Obama: 'İran'a yaptırımı veto ederim!'

Obama, 6. kez yaptığı "Birliğin durumu" konuşmasının dış politikaya ayırdığı bölümünde Afganistan, Suriye, İran'la nükleer müzakereler, ABD'nin diplomatik başarısı, Guantanamo'nun aralarında bulunduğu birçok konuya değindi.

cumhuriyet.com.tr

Obama konuşmasının dış politikayla ilgili sözlerine Afganistan'daki ABD'nin misyonuna değinerek başladı.

"ABD'nin en uzun savaşı yıl sonuna bitiyor"

 Göreve geldiğinde yaklaşık 180 bin ABD askerinin Irak ve Afganistan'da hizmet sunmakta olduğunu belirten Obama, Irak'taki tüm ABD askerlerinin, Afganistan'dakilerin ise 60 bininden fazlasının eve döndüğünü anlattı.

Afgan güvenlik güçlerinin ülkede sorumluluğu üstlendiklerini ve ABD güçlerinin destek rolüne geçtiklerini ifade eden Obama, "Müttefiklerimizle birlikte, oradaki misyonumuzu bu yılın sonuna kadar tamamlayacağız ve ABD'nin en uzun savaşı nihayet bitmiş olacak" dedi.

Obama, kendi gelecekleri için sorumluluk üstlenen birlik içindeki bir Afganistan için desteklerinin devam edeceğini söyledi. ABD ile Afganistan arasında görüşmeleri süren İkili Güvenlik Anlaşması'ndan da bahseden Obama, "Eğer Afgan hükümeti müzakere ettiğimiz güvenlik anlaşmasını imzalarsa, NATO kuvvetleriyle birlikte küçük bir ABD birliği, Afgan kuvvetlerini eğitmek ve yardım etmek ile El-Kaide'nin kalıntılarının izini sürmek için yapılacak terörle mücadele operasyonlarını yürütmek gibi iki sınırlı görev için Afganistan'da kalabilir" diye konuştu.

Afganistan ile ilişkilerinin değişebileceğini belirten Obama, "Ama bir tek şey değişmeyecek; teröristlerin ülkemize karşı saldırıya girişmesini önleme kararlılığımız" dedi.

Terör tehdidi devam ediyor

Obama, El-Kaide'nin çekirdek liderleri yenilgiye uğratılsa da El-Kaide bağlantılı ve diğer radikal unsurların dünyanın farklı bölgelerinde tutunduğuna vurgu yaparak "Gerçek şu ki bu tehlike devam ediyor" dedi.

Yemen, Somali, Irak ve Mali'de, bu ağları bozmak ve etkisizleştirmek için ortaklarımızla çalışmayı sürdürmek zorunda olduklarını dile getiren Obama,  Suriye'de terörist şebekelerin ajandasını reddeden muhalifleri destekleyeceklerini dile getirdi. Obama "Burada ülkemizde, savunmamızı güçlendirmeyi ve siber saldırı gibi yeni tehlikelerle mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.

"Güç kullanmada tereddüt etmeyeceğim"

Tetikte olmaya devam edeceklerini belirten Obama, liderlikleri ve güvenliklerinin sadece orduya bağlı olmadığını, başkomutan olarak ABD halkını koruması gerektiğinde güç kullandığını ve görevini sürdürdüğü sürece bunu yapmada tereddüt etmeyeceğini dile getirdi.

Gerçekten gerekli olmadıkça askerleri tehlikeye atacağını da sözlerine ekleyen Obama 'Çocuklarımızın ucu açık savaşlara batmalarına izin vermeyeceğim' dedi. "Verilmesi gereken savaşlarda savaşmalıyız, teröristler bizden istediklerinde değil" diyen Obama büyük ölçekli konuşlandırmaların  ABD'yi güçsüzleştirebileceğini belirtti.

Dolayısıyla, daha hedefe odaklı çabalar ve yabancı ortaklarının kapasitelerini inşa etme yoluyla aktif ve agresif biçimde terörist şebekelerin peşine düşerken bile, Amerika'nın daimi bir savaş durumundan uzak durması gerektiğini savundu. Obama "bu nedenle insansız hava araçlarının kullanımına ölçülü sınırlamalar getirdim, dışarıdaki insanlar neticeye aldırmaksızın onların ülkelerini vurduğumuzu düşünürlerse daha güvende olmayacağımız için " diye konuştu.

