Öğrenciler erteleme açıklaması bekliyor

LGS sonuçlarının gerekçe gösterilmeden ertelenmesi tepki çekti.

cumhuriyet.com.tr

Son yılların en tartışmalı sınavı olan Liselere Sınavı (LGS) sonuçlarının seçim sonrasına ertelenmesi, ‘’tepkilerden duyulan korku’’ya bağlandı. Özellikle matematik sorularının zorluğu ve sürenin yetmemesi nedeniyle sınavdan ağlayarak çıkan yüz binlerce öğrenci, şimdi de sonuç açıklanma tarihinin hiçbir gerekçe gösterilmeden 22 Haziran’dan 26 Haziran’a alınmasının şokunu yaşıyor. Veliler, çocuklarının büyük bir hayal kırıklığı içinde olduğunu söylüyor. 2 Haziran’da yapılan ve 996 bin öğrencinin girdiği LGS, son yılların en zor sınavı olarak nitelendiriliyor. Matematik öğretmeni Vural Aksankur, Matematik soruları için verilen sürenin yeterli olmadığını belirterek “çözmesi 4-5 dakika sürecek sorular vardı’’ dedi. Çocuklarının büyük hayal kırıklığı yaşadığını belirten veliler de, öğrencilerin hazırlandıklarından çok farklı bir sınavla karşılaştıklarını söylüyor. Veliler, “Sınavın matematik soruları çok ağır düzeydeydi. 30 dakikada yapılacak 20 soru kesinlikle değildi. Süreleri olsa soruları yapabileceklerini söyleyen çocuklar çok üzgün’’ dediler.

MEB açıklama yapmalı

Eğitim Sen tarafından yapılan açıklamada, bu sene yaratılan sınav kaosunun sonucunun çocuklarda travmaya neden olduğu belirtildi. 2017-2018 öğretim yılı başında tüm 8. sınıf öğrencilerininTEOG sınavına gireceğini düşündüğü hatırlatılan açıklama şöyle:

“MEB hangi konulardan soru çıkacağını açıklamış ve öğrenciler sınava çalışmaya başlamıştı. Ve kaos başlatıldı. 15 Eylül 2017 tarihinde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından ‘TEOG’u kaldıracağız’; 20 Eylül 2017 tarihinde Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz tarafından da ‘Bu yıl sınav yapmıyoruz’ açıklamaları yapıldı. 5 Kasım 2017 tarihinde Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, ‘Eğitim Bölgesi ve Sınavsız Mahalli Yerleştirme Sistemi’ni getirdik’ dedi.Yeni sistemin açıklanması aylar sürdü. Öğrencilerimizin motivasyonu düştü, belirsizlik psikolojilerini olumsuz etkiledi. Merkezi sınav yapılacağı yüzde 10’luk dilime giren öğrencilerin merkezi sınav ile yerleştirileceği açıklandı.’ Nitelikli okul’ tanımı üzerinden okullar, öğrenciler,öğretmenler ayrıştırıldı.S ınav için gösterge olmayacak az sayıda soru örneği MEB sitesinden açıklandı. Sınava girecek öğrencilerin tamamına yakını; 996 bin öğrenci sınav için başvuru yaptı. Merkezi sınavla öğrenci alacak okullar aylarca açıklanmadı. Açıklandığında ise bu listeye giren okul sayısının yarısından fazlasının meslek ve imam hatip liseleri olduğu ortaya çıktı.

Önce sınavı kaldıracağız ve devamında gelen çelişkili açıklamalar ve şimdi de yerleştirme kılavuzunun açıklanmamasıyla öğrencilerin ve velilerin ne ile karşılaşacaklarını bilmedikleri bir liseye geçiş sistemi dayattılar. Sınav yerleştirme kılavuzunun seçim sonrasına, 26 Haziran’a ertelenmesi de öğrencilerimiz ve velilerimiz için yaratılan kaosun devam edeceğinin fotoğrafıydı.’’ Acıklamada, bu sınavla öğrencilere, sınav stresi yaşatmayacaklarını iddia edenlerin, çocuklarda yaşamları boyunca unutamayacakları bir travmaya neden oldukları belirtilerek, şöyle denildi:

‘’Sınav öncesinde Milli Eğitim Bakanlığı sitesinden paylaştıkları soru örneklerinin azlığı başlı başına en temel sorunlardan biriydi. Ayrıca sınavda çıkan matematik ve fen sorularının zorluk derecesine bakıldığında bu soruların paylaşılan az sayıda örnek sorularla, okullarda hafta sonu yapılan kurslardaki soru örnekleriyle, bakanlığın öğrencilere dağıttığı ders kitaplarında bulunan sorularla hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Sayısal bölümde çıkan sorular ile sözel bölümde çıkan sorulara eşit zaman verilmiştir. Sayısal sorularının zorluk derecesi ile verilen zaman ölçme değerlendirme kriterlerine tamamen aykırıdır. Bu soruları hazırlayanlar kimlerdir? Yerleştirme kılavuzunun seçim sonrasına ertelenmesinden sonra sınav sonuçları da 26 Haziran’a ertelendi. Açıkladığınız tarihin değiştirilme gerekçesi nedir?’’

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI’NA SORULAR

* Okulların coğrafi bütünlüğü ve öğrencilerin mezun olacakları ortaokullar düşünüldüğünde, lise tür ve sayılarının eşitsizliğinden kaynaklı çemberlerin oluşturulması mümkün görünmemektedir. MEB bu çemberleri nasıl planlayacaktır?

* Var olan okul sayı ve türleri dikkate alındığında, her çemberde üç okul türünden (Anadolu, Mesleki ve Teknik, İmam Hatip ) birer tane bulunacaksa, bu durum bazı okulların imam hatip lisesine dönüşmesine neden olacak mıdır?

* Orta Öğretim Kurumları Yönetmeliği’nde Orta Öğretim Kayıt alanı içerisinde kaç okul olacağına dair bir belirleme yapılmamasına rağmen MEB yönetiminin içerisinde dokuz okul bulunan üçlü çember sistemi uygulanacağını ifade etmektedirler. Üçlü çember sistemi kim tarafından ve hangi yasal dayanakla üretilmiştir?

* Bir ilçe sınırları içerisinde bulunan bir okul başka bir ilçe sınırı içerisinde bulunan bir okulla aynı 9 okulluk çember içerisinde bulunabilir mi?

* Bir ilçe sınırları içerisinde toplam dokuz okul yoksa söz konusu ilçe başka ilçelerle beraber mi “Orta Öğretim Kayıt Alanı” oluşturacak?

* Öğrencilerin istemedikleri okul türlerine yerleşmesinin önünü açacak bu sistemin asıl hedefi nedir?

* TEOG kaldırılırken ortaya konulan gerekçelerden herhangi biri ortadan kalkmış mıdır?

* Öğrenciler neden beş tercih yapmak zorundalar? Öğrenciler neden bir, iki veya üç tercih yapamamaktadır?

* Toplam dokuz okulun üçü Anadolu Lisesi, üçü mesleki ve teknik Anadolu Lisesi ve üç tanesi de imam hatip lisesi olacaksa ve öğrenciler bu dokuz okuldan beş tanesini seçmek zorundaysa bu durumda öğrenciler istemediği okula zorlanmış olmuyor mu?

* MEB öğrencilerin istemediği okula gitmemesi konusunda samimiyse 5 tercih zorunluluğunu kaldırmayı düşünmekte midir?