Notalarla gelen mutluluk
17 yaşındaki lise öğrencisi Emir Özsüer bir gün Suriyeli bir gençle karşılaştı, gözlerindeki yardım çığlığını okudu. Özsüer’in hazırladığı projeyle Sultanbeyli’de yaşayan 56 Suriyeli çocuk sanat ve müzikle iyileşiyor
Figen Atalay/CumhuriyetSuriyeli 11 yaşındaki mülteci bir kız çocuğu, “Dün bütün bedenimle üzüntü duyuyordum” dedi. Ama hüznü, çizdiği resimlerle, üstüne atladığı hulahupla, en çok da tuttuğu ritimler ve söylediği şarkılarla onu terk edip gitmiş, yerini “farah”a yani mutluluğa bırakmış.
Sultanbeyli Gençlik ve Eğitim Merkezi’ne gittiğimizde, 6-12 yaşları arasındaki 56 Suriyeli çocuk, 3 ayrı çalışma içindeydi. “Sanat” sınıfındakilerin işi çok zordu! Denizin altında, şimdiye kadar hiç rastlamadıkları bir yaratıkla karşılaştıklarını hayal etmeye çalışıyorlardı. Ve bu yaratığın her şeyine kendileri karar verecekti. Acaba bu yaratık neye benziyor? Uzun mu, kısa mı, yüzüyor mu, yoksa sadece denizin dibinde oturuyor mu? Bacakları mı var, kuyruğu mu; bedeni ne renk? Sonra da çizip boyadıkları bu yaratıkları tehlikeden nasıl koruyacaklarını düşünecek, onların güvenliği için gerekli gördükleri araçları da resimlerine ekleyeceklerdi.
Karınları ağrıyordu
Onları bu çok yaratıcı ve zevkli etkinlikle baş başa bırakıp “Müzik” sınıfına geçtik. Grubun en minikleri bağırıp çağırarak gönüllü eğitmenler eşliğinde vurmalı çalgılarla ritim tutmaya çalışıyordu. Çocuklar, ritim tuttukça sakinleşiyor, giderek daha çok eğleniyorlardı. Hatta 7 yaşındaki Besher, müziğin oynak ritmine daha fazla dayanamayarak yerinden kalkıp oynamaya başladı.
Bir proje gönüllüsü, çalışmanın üçüncü gününde yaptıkları etkinliklerle çok eğlendiklerini gözlemlediğimiz bu çocukların, ilk gün çok gergin olduklarını, karın ağrısından yakınarak sürekli tuvalete gittiklerini anlattı.
Yardım çığlığıydı
Bu projenin adı “Project Lift” ve kurucusu 17 yaşındaki Enka Lisesi öğrencisi Emir Özsüer. Proje, Emir’in, içinde bulunduğu otomobilin önüne çıkıp camlara vurmaya başlayan Suriyeli bir gençle göz göze gelmesiyle başlamış. Emir, öyküsünün devamını şöyle anlatıyor:
“Geçirdiği travma, içindeki korku ve kabul edilmemenin verdiği bütün yoğun duygular gözlerinden okunabiliyordu. İşte o an anladım ki, hemen hemen yaşıtım olan bu gencin içindeki korku, artık sadece duygu değil, bir tepki, bir yardım çığlığıydı. Project Lift ile amacım, travma geçirmiş bütün çocukların, sağlıklı bireyler olarak hayatına devam edebilmesi için gerekli olanakların sağlanmasına destek olmak ve onları topluma kazandırabilmek.
Travma geçirmiş bir çocuğun içindeki korku ilerki yıllarda şiddete dönüşebilir. İlk etapta Suriyeli çocuklara odaklanmaya karar vermemin sebebi şu: Savaş nedeniyle zorunlu göçe maruz kalıp Türkiye’ye geldiler ve şu anda başlangıçta yapılan yardımı göremiyorlar. Bize ihtiyaçları var. Uzun vadede amacım, aile içi şiddet, doğal afet ve savaş mağduru bütün çocuklara ulaşmak.”
Travmayla baş etmek
Çocukların travmatik süreçlerle baş edebilmelerini sağlamayı amaçlayan bu program, ABD Ulusal Çocuk Travma ve Stres Ağı ile ABD TSSB Ulusal Merkezi tarafından afete müdahale ve araştırma grupları tarafından hazırlanmış ve pek çok afet sonrası programda kullanılmış.
Bu model, travma geçirmiş kişilere yaşadıkları stresi azaltma ve travma sonrası ortaya çıkan olumsuz durumlarla baş edebilme becerileri kazandırma üzerine kurulmuş. Modelin amacı, kişiye ve gruplara yaratıcı müdahalelerde bulunarak iyileşmeyi hızlandırmak ve öz yeterlilik geliştirmeye yardımcı olmak.
40 gönüllü çalışıyor
Sultanbeyli Belediyesi ve Sanat Psikoterapileri Derneği işbirliğiyle Sultanbeyli Gençlik ve Eğitim Merkezi’nde “Tut Elimi” sloganıyla yapılan çalışmalar, çocukların görsel sanatlar, müzik ve sportif etkinliklerle kendilerini ifade edebilmeleri için güvenli ortamlar yaratmayı hedefliyor.
Çocukların yaşadığı travmatik süreçle baş edebilmesini sağlamayı ve iyileşmelerine yardımcı olmayı amaçlayan projede, İstanbul Şehir Üniversitesi öğrencilerinden oluşan 40 gönüllü görev yapıyor.
5 gün süren çalışmalara katılan çocukların çok azı okula gidiyor, bir bölümü de çalışıyor.