"Bu yıl Guantanamo'yu kapattığımız yıl olmalı"

Afgan savaşının bitişiyle birlikte artık bu yılın "Guantanamo üssündeki hapishanenin kapatıldığı ve Kongre'nin hapishanedeki tutuklukların transferine yönelik kısıtlamaları kaldırdığı yıl" olması gerektiğini dile getiren Obama, "Çünkü terörizme sadece istihbarat ve askeri eylemler yoluyla değil, anayasal ideallerimize sadık kalarak ve dünyanın geri kalanına örnek olarak karşı koymalıyız" diye konuştu.

Obama, ABD'nin güçlü ve prensipli diplomasisinin, birçok ülkede nükleer materyallerin yanlış insanların eline geçmesini önlemenin yanı sıra kendilerinin Soğuk Savaş stoklarını da eritmelerine imkan sağladığını anlattı.

Yürüttükleri diplomasiden övgüyle bahseden Obama, "Suriye'nin kimyasal silahlarının yok edilmekte olmasının nedeni güç kullanma tehdidiyle desteklenen Amerikan diplomasisidir ve biz, Suriye halkının hak ettiği bir geleceği, diktatörlükten, terörden ve korkudan uzak bir geleceğin önünü açmak için ilerleyen dönemde uluslararası toplumla birlikte çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu.

Obama, ABD diplomasisinin, zorlu ancak gerekli müzakereleri yürüten İsraillileri ve Filistinlileri de destekliğini kaydetti.


"Kennedy ve Reagan Sovyetler Birliği ile müzakere edebildiyse..."

Obama, ABD diplomasinin başarılarına İran'ın nükleer programındaki ilerlemeyi durdurmasını da örnek gösterdi. 10 yılda ilk kez Tahran'ın nükleer programında ilerleme sağlamasının önüne geçildiğini vurgulayan Obama, İran'ın yüksek seviyelerdeki zenginleştirilmiş uranyum stoğunu saf dışı bırakmaya başladığını, yeni gelişmiş santrifüjler tesis etmediğini, nükleer tesislere yapılan eşi görülmemiş denetlemelerin İran'ın bomba üretmediğinin teyit edilmesine yardımcı olduğunu anlattı.

Obama, "(İran'la) Bu müzakereler zorlu olacak. Başarıya ulaşmayabilir. İran'ın, müttefiklerimizi tehdit eden Hizbullah gibi terör örgütlerine desteği konusunda gözümüz açık. Ülkelerimiz arasındaki güvensizliğin de net farkındayız" dedi.

Ancak bu müzakerelerin güvene bağlı olmadığını, varılacak uzun vadeli bir anlaşmanın kendilerini ve uluslararası toplumu İran'ın nükleer bomba inşa etmediği noktasında ikna edecek teyit edilebilir eyleme dayanması gerektiğini belirten Obama, "Eğer John F. Kennedy ve Ronald Reagan Sovyetler Birliği ile müzakere edebildiyse, o halde kuşkusuz, kuvvetli ve kendine güvenen bir ABD bugün daha az kuvvetli hasımlarla müzakere edebilir" ifadesini kullandı.


 "İran'a yeni yaptırım tasarısı masama gelirse veto edeceğim"

İran'a yönelik yürürlüğe koydukları yaptırımların müzakere fırsatını doğurduğuna işaret eden Obama, Kongre'ye de mesaj gönderdi.

Obama, "Açık olmam gerekirse, eğer bu Kongre, bu görüşmeleri raydan çıkarma tehlikesine sahip yeni bir yaptırım tasarısı getirirse bunu veto edeceğim. Ulusal güvenlik çıkarımız için, diplomasiye başarılı olması için bir şans vermeliyiz. Eğer İranlı liderler bu fırsatı değerlendirmezse, daha fazla yaptırımlar çağrısında ilk bulunan ve İran'ın nükleer silah üretmemesini sağlamak için tüm seçenekleri uygulamaya hazır olan ben olacağım" dedi.

Obama, Avrupa ile de güçlü müttefikliklerinin devam ettiğini kaydetti. Ayrıca Ukrayna'da ülklerinin geleceğinde söz sahibi olan ve insanların kendilerini özgürce ve barışçıl şekilde ifade etmesini sağlayan prensiplerin yanında yer aldıklarını dile getirdi.


Afrika'da şiddetli yoksulluğun sona erdirilmesine yardımcı olmaya yönelik çabalarından bahseden Obama, Amerika ülkelerinde de yeni ticaret bağları inşa ettiklerini, gençler arasında kültürel ve eğitim alanında değişim programlarını artırdıklarını anlattı.

Obama, Asya-Pasifik'e odaklanmaya devam edeceklerini de dile getirerek, bölgede müttefiklerini desteklediklerini, daha fazla güvenlik ve refah içeren bir geleceği şekillendirdiklerini, Filipinler'de yaptıkları gibi doğal afetlerle yıkıma uğrayanlara yardım eli uzattıklarına değindi.