerine sanatı seçen isimlerden biri. Karahan, en son yine Türkiye’nin önde gelen orkestra şeflerinden Rengim Gökmen’in yönetimindeki Limak Filarmoni Orkestrası ile ilk kez ‘sanat güneşi’ Zeki Müren’in şarkılarını opera formatında seslendirmiş ve sanat dünyasından büyük beğeni toplamıştı. Karahan, bir söyleşisinde, kendisini şu sözlerle anlatmıştı: “İdolümdü benim dayım İsmet Sezgin. Ondan feyz aldığım için hep siyasetçi olmak ve siyaset okumak istiyordum. Çocukluğumdan beri hep ‘Bir gün Türkiye’nin Kültür Bakanı olarak La Scala’da konser vermek istiyorum’ derdim. Siyaset kafamın ucunda hep bir yerde duruyor.” değerlendirmesini yapmıştı.
İkinci kez görevde
Kurtulmuş, DT Genel Müdürlüğü için tercihini de Lemi Bilgin’nin görevden alınması üzerine vekâleten o dönem genel müdürlük koltuğuna oturan Mustafa Kurt’tan yana kullandı. Böylece, DT’de Mustafa Kurt, ikinci kez genel müdürlük koltuğuna oturdu. 1994 yılında Adana Devlet Tiyatrosu’nun müdürlüğünü de yapan Kurt, Adana’da gerçekleşen Devlet Tiyatroları Sabancı Uluslararası Tiyatro Festivali’nin de kurucusuydu. Kurt, daha sonra DT’de başrejisör ve Genel Sanat Yönetmeni olarak da görevlerde bulundu.
İstifaya zorlanmıştı...
Kurt, 2014 yılında, dönemin DT Genel Müdürü Lemi Bilgin’in görevden alınması sonrasında vekâleten atanmıştı. Ancak Kurt’un 2014 yılındaki istifası çok konuşuldu. Kurt, 2014 sanat sezonunun yeni başladığı dönemde, ekim ayında, bir anda görevinden istifa etmişti. Kurt’un bir gece gerçekleştirdiği bu istifasının arkasında ise Ömer Çelik’in bakan olduğu Kültür ve Turizm Bakanlığı yer almıştı. Kurt’un, İstanbul Devlet Tiyatrosu’nun o dönem sahneye taşıdığı Goethe’nin ‘Güneş Batarken Bile Büyük’ oyununun orijinal metnindeki repliklerinin, Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde bir okuma ekibi tarafından sakıncalı bulunması sonucu istifa ettiği ortaya çıkmıştı. Ayrıca Kurt’un genel müdür olduğu dönemde, o dönem bakanlık müsteşarı olarak görev yapan ve DOB ve DT’den sorumlu Sefer Yılmaz’ın, “DT’de sahnelenecek oyunların provalarının görüntüsünün kayıt altına alınmasını” istediği için de istifasını sunduğu belirtilmişti.