On binler 'Adalet' için İstanbul'da

Kılıçdaroğlu, 23 gün sonra İstanbul’a ulaştı. İstanbul il sınırı tabelası önünde CHP İstanbul il örgütü tarafından güllerle karşılanan Kılıçdaroğlu, barışı simgeleyen beyaz güvercinler uçurdu. Emniyet kayıtlarına göre Kılıçdaroğlu, 42 bin 480 kişiyle birlikte İstanbul’a girdi.

Hilal Köse

<video:775872>

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve onbinler, Adalet Yürüyüşü'nün 23. gününde İstanbul'a ulaştı. İstanbul tabelası önünde coşkulu bir kalabalık tarafından alkışlarla karşılanan Kılıçdaroğlu, beyaz güvercinler uçurdu. Kılıçdaroğlu, yürüyüşe başlamadan önce yaptığı açıklamada, Avrupa Parlamentosu'nun (AP) Türkiye ile müzakereleri askıya alma kararını eleştirerek, “Biz herkes için adelet istiyoruz sizden de adalet istiyoruz. Türkiye sadece iktidar partisinden ibaret değil ki. Yüzde 50'den fazlası demokrasi istiyor bu ülkenin. AB ile ilişkilerin askıya alınması değil daha sağlıklı ve tutarlı sürdürülmesi gerekiyor” dedi.

Hayat erken başlıyor

Adalet Yürüyüşü'nün dünkü etabı saat 09.00 sıralarında, 1972 yılında faaliyete açılan ve şu an kapalı olan Gebze Kışlası'nda başladı. Kışlanın girişindeki alanda geceyi geçirenler ise güne saatler öncesinden hazırdı. Çadırlar gün ışığıyla toplandı, kampçılar, bir süre sonra, CHP'li belediyelerin kurduğu kahvaltı masalarına geçti. Yürüyüşü günlerdir takip edenler, güneş yanıklarına, ayak yaralarına aldırmadan en önde yola koyuldu.

'Adalet arayışımız sürecek'

Kılıçdaroğlu, yürüş öncesi açıklama yapmak üzere, geceyi geçirdiği karavanının önüne kurulan masaya oturdu. Kendisine sevgi gösterisinde bulunan, slogan atan partililere, “Durun durun... Hak hukuk adaleti daha çok söyleyeceğiz. Bundan sonra da söyleyeceğiz” dedikten sonra konuşmasına başladı: “Bugün Kocaeli'den ayrılıyoruz. Bütün Kocaelililere yürekten teşekkür ediyoruz. Bize gösterdikleri ilgiden ötürü. Biz onlar için de bütün Türkiye için 80 milyon için adalet istiyoruz ve adalet için yollara çıktık. Ve bu yolculuğumuz sürecek. Bugün İstanbul'a giriyoruz. Son derece mutluyum, huzurluyum. Kimsenin burnu kanamadan uzun bir yolculuğu kat edip, İstanbul il sınırlarına girmiş olacağız. Umarım bizi izleyen gazeteci arkadaşlarım da memnunlardır. Onlar da bizimle birlikte sağolsunlar uzun bir yolculuk yaptılar. Birlikte Pazar günü bu yürüyüşümüzü tamamlamış olacağız ama adalet arayışımızı değil. Adalet arayışımız devam edecek.”

AP'ye seslendi

AP'nin Kati Piri'nin raporunu kabul ettiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “Buradan AP'ye seslenmek istiyorum. Biz herkes için adelet istiyoruz sizden de adalet istiyoruz. Türkiye sadece iktidar partisinden abiret değil ki. Türkiye'de bakın bir adalet yürüyüşü yapıyoruz. Onbinler var. Bir referandum yaptık. Yüzde 50'den fazlası demokrasi istiyor bu ülkenin. AB ile ilişkilerin askıya alınması değil daha sağlıklı ve tutarlı sürdürülmesi gerekiyor. Bu konuda umarım bizim adalet arayışımıza da destek vererek Türkiye ile ilişkilerin devamı yönünde bir karar alırlar bu da bizi memnun eder. Çünkü adalet sadece Türkiye için değil bütün insanlık için geçerli bir kavramdır. AB parlamentosunu da adil davranarak Türkiye ile olan ilişkileri sürdürme yönünde bir karar alır umuduyla hepinize selamlar saygılar hürmetler sunuyorum.”

