Nevşehir’de olmayan devlet dün de yoktu

18 Haziran 1980 günü katledilen CHP’lilerin cenazesinde saldırıya uğrayan CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit, Genelkurmay Başkanı Kenan Evren’i arayarak “Burada devlet yok” demişti. Devlet dün de Çubuk’ta yoktu.

Miyase İlknur

CHP eski Nevşehir Milletvekili ve o dönem il başkanı olan Zeki Tekiner ve CHP üyesi Yavuz Yükselbaba 17 Haziran 1980 günü Ülkücü faşistler tarafından bir bakkal dükkânında katledildi. İki gün sonra Nevşehir’de yapılan cenaze törenine katılmak üzere CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit ve 100 kadar parlamenter Nevşehir’e gitmişti. CHP otobüsü şehre girdiği sırada bir grup “Kahrolsun komünistler” diye slogan atmaya başlamış ve otobüsü taş yağmuruna tutmuştu. Atılan taşlar sonucunda CHP otobüsünün camları kırıldı.

Dört otobüsten oluşan CHP konvoyunun ilk durağı devlet hastanesi oldu. Nevşehir İl Başkanı Zeki Tekiner ile Yavuz Yükselbaba’nın cenazeleri morgdan alınarak hastane bahçesinde saygı duruşu yapıldı.

Hastaneden alınan Tekiner’in tabutu CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit, CHP Genel Sekreteri Mustafa Üstündağ ve milletvekillerinin omuzunda ikinci törenin yapılacağı camiye doğru yola çıkarıldı.
Tabutu taşıyan Ecevit ve partililer, Nevşehir Ülkü Yolu Derneği’nin bulunduğu sokağın önünden geçerken bir grup ülkücü faşist burada da sloganlar atmayı sürdürdü. Aynı anda sokağın içindeki beş katlı bir inşaatın tepesinden cenaze kortejine silahla ateş açıldığı görüldü. Aynı cadde üzerindeki Göreme Oteli’nden de eş zamanlı ateş açılmaya başlandı.

‘Burada devlet yok’
Olay sırasında güvenlik kuvvetlerinin heyecana kapıldığı ve saldırganlara karşı silah kullanmadığı izlendi. Kurşun yağmuru altında tabutu bırakmayarak yürümeye devam eden CHP Genel Başkanı Ecevit ve arkadaşlarını kendi koruma polisleri, otomatik silahlarla ateş açılan inşaata ve havaya ateş açarak saldırganları püskürtmeye çalışarak korudu. Olay anında Ecevit, “Burada devlet yok, burada devlet yok” diye arka arkaya bağırdı. CHP’li parlamenterlerin de silah kullandığı çatışma yaklaşık 15 dakika boyunca sürdü. Kurşunlardan 14’ü Zeki Tekiner’in tabutuna isabet etti.
Çatışma sırasında CHP Muş Milletvekili Garip Şavlı kalçasından, CHP Gençlik Kolları Genel Sekreteri Mustafa Kemal Ertekin ayağından kurşunla yaralandılar. CHP’li parlamenterlerden ise Burhan Ecemiş, Abdullah Emre İleri, Mukbil Abay, Hayri Mumcuoğlu, Yüce Akıncı da atılan taşlar nedeniyle çeşitli yerlerinden yaralanarak hastanede tedavi altına alındılar.

Ecevit vilayette
Olaylara çok sinirlenen CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit ve milletvekilleri vilayete giderek Başbakan Demirel’le telefonda görüşmek istemiş ve telefonla Demirel’i aramıştı. Telefona önce Başbakan Demirel’in Özel Kalem Müdürü Kemal Gücüyener çıkmış, Başbakan Genel Kurul’da” diyerek görüştüremeyeceğini söylemişti. Bu cevap üzerine Ecevit, “Ben genel kurul falan anlamam. Nevşehir’e devlet gelmedikçe ben buradan ayrılmayacağım” demişti.
Demirel’le görüşemeyen Ecevit, Genelkurmay Başkanı Kenan Evren’i arayarak, “Nevşehir’de devlet gücünün kalmadığına tanık olduk. Devlet buraya hâkim oluncaya kadar ben bu şehirden ayrılmam” sözlerini yineledi. Evren, güvenlik önlemi alınacağına dair teminat verdi.

Ecevit camiye gidiyor
Nevşehir’de katledilen eski milletvekili ile CHP üyesinin cenaze töreni için vilayetten çıkan Ecevit, yürüyerek camiye gitti. Bu sırada güvenlik güçleri Ecevit’in etrafını sararak koruma tertibatı aldı. Sokaklarda kepenkler indirilmiş, el ayak çekilmişti. Ecevit camiye gittiğinde tören bitmişti. Cenazeleri omuzuna alarak arabaya kadar taşıdıktan sonra Ecevit vilayete geri döndü.
Olaylar nedeniyle gözaltına alınan 17 kişi o akşam serbest bırakıldı. Zeki Tekiner ve CHP üyesi Yavuz Yükselbaba’yı katleden Uğur Coşkun ise 4 kez idamla yargılandıktan sonra 1991’de şartlı tahliyeden yararlanarak serbest kaldı. Daha sonra her bir idam için 10 yıl hapis cezası getiren kanun çıkınca Belçika’ya kaçan Coşkun 2012’de yurda döndü.