Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenleri davası... Dayanışmaya yine ceza yağdı

Özgür Gündem gazetesi ile dayanışan gazeteci, yazar ve oyunculara 6 bin TL adli para cezası ve ertelemeli hapis cezaları verildi.

CANAN COŞKUN

 

Özgür Gündem gazetesine yönelik baskıya dikkat çekmek için başlatılan Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği kampanyasına katıldıkları gerekçesiyle gazeteciler Nadire Mater'e ertelemeli 1 yıl 3 ay hapis cezası ve 6 bin TL adli para cezası, Yıldırım Türker'e 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası, Hasan Cemal'e 6 bin TL adli para cezası verildi.

İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen duruşmalara yargılanan gazetecilere destek olmak amacıyla DİSK Basın-İş Sendikası Başkanı Faruk Eren, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu ve çok sayıda gazeteci katıldı. Mahkemede ilk olarak gazeteci Nadire Mater'in yargılamasına devam edildi. Duruşmada söz alan Mater, dosyanın düşürülmesi gerektiğini söyledi. Mater'in avukatı Meriç Eyüboğlu ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) yargılamaya konu suçlamalarla ilgili ihlal başvurularını sıralayarak, söz konusu kararlarda ifade özgürlüğünün altının çizildiğini söyledi ve “Hukuki bir yargılama ile karşı karşıya değiliz. Mütalaalar kes, kopyala, yapıştır şeklindedir” ifadelerini kullandı. Avukat Özcan Kılıç da, “Soruşturmalar başladığında Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu'nda görevli olan savcılar Eşref Durmuş ve Gökhan Yolasığmaz bu soruşturmaların mimarlarıdır. Özel olarak atandılar. Bu savcıların Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği'ne katılan bazı kişilere verdiği takipsizlik kararları da vardır” diye konuştu. Son sözü sorulan Mater, “Davanın açılmasını gerektiren bir durum olmadığı ortada ama yine bu dayanışma kamuoyuna Kürt medyasının neler yaşadığını ortaya koydu. Bu yüzden sizlere teşekkür ederim” dedi. Dosyayı karara bağlayan heyet, Mater'e örgüt propagandası yaptığı iddiasıyla ertelemeli 1 yıl 3 ay hapis cezası, terör örgütlerinin açıklamalarını bastığı ve yayınladığı iddiasıyla da 6 bin TL adli para verdi.

Devleti önceleyen dil mecburiyeti yok

Gazeteci Yıldırım Türker'in yargılandığı duruşmada Türker'i avukatları temsil etti. Türker'in avukatı Emel Ataktürk, “Basının devleti önceleyen bir lisan kullanma mecburiyeti yoktur. Basın kendi yorum ilkelerine ulusal ve ulusal hukukta belirlenen çerçevede kendisi karar verir. Kamu otoritelerinin rahatsız olduğu şey örgütlerin ismiyle telaffuz edilmesiyse, gerilla denilmesiyse bu uluslararası basınının da terminolojisidir. Bu şiddete çağrı olarak değerlendirilemez” dedi.
Dosyayı karara bağlayan heyet, Türker'i ertelemeli 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasına mahkum etti.

Anayasa'ya aykırılık itirazı... Hasan Cemal'e para cezası

Ardından gazeteci Hasan Cemal'in yargılamasına devam edildi. Cemal, esas hakkındaki savunmasında, “Burada özgür ve bağımsız medyayı savunmak için bulunuyorum. Medyanın bağımsızlığını ve özgürlüğünü savunurken gazeteciliğin de suç olmadığını savunmak için buradayım. Bu çerçevede Kürt gazetecilerinin de özgürlüğünü savunmak ve bunu savunurken de Kürt gazetecilerin özgür olmadığı bir ortamda Türk gazetecilerin de özgür olamayacağını vurgulamak için buradayım. Kürt meslektaşlarımla bir dayanışma göstermek için Özgür Gündem gazetesinde 1 günlük Genel Yayın Yönetmenliği yaptım. Özgür ve bağımsız medyayı savunmanın demokrasi ve barışı savunmak olduğunu yineliyorum” dedi. Cemal'in avukatı Fikret İlkiz ise, Basın Kanunu'nun 11. maddesindeki genel yayın yönetmeninin cezai sorumluluğu hakkındaki düzenlemenin Anayasanın 38. maddesindeki “Suç ve cezalara ilişkin esaslar” hükmüne aykırı olduğunu belirtti. İlkiz, bu nedenle söz konusu yasa maddesinin AYM'ye gönderilerek iptal edilmesini, AYM'nin vereceği karara kadar davanın geri bırakılmasını talep etti. Heyet, bu talebi reddetti. Esas hakkındaki savunmanın ardından dosyayı karara bağlayan heyet, Cemal'i terör örgütlerinin açıklamalarını basıp yayınladığı iddiasıyla 6 bin TL adli para cezasına mahkum ederken, örgüt propagandası iddiasından beraat kararı verdi.

Okur değerlendirir, mahkeme değil

Yazar Murat Uyurkulak'ın yargılandığı dosyada ise avukatı Hürrem Sönmez, “Gazetelerin yayın politikalarını değerlendirecek olan okurdur, mahkemeler değildir” dedi. Mahkeme heyeti, Uyurkulak'ı örgüt propagandası iddiasıyla ertelemeli 1 yıl 3 ay hapis cezasına mahkum etti. Oyuncu Jülide Kural'ın yargılandığı dosyada ise Kural'ı avukatı temsil etti. Kural'ın avukatı Öztürk Türkdoğan Terörle Mücadele Kanunu'nun örgüt propagandası ve terör örgütlerinin açıklamalarını basma ve yayınlama suçlarının düzenlendiği 6. ve 7. maddelerinin AYM'ye gönderilerek iptal edilmesini talep etti. Kural'ın hastalığı nedeniyle mazeret bildirdiği duruşma 28 Mart'a ertelendi.