'Oğlum kaç para var? Çok az baba, 1 trilyon'
Kılıçdaroğlu, Eski İçişleri Bakanı Güler’in operasyon sabahı oğlu ile yaptığı görüşmeyi açıkladı.
cumhuriyet.com.trCHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, 17 Aralık operasyonuyla ilgili polis fezlekelerine giren ve tamamen “yasal” olduğunu belirttiği yolsuzluk ve rüşvetin belgesi niteliğindeki ses kayıtlarını ilk kez TBMM kürsüsünden dinletti. CHP’nin basın duyurusunda “yayın yapmayı göze alabilen televizyonlar”ın yayımlaması notuyla verdiği frekans bilgilerine karşın, ses kayıtları dinletilirken, ulusal haber kanalları yayını kesti. Ses kayıtlarında bir işadamının “milletin ... koyacağız” sözlerinin “bip”lenmiş halini dinleten Kılıçdaroğlu, başta AKP’ye oy verenler olmak üzere yurttaşlara, “Açıkça size hakaret var, iktidarın desteklediği sövgü var. Bunu içinize sindiriyorsanız gidin 30 Mart’ta oyunuzu verin. Sizin ananıza laf söyleyene ders vereceksiniz” diye seslendi. Kılıçdaroğlu, Barış Güler’in gözaltına alınmadan önce babası eski İçişleri Bakanı Muammer Güler’le yaptığı telefon görüşmesinin kayıtlarını ilk kez kürsüden okudu.
Güler: Kaç para var oğlum? 1 trilyon baba.../VİDEO
Haber kanalları yayını kesti
Kılıçdaroğlu, geçen haftaki grup toplantısında okuduğu ve kamuoyuna açıkladığı 17 Aralık Operasyonu kapsamında Sabah-atv’nin satışıyla ilgili polis fezlekelerini okumasının ardından, dünkü grup konuşmasında da bu fezlekelerdeki ses kayıtlarını dinletti. Ses kayıtlarının dinletilmesi için grup salonunda özel düzenleme yapıldı ve grup kürsüsünün akrasına konulan ekrandan ihale alan işadamlarının birbirleriyle, Başbakan Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan’la yapılan telefon görüşmeleri dinletildi. Konuşmasına “Bakalım AKP’ye oy veren yurttaşların viccdaları ne kadar kanayacak” diye başlayan Kılıçdaroğlu, tümünün yasal ve mahkeme kararıyla tespit edildiğini belirttiği dinlemelerin, “devletin kayıtlarına girmiş, ancak Erdoğan tayfasının görmezden geldiği dinlemeler” olduğunu vurguladı. Ses kayıtları yayımlanırken, ulusal haber kanalları yayını kesti.
Ses kayıtlarını dinlettikten sonra sözlerine devam eden Kılıçdaroğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
Çuvaldaki çocuğu sindirebiliyor musunuz?: Mahkeme kararıyla aranan biri Başbakan’ın makam aracıyla gidiyor. Ben burada olduğum sürece benim
oğluma kimse dokunamaz, diyor bu fotoğraf. Sizin mahkeme dediğiniz normal yurttaş içindir benim için değil, bu 17 milyarı götürür buna kimse dokunamaz. Sen nasıl bir devletsin. İşte sen paralel devletsin. Bir baba ve sırtında 3 yaşındaki çocuğunun cesedi var. Hüzün içinde götürüyor. Ben, buradan AKP’ye oy veren iyi niyetli bütün yurttaşlarıma sesleniyorum. Bu fotoğrafı içinize sindiriyorsanız gidin oy verin. Bu ülkenin temizliğe, temiz siyasete ihtiyacı var diyorsanız, artık “bu iktidardan bıktık” deyin, “yeter” deyin.
