Öğretmenlerin yüzde 89’u borçlu
Öğretmenlerin yüzde 89.2’sinin borcu olduğu yüzde 66.9’u Muhteşem Yüzyıl dizisinin ünlü oyuncusu Meryem Uzerli’nin yaşadığı tükenmişlik sendromu yaşadığı ortaya çıktı.
cumhuriyet.com.tr
04-16 Kasım tarihleri arasında Türk Eğitim-Sen tarafından 16 bin 723 kişinin katıldığı 24 Kasım Öğretmenler Günü Anketi yapıldı. Ankete katılan eğitimcilerin yüzde 89.2’nin borcu olduğu, yüzde 66.9’nun tükenmişlik sendromu yaşadığı, yüzde 37’sinde iş nedeniyle sinir hali yaşadığı belirtildi. Katılımcıların sadece yüzde 4’ü öğretmenlik mesleğinin prestijli olduğunu dile getirirken, yüzde 79.9’u yönetici atamalarının adaletten uzak yapıldığına inanıyor.
Ankete katılanların yüzde 11.9’u 1.600-2.000 TL, yüzde 32.2’si 2.001-2.250 TL, yüzde 27.5’i 2.251-2.500 TL, yüzde 14.5’i 2.501-2.750 TL, yüzde 13.9’u da 2.751 TL’den fazla kazanmıyor. “Herhangi bir borcunuz bulunmakta mıdır?” sorusuna ankete katılanların yüzde 89.2’si evet cevabı verdi. Borcu bulunanlara “Kime borcunuz bulunmaktadır?” sorusunu yüzde 84.7’sinin bankaya, yüzde 6.8’inin eşe/dosta, yüzde 2.7’si esnafa, yüzde 0.2’si tefeciye şeklinde cevaplarken; yüzde 5.6’sı diğer seçeneğini işaretledi.
KREDİ KARTLARININ AYLIK DÖNEM BORCU ÖDENEMİYOR
“Kredi kartınız var mı?” sorusuna ankete katılanların yüzde 93.8’i evet cevabı verdi. Kredi kartı olanlara “Kaç tane kredi kartına sahipsiniz?” sorusuna da yüzde 34.9’u 1, yüzde 37.6’sı 2, yüzde 17.2’si 3, yüzde 6.7’si 4, yüzde 3.6’sı da 5 diye cevapladı. Kredi kartı olanların yüzde 57.8’i kredi kartı aylık dönem borcunun tamamını düzenli olarak ödeyebildiğini, yüzde 42.2’si ise düzenli olarak ödeyemediğini belirtiyor.
AYLIK ISINMA HARCAMASI 201-400 ARASINDA
Ankete katılanlara aylık ısınma harcamalarına göre; yüzde 33.1’i 100-200 TL, yüzde 56.1’i 201-400 TL, yüzde 7.5’i 401-600 TL, yüzde 1’i 601-800 TL, yüzde 2.3’ü de 801 TL’den fazla cevabını verdi.
Katılımcıların yüzde 86’sı elektrik, su faturalarını ve yakıt giderlerini azaltmak için kısıtlama yaptığını ifade ediyor.
AYLIK 1-2 KİLOGRAM ET TÜKETİYORLAR
Öğretmenlerin yüzde 18.6’sı aylık et tüketimini 100-500 gram, yüzde 26.4’ü 501-1000 gram, yüzde 32.7’si 1-2 kg., yüzde 14.4’ü 2-4 kg., yüzde 3.6’sı 4-6 kg., yüzde 1’i 6-8 kg., yüzde 0.5’i de 8 kg’dan fazla olarak belirtti. Et tüketmiyorum cevabı verenlerin oranı ise yüzde 2.8.
“Ayda kaç kez sinema, tiyatro, konser, sergi v.b. sosyal-kültürel faaliyetlere katılıyorsunuz?” sorusuna ise katılımcıların yüzde 18’i ayda bir, yüzde 2.8’i ayda iki, yüzde 1’i ayda 3, yüzde 1.3’ü ayda dört ve daha fazla cevabını verirken; sosyal-kültürel etkinliklere katılamıyorum cevabı verenlerin oranı yüzde 76.9. “Sosyal-kültürel etkinliklere katılamıyorum” cevabı verenlere bunun nedeni ise yüzde 61.1’i ayırabileceğim bir bütçem yok, yüzde 15.8’i işlerim nedeniyle zaman bulamıyorum, yüzde 5.6’sı ihtiyaç hissetmiyorum derken; yüzde 17.5’i diğer seçeneğini işaretledi.