Güller ve güvercinler

Kılıçdaroğlu, basın toplantısının ardından hızla yola koyuldu. Gebze İlçe Örgütü üyeleri, liderleri kışladan çıkarken, “barış istiyoruz, adalet istiyoruz” diyerek beyaz güvercinler uçurdu. Kılıçdaroğlu, günlerdir sırrı çözülemeyen bir tempoda adımlarını atarken, yanında yürümek isteyenler koşmak durumunda kalıyordu. Bir süre şehit yakını bir aileyle, daha sonra da sanatçılar Nur Sürer ve Sumru Yavrucuk'la, tiyatrocu Vecdi Sayar'la yan yana yürüdü. 15 Temmuz şehidi Ömer Halisdemir tşörtü giyen CHP'li gençler de Kılıçdaroğlu'na eşlik etti. Darıca'da, Darıca CHP Örgütü'nün sürpriziyle karşılaştı. Üst geçitlerden yoluna iki kez gül yaprakları döküldü. Yol boyunca protesto edenlerden çok alkışlayanlar vardı. Gebze hal işçilerinin sevgi gösterisi dikkatlerden kaçmadı. Engelliler, çevreciler, dedeler, torunlar, çocuklar, her kesimden her renkten onbinlerce kişi dün de kortejdeydi.

İstanbul'da güvercin uçurdu

Kılıçdaroğlu, İstanbul tabelası önüne geldiğinde, bekleyen çoşkulu bir kalabalıkla buluştu. CHP İl Başkanı Cemal Canpolat, Malptepe Belediye Başkanı Ali Kılıç tarafından karşılanan Kılıçdaroğlu'na, Kılıç'ın kızı Dila, gül demeti verdi. Tabelanın arkasında dev bir pankart göze çarpıyordu: “İstanbul'a geleceğim dedin. Bekledik zafer şarkılarıyla.” Kılıçdaroğlu tabelanın önüne geçerken kısa süreli izdiham yaşandı. Sevgi gösterisinde bulunanlara el sallayan CHP lideri, tabelanın altında beyaz güvercinler uçurdu. Bir güvercin Kılıçdaroğlu'nun başına kondu... Kılıçdaroğlu, emniyet kayıtlarına göre 42 bin 480 kişiyle İstanbul'a giriş yaptı. Yürüyüş, önceki günlere göre daha kısa iki molayla, üç etapta tamamlandı. Dün toplam, 14.7 kilometre yüründü. Gece için Tuzla İçmeler Mahallesi Spor Stadyumu'nun yanında kamp kuruldu.

Kılıçdaroğlu, Maltepe'de yapılacak mitingde halka vereceği mesajı Cumhuriyet'le paylaştı

Kılıçdaroğlu: Türkiye üzerindeki korku gömleğini yırtıp attı

CHP'den Adalet Yürüyüşü'nün bitiş noktası için kanun teklifi

Kılıçdaroğlu: 3 kilometre tek başıma yürüyeceğim

Bahçeli'den Adalet Yürüyüşü'ne ilişkin İstanbul İl Başkanlığı'na talimat

 

94 yıllık birikim var

CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, günlerdir yürüyüşün anonsçusu... Sesi sık sık kortejde yankılanıyor. Provokasyonlara karşı uyarıyor: “Tek yapacağımız şey 22 gündür yaptığımız gibi alkışlayarak hak hukuk adalet sloganı atmaktır. Siz, 22 gündür tüm provaköterlere alkışın yumruktan güçlü olduğunu gösterdiniz...” “Geride 412 kilometre bıraktık ama bir tek pet şişe, bir tek poşet bırakmadık. Bu çevre hassasiyetini sürdürmenizi önemle rica ediyoruz” diyor. “Yönlendirmelere anlayışla yaklaşmanızı çevik kuvvetin ve jandarmanın güvenliğiniz için uyarılarını anlayışla ve tebessümle yanıtlamanızı rica ediyoruz...” diye devam ediyor... Yakının kaybeden, gözlüğünü ya da celp telefonunu düşüren soluğu yanında alıyor. İlk molada otobüsünde ziyaret ettik. Anonslardan fırsat buldukça sorularımızı yanıtladı.

- Anons işini üstlenmeniz nasıl oldu?

Anons konusunda Türkiye'nin en iyi seslerinden biri bizim Barış aslında... İlk birkaç gün yürüyüşçülerin anonsları gözardı ettikleri anlaşılınca, Genel Başkan, 'halkın daha çok tanıdığı vekiller benim yerime ricada bulunsun' demiş. Öylece görevi almış oldum. Genel Başkan MYK toplantısında da “kitle bir tek Özgür'ün sözünü dinliyor” dedi. İki gün sesim kısıldı ama bugünlere geldik. 19 - 20 gündür bu uyarı ve yönlendirme anonslarını yaptık. Kortejin 25 kişilik çekirdek ekip milletvekili grubu, 4 kişilik yürütmesi var. Uyulcak kuralları da milletvekilleri hatırlatıyor. Ön seçimle seçilmiş milletvekilleri oldukları ve halk tanıdığı için kitle uyarıları dinliyor.

- Bu yürüyüşte sizi en çok heyecanlandıran şey neydi?

