Nazlı Ilıcak'tan Nedim Şener'e mesaj: Zekeriya Öz bana kumpas kurdu
FETÖ soruşturmasında tutuklanan Nazlı Ilıcak, firari savcı Zekeriya Öz'ün kendisine kumpas kurduğunu söyledi.
cumhuriyet.com.tr
Nazlı Ilıcak "Bana kumpas kurdu" dediği firari savcı Zekeriya Öz ile Odatv davasından dört yıl sonra röportaj yapmış ve bu pozu vermişti
Posta Gazetesi yazarı Nedim Şener, önceki akşam CNN Türk'te katıldığı programda, 1 yıl hapis yatmasına neden olan Oda davasında Nazlı Ilıcak'ın müşteki olmasını eleştirdi. Nedim Şener, Halen FETÖ soruşturması nedeniyle tutuklu bulunan Nazlı Ilıcak için "Bir gazetecinin, meslektaşlarının tutuklu olduğu bir davada müşteki olmasını kabul edemiyorum" dedi.
Bakırköy Kadın Tutukevi'nde kalan Nazlı Ilıcak, kendisini ziyaret eden kızı Aslı Ilıcak aracılığıyla Nedim Şener'e bir mesaj gönderdi. Nedim şener mesaja bugünkü köşe yazısında yer verdi.
Nedim Şener'in yazısındaki ilgili bölüm şöyle:
Kızı, Aslı Ilıcak aracılığıyla cezaevinden gönderdiği not şöyle; “Savcı Zekeriya Öz, Odatv iddianamesini hazırlarken, Soner Yalçın’da ele geçen belgeler arasında benim de ismimin yer aldığı not defteri dolayısıyla ifademe başvurmuştu. Bu notta benim gazeteci G.C. ile yakın bir münasebetim olduğu ileri sürülüyordu.
Ben böyle bir şeyin mümkün olmadığını, çok yakın arkadaşım G.C.'nin meslektaşım, eşi C.’nin de arkadaşım olduğunu ifade ettim. Bunun üzerine Zekeriya Öz, ‘Şikayetçi misiniz?’ diye sordu. Ben de notta yazan gibi bir durumun olmadığını, bunun açıklığa kavuşması için şikayetçi olacağımı söyledim.
OdaTV iddianamesi 29 Ağustos 2011’de kamuoyu ile paylaşılınca, ‘Şikayetçi’ olarak tek benim ismimin yazıldığını ve iddianamenin böyle hazırlandığını gördüm. Hemen avukatlarım aracılığıyla (O zamanlar Sabah’ta çalışıyordum. Oradaki avukatlar bakıyordu davalarıma) şikayetimden vazgeçtiğimi bildirdim. Uzun uğraşlar sonucunda bu ancak 23 Ocak 2012’de gerçekleşebildi.
Savcı Zekeriya Öz’ün OdaTV soruşturması için bana kumpas kurduğunu şimdi anlıyorum. Küçücük bir nottan yola çıkarak ağzımdan ‘Şikayetçiyim’ lafını yakalayarak davayı üzerime yıkmıştır.” Nazlı Ilıcak’ın, hayatın acı ve kanlı bir şekilde tekzip ettiği “Her Taşın Altında Cemaat mi Var?" kitabıyla ilgili bir özeleştiri yapması da yerinde olur. Bundan sonra itirafçıların yararlandığı “etkin pişmanlık” imkanlarından yararlandırılarak tahliyesi en doğrusu