Önkol davasında skandal

Faile ulaşılamadan taksirle ölüme sebebiyet verme kabul edilip zamanaşımı indirildi.

Mahmut Oral/Cumhuriyet

Diyarbakır’ın Lice ilçesine bağlı Paşaciya mezrasında 2009 yılında hayvanlarını otlattığı sırada yakınlardaki askeri birlikten atılan havan topu mermisiyle yaşamını yitiren 12 yaşındaki Ceylan Önkol’un ölümüyle ilgili soruşturmada savcılık “Daimi arama kararı” verdi. Olayın “taksirle ölüme sebebiyet verme” kabul edilerek zamanaşımının 15 yıla indirildiğine dikkat çeken İHD Genel Başkan Yardımcısı ve ailenin avukatı Serdar Çelebi, “Eğer faile ulaşmamış ise, olayın taksirle ölüme neden olmak olduğunu sayın savcı nereden biliyor? Bu hukuki bir garabettir” dedi.

Lice ilçesine bağlı Şenlik köyü Paşaciya mezrasında 28 Eylül 2009, 12 yaşındaki Ceylan Önkol, hayvanlarını otlattığı sırada yakınlardaki askeri birlikten atılan havan topu mermisiyle yaşamını yitirdi. 5 yıldır sürdürülen soruşturmada failler belirlenemedi ve bir arpa boyu yol alınamadı. Lice Cumhuriyet Başsavcılığı, dosyadaki kanıt ve raporların, faillerin tespiti için yetersiz olduğuna kanaat getirerek, dosya için “Daimi arama kararı” verdi. Savcılık kararında, havan mermisinin Tapantepe Taburu’ndan atıldığı yönündeki tanık ifadeleri, otopsi tutanağı, ekspertiz raporları, olay yeri tutanakları, bilirkişi raporlarına istinaden faillerin tespitinin mümkün olmadığı gerekçesi ile bu kararı verdiğini bildirdi. Başsavcılık kararında, olayın kasten işlendiğine dair yeterli delil elde edilmediğini ve bu haliyle olayın “Taksirle ölüme neden olma suçu” olarak kabul edildiğini aldığı karar kapsamında zamanaşımı süresinin sonuna kadar faillerin aranmasını ve kimlik tespitinin yapılması ile “Düzenli olarak yılda bir kez” kolluk kuvvetlerinin savcılığa bilgi vermesini istendi.

 

Taksirle olduğunu nereden biliyor?

İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Önkol ailesinin avukatı Serdar Çelebi, “Cumhuriyet savcısı delil bulamıyorsa biz mi bulacağız? Olayın, ‘taksirle adam öldürmek’ olacağını belirtip zamanaşımı süresini 30 yıldan 15 yıla indirmiş. Eğer faile ulaşmamış ise, olayın taksirle ölüme neden olmak olduğunu sayın savcı nereden biliyor? Bu hukuki bir garabettir. Faillerin bulunması için her yıl kolluk kuvvetinin kendisine yazı yazmasını istiyor. Olay olduğunda olay yerine gidemeyen kolluk kuvveti, nasıl kendisine ‘Faili bulduk’ diye yazı yazacak merak ediyorum” diye konuştu.

 

AİHM’nin kararını bekliyoruz

Avukat Serdar Çelebi, olayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşıdıklarını, savcılığın aldığı bu karar ile AİHM’ye başvurmakta ne kadar haklı olduklarının bir kez daha ortaya çıktığını savundu. Çelebi, “Savcılığın aldığı daimi arama kararını AİHM’deki dosyaya gönderdik. AİHM’den ciddi bir ihlal kararının çıkmasını bekliyoruz” diye konuştu.