'MERYEM UZERLİ SENDROMU'
Ankete katılanlara yönetilen “Tükenmişlik sendromu, çalışanlarda yorgunluk, hayal kırıklığı, motivasyon ve enerji kaybı, isteksizlik, işinden soğuma ya da işi bırakma şeklinde kendini gösteren bir sendromdur. Siz de tükenmişlik sendromuna yakalandığınızı düşünüyor musunuz?” sorusuna katılımcıların yüzde 66.9’u evet, yüzde 33.1’i hayır cevabı verdi.
YÜZDE 37'SİNDE İŞE BAĞLI STRES VE SİNİRLİLİK VAR
“İşe bağlı olarak aşağıdakilerden en çok hangisi sizi etkilemektedir?” sorusuna ise katılımcılardan yüzde 37’si stres, sinirlilik hali, 18.6’sı kendini değersiz hissetme, yüzde 13.7’si motivasyon ve performans azalması, yüzde 8.9’u uykusuzluk ve yorgunluk, yüzde 7.1’i kaygı, yüzde 3.3’ü mide ağrısı, baş ağrısı/baş dönmesi, yüzde 2.7’si unutkanlık, yüzde 1.3’ü dikkat dağınıklığı derken; yüzde 7.3’ü hiçbiri cevabını alındı .
“Yapılan toplu sözleşmelerde öğretmenlere yönelik kayda değer bir kazanım olduğunu düşünüyor musunuz?” sorusuna ankete katılanların yüzde 77.7’si hayır, yüzde 15.9’u kısmen, yüzde 6.4’ü de evet yanıtını verdi.
Ankete katılanların yüzde 91.6’sı toplu sözleşmede memurlara 2014 ve 2015 yılları için verilen zam oranı hakkında bilgi sahibi olduğunu anlatırken, zam hakkında bilgi sahibi olduğunu söyleyenlerin yüzde 93.6’sı zam oranının ekonomik kayıplarını karşılayacak düzeyde olmadığını belirtti.
“Türkiye’de en prestijli mesleği hangisidir?” sorusuna öğretmenlik cevabı verenlerin oranı sadece yüzde 4.7 oldu. Öğretmenlere göre en prestijli meslek doktorluk. Bu soruya ankete katılanların yüzde 20.4’ü doktor, yüzde 19.7’si kaymakam/vali, yüzde 17.7’si iş adamı, yüzde 15.9’u din görevlisi, yüzde 4.7’si öğretmen, yüzde 4.2’si avukat, yine yüzde 4.2’si sanatçı, yüzde 2.2’si polis, yüzde 1.8’i serbest meslek, yüzde 1.4’ü mühendis/mimar, yüzde 1.1’i asker, yüzde 1’i ekonomist, yüzde 0.9’u eczacı, yüzde 0.8’i bankacı, yüzde 0.5’i diş hekimi, yüzde 0.4’ü gazeteci cevabı verdi.
Yüzde 82.1’i çocuğuna ekonomik ve sosyal olarak iyi imkanlar sunduğunu/sunabileceğini düşünmüyor.
Yönetici atamalarında yapılan sözlü sınavlara yönelik katılımcıların yüzde 78.9’u adaletten uzak bir şekilde yapıldığına inanırken, yüzde 4.5’i hakkaniyete uygun ve adaletli bir şekilde yapıldığını söyledi. Fikrim yok diyenlerin oranı ise yüzde 16.6.
Ankete katılanların yüzde 78.7’si “Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı hak ve hukuk gözeten, liyakati ön plana alan, uygulamaları ile adaleti sağlayan bir Bakandır” ifadesine katılmıyor. Katılımcıların yüzde 94.2’si ücretli öğretmen istihdamını doğru bulmazken, yüzde 76.9’u Şubat ayında öğretmen ataması yapılması gerektiğini düşünüyor. Ankete katılanların yüzde 71.3’ü öğrenim özrünün kaldırılmasını doğru bulmuyor.
