Önemli hamleler
2017 NBA draftı New York’taki Barclays Center’da gerçekleşti.
cemre yurtsevenİlk sıra seçme hakkına sahip olan Philadelphia 76ers, Washington Üniversitesi’nden Markelle Fultz’u seçti. Bir sezon oynadığı Washington Üniversitesi kariyerinde 23,2 sayı 5,7 ribaunt, 5,9 asist ortalama ile oynadı. Philadelphia 76ers, son yıllarda drafttan üst sıralarda seçtiği oyuncularla dikkat çeken bir kadroya ulaştı. Son yıllarda NBA’de ligin alt sıralarından kurtulamayan ve oynadığı basketbol ile taraftarlarını üzen 76ers, geçen sezonla birlikte hareketlenmeye başladı. Kadrosunda Joel Embiid ve Ben Simmons gibi genç yetenekleri barından 76ers, Flutz ile birlikte daha da güçlendi. Gelecek adına sağlam temellere oturtulmuş bir kadroya sahip olan 76ers’in tek sıkıntısı bu oyuncuların yeterince tecrübeli olmamaları. Embiid ilk 2 sezonu sakat geçirdikten sonra 3. sezonunda iyi bir performans göstermesine rağmen yeniden sakatlandı. Ben Simmons ise ilk sezonunda hiç forma giyemedi; ancak oyuncu potansiyeli açısından 76ers bu sezon kağıt üzerinde çok heyecan verici bir takıma sahip oldu.
NBA draftında ikinci sıra da seçme hakkına sahip olan LA Lakers, seçimini UCLA Üniversitesi’nden Lonzo Ball’dan yana kullandı. Maç başına 14,6 sayı, 6 ribaunt, 7,6 asist ile oynayan Ball bu sezon Lakers adına mücadele edecek. Lakers adına draft haricinde bir önemli olay da Brooklyn Nets ile yapılan takastı. LA Lakers, genç yıldızı D’Angelo Russell ve Timofey Mozgov’u Brooklyn’e yollarken, karşılığında Brook Lopez ve Kyle Kuzma (27. sıra draftı) kadrosuna kattı. Açıkçası bu takas iki takıma da katkı sağlayacak gibi duruyor. D’Angelo Russel ne kadar potansiyel sahibi bir genç olsa da mental açıdan yaşadığı problemleri onun takas olmasına neden oldu. Lakers’ın efsane oyuncusu ve aynı zamanda takımın danışmanı Magic Johnson Amerikan basınına verdiği demeçte: ‘D’Angelo, harika bir oyuncu. Bize katkılarından dolayı teşekkür ederiz ama bir lidere ihtiyacımız var’.diyerek kadroda bulunan diğer genç yıldızları, Brandon Ingram ve yeni draft ettikleri Lonzo Ball’un gelişimlerine odaklanacaklarını açık bir şekilde belli etti. Takas ile birlikte kadroya katılan Brook Lopez’de hiç şüphesiz Brooklyn’e yollanan Mozgov’dan daha etkili bir oyun grafiğine sahip. Ayrıca Mozgov’un maliyetli kontratından da kurtulmuş oldular. Brooklyn açısından da iyi bir takas olduğu söylenebilir. Geleceğe yönelik hamlelerde bulunmak isteyen Nets yönetimi için Russell çok iyi bir parça. Mozgov’un bir senelik kontratı da onları pek zorlayacak gibi durmuyor. Yani bu takas iki takım açısından da olumlu karşılanabilir.
Belki de takas döneminin en önemli ve en şaşırtıcı olayı Jimmy Butler’ın Chicago Bulls’tan Minnesota Timbewolves’a takaslanmasıydı. Chicago Butler karşılığında, Zach Lavine, Kris Dunn ve Lauri Markkanen’i kadrosuna kattı. Jimmy Butler’ı NBA’de istemeyecek takım yok. Hem çok yönlü oyunu hem de tam bir takım oyuncusu olmasından dolayı çok değerli bir oyuncu. Ancak Chicago, o kadar kötü yönetiliyor ki Butler’ı karşılayacak bir takas gerçekleştiremediler. Butler’ın sezon başından beri yönetim ve teknik ekiple yaşadığı sıkıntılar ayrılacağının habercisiydi; ama Butler’ın karşılığı bu olmamalıydı. Yerine gelen oyunculara bakarsak; Kris Dunn, Minnesota’da guard sıkıntısı olmasına rağmen çok fazla süre alamayan, bire bir hücumlarda rakibi savunmakta güçlük çeken bir oyuncu. Hücumda ise sağlam kararlar veremeyen ve net şutu olmayan bir yapıda. Zach Lavine ise müthiş atletizminin yanında dış şutunu da geliştiren bir oyuncu; ama yaşadığı sakatlıktan nasıl döneceği büyük bir soru işareti. Gelelim Minnesota tarafına, Karl Anthony Towns ve Andrew Wiggins’in yanına ekledikleri Jimmy Butler hamlesiyle kadrosunu sağlam temeller üzerine oturttular ve geçen sene play-off yapmaları beklenirken potanın dışında kalsalar da gelecek sezon için çok ciddi bir play-off takımı yaratmayı başardılar. Takımın iskeleti şimdilik oluşsa da yapacakları birkaç hamle daha var gibi. Bunlardan biri Ricky Rubio’nun takaslanıp takaslanmayacağına bağlı. Jimmy Butler Minnesota’nın aradığı karaktere sahip ve onun liderlik vasfı genç yetenekler üzerinde olumlu anlamda etki edecek. Butler’ın yırtıcılığı savunma azminin yanında, Karl Anthony Towns gibi NBA’in geleceğine hükmedecek bir potansiyele sahip oyuncunun aynı takımda olması NBA severleri şimdiden heyecanlandırmışa benziyor.
NBA’de diğer takas dedikodularında ismi geçen Blake Griffin ise gelecek sezonki kontratından vazgeçerek serbest kaldı. Adı Boston Celtics ile anılan Blake Griffin’in ne yapacağı merak konusu. Clippers’ın diğer bir yıldızı Chris Paul’un adı ise San Antonio Spurs ile anılıyor. Henüz şampiyonluk yüzüğü takamayan Paul’un artık şampiyonluk yaşayacağı güçlü bir takımda oynamak istediği söylentiler arasında. Indiana Pacers’ın yıldızı Paul George de henüz karar veremeyenler arasında. Takımdan ayrılmak istediği bilinen George’nin ilk tercihi Lakers gibi duruyor. Katıldığı bir televizyon programında “Ben Los Angeles çocuğuyum.” diyerek Lakers’a göz kırpmıştı. Önümüzdeki günlerde gerçekleşme ihtimali çok yüksek olan bu takas söylentileri NBA’in bu sezonki kaderini de belirleyebilecek düzeyde.