Nükleer enerji pahalıya gelecek

Türkiye’nin nükleer politikasının yanlışlığı orta ya konuldu.

Mustafa Çakır

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Makina Mühendisleri Odası Enerji Çalışma Grubu’nun Türkiye’nin Enerji Görünümü 2018 raporu yayımlandı. Raporda nükleer santralların ekonomiden, çevreye ve insan sağlığına kadar birçok alanda vereceği zararlar tek tek anlatıldı.

-TÜRKİYE İÇİN GEREKLİ DEĞİL: Nükleer santraller Türkiye’nin elektrik ihtiyacını karşılamak için gerekli değil. Türkiye’nin mevcut ve inşa edilmekte olan elektrik üretim tesisleri önümüzdeki 15 yıl için gerekli elektriği sağlayacak kapasitede. Daha sonraki yıllar için yeterli yenilenebilir yerli kaynaklar mevcut.

-PİYASA FİYATININ ÜSTÜNDE: Akkuyu, üreteceği elektriğin yüzde 50’sini 15 yıl boyunca, Sinop santrali de üreteceği elektriğin tamamını 20 yıl boyunca, yapılan anlaşmalar gereğince, TETAŞ isimli devlet şirketine satacak. Yani Türkiye Cumhuriyeti, yasa ile Akkuyu’da üretilecek elektriğin yarısını 12.35 dolar-sent/ kWh bedelle, Sinop’ta tümünü 10.80 dolar-sent/kWh (eklenecek yakıt fiyatıyla 11.80-12 dolarsent/kWh olacak) bedelle alma taahhüdü verdi. Bugün 1 kWh elektriğin fiyatı 16.5 kuruş (4.5 dolar-sent) civarındadır. Akkuyu ve Sinop santralları için ödenecek birim elektrik fiyatları bugünkü piyasa fiyatının 2.5 ila 2.75 katı. 2040 yılına kadar da hiç bir kaynakta Akkuyu için verilen fiyatlar kadar pahalı değil. Tüm kaynaklardan (kömür hariç) elde edilen elektrik birim fiyatları Türkiye’de nükleer santrallar için taahhüt edilen birim fiyatlardan yüzde 40-50 oranlarında daha ucuz.

-MALİYETİ 3 KAT FAZLA: Öteki tip santrallerin tesis maliyetlerinden en az 3 kat fazla. Akkuyu’nun yatırım maliyetinin 20 milyar doların üzerinde olacağı yapımcılar tarafından defalarca belirtildi. Bu tutardaki yatırımla, 20 bin MW güçte su, rüzgâr veya güneş santralı yapılabilir.

-YABANCILARIN MALI: Akkuyu ve Sinop santralleri yasaları gereği en az yüzde 51 oranında yabancılar sahipliğinde olacak. Akkuyu ve Sinop’tan elde edilen gelir, yurt dışına aktarılacak. Gerekli olan nükleer yakıt yurt dışından getirilecek. Teknolojik bölümleri tamamen yabancı teknoloji ile yabancı firmalar tarafından yapılacak. Yapımcı firmalar yarıda bırakırsa yerli imkânlarla tamamlanma olanağı teknolojik olarak yok.

-ATIKLAR NE OLACAK?: Radyasyon yayma kapasitesi çok yüksek ve yarı ömrü milyonlarca yıl olan atıklar için henüz güvenli olarak depolanabileceği bir tesis yapılamadı. Tüm nükleer santrallerde bu atıklar havuzlarda veya benzeri tesislerde geçici olarak bekletiliyor.

-ÖLÜM RİSKİ VAR: Tüm nükleer santrallerde ne kadar üst derecede güvenlik önlemi alınsa da; bir arıza halinde radyasyon yayılma riski var. Dünyada işletmede olan ve kapatılan 600 nükleer reaktörden 5’i patlayarak radyasyon yayılmasına ve büyük insan ve çevre felaketlerine neden oldu. Kömür, doğalgaz veya hidroelektrik santrallerde bu risk sıfır olarak kabul ediliyor.

-DIŞA BAĞIMLILIĞI DAHA DA ARTIRACAK: Rapora göre, Türkiye’nin toplam enerji arzında dışa bağımlılığı, 1990’da yüzde 52 iken, 2000 yılında yüzde 67, 2010’da yüzde 70 ve 2016 yılında yüzde 74 düzeyine çıkarak son 26 yılda yüzde 22 arttı.