Öneriler netleşiyor
Yeni anayasa taslağında AKP 'parti kapatma'da 2010'a dönerken CHP önerilerini yarın sunacak.
cumhuriyet.com.trParlamentoda grubu bulunan siyasi partilerin yeni anayasanın “Temel Hak ve Özgürlükler” bölümünde yer alacak düzenlemelere ilişkin önerilerini sunmaları için tanınan süre dün dolmasına karşın CHP’nin önerisinin, anayasa taslağıyla ilgili bugün yapacağı toplantı nedeniyle TBMM Başkanlığı’na sunulması yarına ertelendi. Taslağa son biçimini veren AKP, parti kapatmada, 2010’daki anayasa paketinde yer alan ancak Meclis’te yeterli oyu alamayınca düşen maddedeki düzenlemeleri esas alan öneri hazırladı. AKP’nin önerisinde siyasi partilerin ancak “şiddet suçu” işlemeleri halinde kapatılacağı hükme bağlanırken mevcut anayasadaki “5 yıllık siyasi yasağın” ise tümüyle kaldırılması öngörüldü. CHP ise siyasi partilere “kademeli” kapatma cezası öngörürken “seçimden men yasağı” önerisine de yer verdi.
CHP’de Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında bugün hukukçu milletvekillerinin katılımıyla yapılacak toplantıda, CHP’li Uzlaşma Komisyonu üyeleri Atilla Kart, Süheyl Batum ve Rıza Türmen tarafından “Temel Hak ve Özgürlükler” bölümüyle ilgili öneri taslağı masaya yatırılacak. CHP’nin öneri taslağında en kritik bölümünü, “vatandaşlık” tanımı ve “eğitim hakkı”na ilişkin bölüm oluşturuyor. Öneri taslağında “vatandaşlık”la ilgili herhangi bir tanıma yer verilmezken sadece “Vatandaşlıkla ilgili düzenlemelerin yasayla yapılacağı” önerisinin yer aldığı öğrenildi. “Anadilinde eğitim hakkı” tartışmaları nedeniyle kritik önemdeki diğer madde olan “eğitim hakkı” ile ilgili komisyon üyeleri arasında da tam bir görüş birliği sağlanamadığı için bu konuda da partinin hukukçuları ve Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun görüşü doğrultusunda son biçimi verilmesi benimsendi. CHP taslağında “eğitim hakkı” konusunda “Eğitim dili Türkçedir” ifadesi yer alırken “kimsenin anadilini öğrenmesinin engellenemeyeceği ve devletin anadilinde öğretim ile ilgili gerekli önlemleri alması” önerisine yer verildi.
‘Seçimlerden men’ cezası
Vatandaşlık ve “eğitim hakkı” maddeleri dışında CHP’nin önerileri büyük ölçüde netleşirken, siyasi partilere uygulanacak yaptırım konusunda CHP ilk kez anayasaya “seçimlerden men cezası”nın konulmasını önerdi. CHP taslağında “Siyasal partilerin uyacakları esaslar” başlığı altında yapılan düzenlemede, siyasi partilerin ancak “insan haklarına ve hukuk devleti esaslarına dayalı çoğulcu demokrasi ile laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı eylemlerde bulunma” ve “şiddeti, ırkçılığı ve suç işlenmesini destekleme veya teşvik edemeyeceği” hükme bağlanıyor. Partilerin tüzük, program ve eylemlerinin bu ilkelere aykırı olamayacağı hükmünün düzenlendiği taslak metinde, sadece tüzük program bazında bu ilkelerle ters düşen partiler için kademeli olarak ihtar, idari para cezası ve yapılacak ilk genel, ara ve yerel yönetim seçimlerine katılmaktan yasaklama cezalarını öngördü. CHP, mevcut anayasadaki “Hazine yardımından mahrum bırakma” cezasına ise bütün partiler hazine yardımı almadığı için eşitliği bozduğu gerekçesiyle yer vermedi. CHP’nin önerisinde mevcut anayasadaki siyasi partilerin “odak olma” hali korunurken uymaları gereken anayasal esaslara aykırı nitelikteki eylemlerin odağı haline gelen siyasi partilerin Anayasa Mahkemesi’nce kapatılabileceği öngörülüyor. Ancak uyması gereken esaslara uymayan eylemleriyle “odak haline gelmediği” saptanan partilere ise eylemlerin ağırlığı ve yoğunluğu gözönünde tutularak “ihtar” ya da “genel, yerel ve ara seçimlere katılımının yasaklanması” öngörülüyor. CHP’nin hazırladığı taslakta ayrıca halen seçimlerde oy kullanamayan hükümlülere “oy kullanma hakkının tanınması”, çevreyi olumsuz etkileyecek her türlü kararda “halk vetosu” gibi halkın katılımını sağlayacak usüllere ilişkin düzenleme yapılması da önerildi.
Paketten düşen madde yeniden
AKP’li komisyon üyeleri de dün gün boyunca çalışarak anayasa önerisine son biçimini verdi. Başbakan Tayyip Erdoğan, 12 Eylül 2010 referandumunda kabul edilen pakette yer alan düzenlemelere “dokundurmayacağı”nı söylemesine karşın AKP, siyasi partilere uygulanacak yaptırım konusunda, pakette yer almasına karşın, yeterli oy alamadığı için Meclis’ten “veto” yiyen düzenlemeyi esas aldı. Edinilen bilgiye göre AKP, siyasi partilerin ancak “şiddet suçu” işlemeleri halinde kapatılmasını öngördü. AKP’nin önerisine göre bir siyasi parti hakkında kapatma davası TBMM’nin beşte üçünün oyuyla mümkün olabilecek. Bir partinin “şiddeti yöntem olarak benimsemesi veya şiddet çağrısı yapması” kapatma nedeni sayılacak. Mevcut anayasada olduğu gibi siyasi partilerin kapatılması için sözkonusu şiddet suçunun “odağı” olma koşulu aranacak. Ancak AKP, “odak olma hali”nin belirleme yetkisini de Anayasa Mahkemesi’ne bırakmak istemediği için herhangi bir kuruma atıfta bulunmadı. AKP’nin önerisinde mevcut anayasada partinin kapatılmasına eylemleriyle neden olanlar için öngörülen 5 yıllık siyasi yasağın ise tamamen kaldırılması öngörülüyor.