Parayı paralel mi yatırdı?: Oğluna vakıf kurdurmuş. Havuza verilen paraların dışında ihale alanların rüşveti ödedikleri bir yer daha var, adı TÜRGEV. 99 milyon dolar, 10 dolar eksik 100 milyon dolar... Bu para geliyor, vakıf hesabına yatıyor. Bu neyin parasıdır. Tık yok, hep söylediği paralel devlet. Bu parayı paralel devlet mi yatırdı? Yatırdıysa götür Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne ver. Onlar da burs versin fakir öğrencilere.
1 trilyon var baba!:10 Şubat 2014: Erdoğan İstanbul’da konuşuyor. “17 Aralık sürecinde kimlerin kimlerle iş tuttuğuna dikkat edin” diyor. Tapeleri dinledik, kimlerin kimlerle iş tuttuğunu öğrendik. 17 Aralık 2013. Sabah 07.39. Polisler Güler’in oğlunun evinde arama yapıyorlar. Babasını arıyor. Babası hepsini biliyor. “Kaç lira para var” diyor. Para sayma makineleri boşuna konmadı. “1 trilyon civarı baba” diyor. Buradan AKP’ye oy
veren vatandaşlarıma sesleniyorum. Bu tapeler mahkeme kararıyla alınan tapelerdir. Kimsenin kimseye darbe yaptığı yok. Darbe söz konusuysa senin cebine bir darbe yapıldı sevgili vatandaşım, senin cebine.
Sövene ders ver!: Devletin parasıyla AKP yandaşı gazete çıkardılar, sabahtan akşama muhalefet aleyhine yayın yapıyor bunlar. Eğer patron yola geldiyse ona ihale verdiler. “Bu milletin anasını belleyeceğiz” dediler en son. Açıkça size hakaret var, iktidarın desteklediği sövgü var. Bunu içinize sindiriyorsanız gidin 30 Mart’ta oyunuzu verin. “Hayır benim annem çok değerlidir, kimse laf edemez diyorsanız”, yeriniz belli. Sizin ananıza laf söyleyene ders vereceksiniz.
Obama bile görevde kalamazdı: Dünyada yolsuzluğun bu kadar ayyuka çıktığı bir başka ülke yoktur. Bakanları rüşvetle alan bir Zarrab (Rıza Sarraf) var. Olayı soruşturan Emniyet müdürüne ağza alınamadık küfürler eden bir bakan var… Baskı altına alınan bir medya var. Diyelim ki Almanya’da Merkel alıyor telefonu, muhalefet liderinin konuşması altyazı şeklinde geçiyor kaldırın dedi. O Merkel o koltukta oturabilir miydi! Kalamazdı. Aynı şeyi Obama
yapsa bir gün bile orada kalamazdı. Peki, bu reziller nasıl kalıyor böyle!..
İŞTE O KONUŞMA
Burada bir konuşmayı daha sizlere sunmak istiyorum. 17 Aralık’ta operasyon sabahı Barış Güler babası İçişleri bakanı Mumammer Güler’i arıyor. Ve aralarında şöyle bir konuşma geçiyor:
Barış Güler: 6 buçukta geldiler Celal Kara diye bir savcı arama kararı çıkarmış
Muammer Güler: Ne var oğlum senin evinde?
Barış Güler: Hiçbir şey yok baba..
Muammer Güler: Para ne var?
Barış Güler: Kendi param üç beş kuruş kalan param.
Muammer Güler: Kaç para?
Barış Güler: Sen biliyorsun...
Muammer Güler: Kaç lira oğlum?..
Barış Güler: 1 trilyon civarı param var, o kadar…
Muammer Güler: Tamam oğlum. El koydular mı paraya?
Barış Güler: Yok arama yapıyorlar.
Muammer Güler: Senin şimdi anladığım kadarıyla Rıza Sarraf’la bir rüşvet ilişkisinden bahsediyorlar. Diyeceksin ki bir danışmanlık işim var. Gayri resmi yapıyorum. Benim alacaklı olduğum dayımın oğlu bunların yanında çalışıyor.