ÖĞRETMENLERE GÖRE YENİ SINAV SİSTEMİ ÖĞRENCİ BAŞARISINI ARTTIRAMAYACAK
Katılımcıların yeni sınav modeli ile ilgili “SBS’ nin yerine getirilen yeni sınav modelinin öğrenci başarısını artıracağını düşünüyor musunuz?” sorusuna yüzde 76.5’i hayır cevabı verirken, yüzde 23.5’i evet dedi. Ankete katılanların yüzde 86.5’i yeni sınav modelinin dershanelere/kurslara olan ihtiyacı azaltacağına inanmıyor. Yüzde 76.5’i yeni sınav modelinin öğrencilerde stres ve heyecanı azaltacağını düşünürken, “Yeni sınav modelinin öğrencinin okula devamını sağlayacağını düşünüyor musunuz?” sorusunu yüzde 66.5’i hayır, yüzde 33.5’i evet olarak cevapladı.
“Milli Eğitimde uygulanan yanlış politikalar sonucunda devlet okullarının itibar kaybettiğini düşünüyor musunuz?” sorusunu da yüzde 90.9’u evet yanıtını verdi.
ÖĞRENCİ-VELİ ŞİDDETİNE MARUZ KALANLARIN ORANI YÜZDE 31.9
Ankete katılan öğretmenlerin yüzde 31.9’u öğrenci ya da veli şiddetine maruz kaldığını, yüzde 68.1’i de öğrenci ya da veli şiddetine maruz kalmadığını belirtiyor. Öğrenci/veli şiddetine uğradıklarını söyleyenlere en çok hangi şiddet türüne maruz kaldıkları sorusuna, üzde 67.3’ü sözlü, yüzde 20.6’sı psikolojik, yüzde 11.8’i fiziksel, yüzde 0.2’si de cinsel şiddete maruz kaldığını belirtti.
Öğretmenlerin yüzde 96.5’i öğretmenlerin toplumsal itibar kaybına uğradığı görüşünde. Öğretmenlerin itibar kaybettiğini düşünenlere, “Öğretmenlik mesleğinin itibarının azalmasının en büyük nedeni nedir?” sorusuna katılımcıların yüzde 67.6’sı ülkeyi yönetenlerin öğretmenlere bakış açısı ve öğretmenlerin itibarını rencide edici ifadeleri olarak yanıt verdi.
Ankete katılanların yüzde 72’si Öğrenci Andı’nın kaldırılmasını doğru bulmuyor.
Ankete katılanların yüzde 73.6’sı özel okullarda etnik dil ve lehçelerde eğitimin önünün açılmasına karşı çıkıyor. “Özel okullarda etnik dil ve lehçelerde eğitimin önünün açılması ile birlikte MEB'in Kürtçe bilen öğretmen kadrosunun olmadığı düşünüldüğünde, bölücü faaliyetlerin okul çatısı altında hayat bulabileceğine dair endişeniz var mı?” sorusuna ankete katılanların yüzde 72.7’si evet cevabı verdi.
Ankete katılanlar Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’ya 10 üzerinden puan verdiler. Buna göre Bakan Avcı’ya ankete katılanların yüzde 20.8’i 1, yüzde 7.4’ü 2, yüzde 13.6’sı 3, yüzde 11.9’u 4, yüzde 17.1’i 5, yüzde 10.9’u 6, yüzde 8.8’i 7, yüzde 5.4’ü 8, yüzde 1.9’u 9, yüzde 2.2’si de 10 puan verdi.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın 24 Kasım’da en çok hangi sorunu çözmesini istedikleri sorusuna yüzde 59.9’u öğretmenlerin maddi ve özlük haklarını düzeltmesini, yüzde 10.6’sı yönetici atamalarındaki sözlü sınav uygulamasını kaldırmasını ve baskılara, adam kayırmacılığa son vermesini, yüzde 8.4’ü eğitimde sistem değişikliklerine son vermesini, yüzde 5.2’si ücretli öğretmenlik istihdamına son vermesini, yüzde 4.6’sı öğretmenlere yönelik şiddetin önlenmesi için caydırıcı tedbirler almasını, yüzde 2.7’si il ve ilçe emrini geri getirmesini ve özür grubu tayinlerini yılda iki defa yapmasını, yüzde 2.5’i kalabalık sınıflara son vermesini, yüzde 2’si alan değiştirenlerden isteyenlere çalıştığı yerde eski alanına dönüş hakkı tanımasını, yüzde 0.6’sı da öğrenim özrünü yeniden özür grubu tayinleri içine almasını olarak yanıtladı.
