Olağan şüpheli!

Hacettepe Üniversitesi öğrencilerinin düzenlediği Uludere protestosu, eyleme katılmayan Hevi Akgül’ün başına bela oldu. Akgül, eyleme katıldığına dair hiçbir delil sunulmayıp, sadece polisin TC kimlik numarasını yurt yönetimine bildirmesi nedeniyle önce yurttan atıldı, ardından aldığı krediler kesildi.

5 Ocak 2012 günü Hacettepe Üniversitesi’nde bir grup öğrenci, 34 kişinin öldüğü Uludere katliamını protesto etti. Edebiyat Fakültesi öğrencilerinden Hevi Akgül’ün ise eyleme katılmadığı halde başına gelmeyen kalmadı.

Radikal'den Mesut Hasan Benli'nin haberine göre, Ankara Emniyeti’nin yurt yönetimine verdiği “Eyleme katıldı” bilgisi nedeniyle Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu’na bağlı Tahsin Banguoğlu Yurt Müdürlüğü, Akgül hakkında soruşturma başlattı.

Soruşturma sonucunda Yurt Müdür Yardımcısı Ülkü Erdoğan imzasını taşıyan raporda şöyle denildi: “Yaptığım araştırma ve soruşturmada ilgili öğrenci, ifadesinde anılan tarihte bir olaya katılmadığını belirtmekle birlikte Emniyet Müdürlüğü ile şifahi görüşmede TC kimlik numarası ile yapılan karşılaştırmada olaya katıldığı belirlenmiştir.” Hazırlanan bu rapor üzerine, Akgül kaldığı devlet yurdundan atıldı.

Bir de borçlu çıktı

Katılmadığını iddia ettiği eylem nedeniyle kapı önüne konulan Hevi Akgül’ün öğrenim ve katkı kredileri de kesildi. Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü, Akgül’ün kredilerinin kesildiğine ilişkin kararı şöyle duyurdu: “Yurttan süresiz çıkarma cezası almanız sebebiyle, öğrenim krediniz Nisan 2012 tarihinden itibaren kesilmiştir. 2011-2012 öğretim dönemine ait katkı payınız adınıza borç kaydedilerek kurumumuz tarafından öğretim kurumumuzun hesaplarına aktarılacaktır. Bundan sonraki katkı paylarınızın tarafınızca ödenmesi gerekmektedir. Kurumumuza olan öğrenim ve katkı kredisi borcunuzu Nisan 2013 tarihinden itibaren ödemeniz gerekmektedir.”

Akgül, Uludere protestosu olduğu saatlerde okul dışında olduğunu belirterek karara şöyle tepki gösterdi:

“Eyleme katılmadım. O saatlerde okul dışındaydım. Bir arkadaşımla sanırım Kızılay’daydım. Buna şahitlik yapacak arkadaşlarım var. Kaldı ki, yurt yönetimi ve polis eylemde olduğuma ilişkin bir görüntü, fotoğrafı kanıt olarak gösterebilmiş değil. Yurttan süresiz çıkarma cezasının yalnızca gönderilen TC kimlik numarasıyla verilmiş olması haksız bir gerekçedir. Aranırsa birçok kurumdan bulunabilecek TC numaramın uyuşmasını gerekçe göstererek barınma hakkımın elimden alınması haksızlıktır. Söz konusu eyleme katılmadım. Ama buna rağmen ceza aldım. İsmimin Kürtçe olması nedeniyle bu durumla karşı karşıya kaldığımı düşünüyorum. Çünkü yurt yönetimine sadece benim ismim bildirilmiş durumda.”

Hevi Akgül, kararların iptali için idare mahkemesine dava açtı.