Bir dönüşümü fark etmek heyecanlandırdı. Bir anamuhalefet lideri bir ülkenin başkentinden metropolüne yürüyorsa, bütün dünya o ülkeye bakar. O ülke de oraya bakar. Bu bir siyasi liderin yürüyüşü olduğ için siyasi yönü kuvvetli bir şekilde başladı. Hatta dört saat içinde nasıl organize ettiniz diye soruyorlar? 94 yıl artı 4 saatte yaptık dedik. 94 yıllık birikim var. Her mahallede her köyde üyemiz her beldede teşkilatımız var. Buna güvenerek çıktık yola. En çok duyduğumuz laf, “Genel Başkanı bu karavanda bırakmayız.” En utulmayacak şey de kalp krizi geçiren üyemizin iki kızının cenazeden sonra “babamızın bıraktığı yerden biz devralıyoruz” deyip, yürüyüşe katılmasıydı.

 

Ahmet Şık'a selam

Metin Göktepe'nin annesi Fadime Göktepe, bir buçuk ay önce dizinden ameliyet olduğu halde, kortajdeydi. Çocukları “gitme” dese de “ben yürüyeceğim” diyerek çıkmış evden. Her yere koştuğunu dile getiyor adalet ararken... Bu yürüyüşten geri kalır mı? “ Adalet için, barış için çocuklarımız için burdayız. Öldürmesinler çocuklarımızı, çıksınlar cezaevinden... Adalet istiyoruz. Dünyada adalet olmazsa ne olur?” diye soruyor. Yürüyüşteki gençler için “hepsi benim için Metin” diyerek devam ediyor: “Metin”i öldürmemişler ki onların hepsi Metin.... Gençler için çalışıyoruz artık bizden geçti.” Tutuklu muhabirimiz Ahmet Şık'a da sevgilerini gönderiyor: “Aaah Ahmet. Onu Metin kadar seviyorum. O Metin'in her şeyiydi... Silivri'de ilk tutuklandığında ziyaret edecektim. Gelme dedi...Bu sefer de hasta oldum gidemedim. Onu çok seviyorum... İnşallah çıkacak.”

 

Mesleğimizi özgürce yapabilmek için...

Pek çok sanatçı dün de yürüyüşteydi. Birinci etabı yan yana yürüdüğümüz iki ünlü isime kayıt cihazımızı uzatıyoruz. Nur Sürer, “Gerçekten hayatımda ilk defa kendimi bu kadar barışçıl bir yürüyüşün içinde buldum. Çok güzel. Herkes için adalet diye yürüyoruz. Akademisyenler için, cezaevindeki milletvekileri için, çocuklar için, kadınlar için. Kendi mesleğimizi özgürce yapabilmek için...” diyor. Sumru Yavrucuk da devam ediyor: “Babam için, çocuğum için yürüyorum. Sanatçılar için yürüyorum, şu an tutuklu milletvekilleri için yürüyorum.”

 

Başarana dek devam

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Örgütlenme Sekreteri Mustafa Kuleli ve İstanbul Şube Başkanı Ali Açar ve çok sayıda sendika üyesi de dün yürüyüşteydi. Kılıçdaroğlu, sendikacılara, yürüyüş sırasında kısa bir değerlendirme de yaptı. Kılıçdaroğlu, “İnançla ve barış içinde yürüyoruz. Bunun sonuçlarını kısa sürede görmesek bile yakın bir zamanda hem siyasi hem de toplumsal boyutu ile olumlu sonuçlanacağına inanıyorum. Biz bu ülkeye demokrasi ve adalet gelsin diye yürüyoruz. Bunu başarana kadar da mücadelemiz sürecek” dedi.

 

Benzeriyle yan yana

Nusret Gümüşalp. Kocaeli İl Örgütü üyesi... Kılıçdaroğlu”na ikizi kadar benziyor. Yalnızca boyu Kılıçdaroğlu'ndan biraz kısa... İlk anda Kılıçdaroğlu'nu gördüğünüzü sanıyorsunuz. Yürüyüşe dün ilk kez katıldı. Kılıçdaroğlu'nun korumalarını ve etrafını saran çevik kuvveti aşamayanların imdadına yetişti. Benzerliğe şaşıranlar, ardından Gümüşalp'le selfie çektirmeyi ihmal etmedi. Kılıçdaroğlu'nun kendisine benzediğini bildiğini söyleyen Gümüşalp, “Yan yana da geldik. Benzerlikten ben gayet memnunum” dedi. Gümüşalp, sonra bir süre de Kılıçdaroğlu ile yürüdü.

 

İşçilerden güçlü destek

DİSK Başkanı Kani Beko, Genel İş Sendika Başkanı Remzi Çalışkan ve Genel İş'in 5 bin üyesi de yürüyüşe katıldı. Beko ve Çalışkan, bir süre CHP lideri Kılıçdaroğlu ile yürüdü. Genel İş üyeleri, insanca ve güvenceli çalışma düzeni, sendikal haklar, taşeron işçiler ve işten atılan üyeleri için adalet istedi.