04-16 Kasım tarihleri arasında yapılan anket çalışmasına 16 bin 723 kişi katıldı. Ankete katılanların yüzde 84.3’ü erkek, yüzde 15.7’si kadın. Yüzde 86’sı evli, yüzde 14’ü bekar. Yüzde 76.3’ü çocuk sahibi. Yüzde 29.4’ünün 1, yüzde 48.6’sının 2, yüzde 17.1’inin 3, yüzde 4.9’unun da 4 ve daha fazla çocuğu bulunmuyor. Yüzde 2.1’i okul öncesinde, yüzde 35.8’i ilkokulda, yüzde 29.7’si ortaokulda, yüzde 29.2’si lisede, yüzde 3.2’si de Bakanlık Merkez ve Taşra Teşkilatlarında görev yapıyor. Yüzde 66.2’si öğretmen, yüzde 16.2’si okul müdür yardımcısı, yüzde 13’ü okul müdürü, yüzde 2’si okul müdür baş yardımcısı, yüzde 0.5’i memur, yüzde 0.6’sı şef, yüzde 0.2’si hizmetli iken; yüzde 1.3’si de diğer seçeneğini işaretledi..
ÖĞRETMENLER MUTLU VE HUZURLU DEĞİL
Anket sonuçlarını değerlendiren Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk şunları söyledi:
“Anket sonuçları öğretmenlerimizin 24 Kasım’da mutlu ve huzurlu olmadığı ve gelecek kaygısı yaşadığını gösteriyor. Öğretmenler gerek ekonomik ve sosyal haklar gerekse özlük haklar yönünden 2013 yılı Türkiye’sine yakışmayacak koşullar altında mesleklerini yapıyor. Öğretmenlerimizin üzerindeki yük o kadar fazladır ki, psikolojileri de alt üst oldu. Hatta öğretmenlerimizin büyük bir kısmının tükenmişlik sendromuna yakalandığını düşündüğünü ifade etmesi anketin en çarpıcı noktalarından birisi. Öğretmenler, gündeme olan konulara da kayıtsız kalamamıştır. Öğretmenlerin Öğrenci Andı, özel okullarda etnik dil ve lehçelerde eğitimin önünün açılması ve yeni sınav sistemi ilgili görüşleri Milli Eğitim Bakanlığı ve Hükümete yönelik ciddi mesajlar içeriyor. Yıpratılan, horlanan, baskıya maruz kalan, korkutulan, itibarları ayaklar altına alınan öğretmenler ile ülkemizde sağlıklı bir zeminde eğitim-öğretim yapılması mümkün değil. Bu ankete katılanların neredeyse tamamına yakını yani yüzde 96.5’i mesleklerinin itibar kaybına uğradığını düşünüyorsa, “Türkiye’de en prestijli meslek hangisidir?” sorusuna ankete katılanların sadece yüzde 4.7’si öğretmenlik cevabı veriyorsa bu sonuçları ülkeyi yönetenler titizlikle değerlendirmeli ve nerede hata yaptıklarını iyice düşünmeli. Bu şartlar altında kutlamaya çalıştığımız Öğretmenler Günü’nde, öğretmenlerimizin yüzlerinin biraz da olsa gülmesi için Bakan Avcı’dan müjdeli haberler bekliyoruz. Bu vesileyle Başöğretmenimiz Büyük Önder Atatürk’ü rahmet ve minnetle anarken, tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutluyor; anket sonuçlarının yetkililer tarafından dikkatlice incelenmesini istiyoruz.” (cnntürk)