Nâzım'dan Necatigil'e, Melih Cevdet Anday'dan Rıfat Ilgaz'a: Usta şairlerden 'Virüs günlerine şiirler'

Usta şairlerin yıllar önce kaleme aldığı şiirler, sanki koronavirüs günleri düşünülerek yazılmış gibi... Şair Nâzım Hikmet’in “Yaşamaya dair” şiirinde yazdığı “Kocaman gözlüklerin, beyaz gömleğinle bir laboratuvarda/ İnsanlar için ölebileceksin” dizeleri, şairlerimizin yıllar önce yazdığı şiirlerle adeta bugünlere seslendiğini gösterdi. Cumhuriyet, “bugünlere seslenen şiirleri”, okurları için derledi.

Sarp Sağkal

Nâzım Hikmet

Usta şairlerimizin yıllar önce kaleme aldığı bazı dizeler, adeta koronavirüs günlerini anlatıyor.

Şair Nâzım Hikmet, “Hastalar/ Kardeşlerim/ İyileşeceksiniz” sözleriyle yoğun bakım odalarında virüsle boğuşan ve sevdiklerine kavuşmayı bekleyenlere seslenirken, Behçet Necatigil de “Sağ çıkıp günlük savaştan/ Evin yolunu tutmuşum/ Yemek yedik çocuklarım uyudu/ Kederlerimi unutmuşum” dizeleriyle sanki her gün ekmek parası için evinden çıkıp işe gitmek zorunda kalanların öyküsünü anlatıyor.

Nâzım Hikmet’in kaleme aldığı “Mesaj” şiiri, adeta bugün yoğun bakım odalarında virüsle mücadele eden ve sevdiklerine kavuşmayı bekleyen insanlara umut veriyor ve şöyle sesleniyor:

“Hastalar

Kardeşlerim

İyileşeceksiniz.

Biraz daha sabır, biraz daha inat.

Kapının arkasında bekleyen ölüm değil, hayat.

Kapının arkasında dünya, dünya cıvıl cıvıl

Kalkacaksınız yatağınızdan, gideceksiniz.

Tuzun, ekmeğin, güneşin tadını

Yeni baştan keşfedeceksiniz.

Biz insanız çok şükür

Çok şükür biliriz,

İlacımıza,

Umudu katmasını,

‘Yaşamak gerek’ diyerek,

Ayak direyip,

Dayatmasını...”

‘BOYNUMA SARILMA GÜLÜM'

Şairin 1956’da yazdığı “Japon Balıkçısı” şiiri ise, adeta bugünlerde sevdiklerine sarılamamaktan yakınan yurttaşlara “virüse karşı temastan kaçının” uyarılarını anımsatıyor ve “Badem gözlüm beni unut/ Boynuma sarılma gülüm/ Benden sana geçer ölüm/ Badem gözlüm beni unut” diyor.

Melih Cevdet Anday

'ŞEHRİN SOKAKLARINI UNUTTUM'

Melih Cevdet Anday ise, “Yeni Baştan” şiirinin dizeleriyle, sanki evinde karantinada kalmak zorunda olan, sokaklara çıkmayı özleyen insanlara sesleniyor ve virüs sonrası günlere dair şöyle umut veriyor:

“Tam üç ay hasta yattım,

Kendimi bilmeden

Ve şehrin sokaklarını...

Tavlada dübeş kapısını unuttum,

Sevdiğim kızın yüzünü...

Şimdi ne güzel, yeni baştan

Yürümeye ve sevmeye başlamak!”

Rıfat Ilgaz

'BİRAZ DAHA SABIR...'

Karantina için evlerine kapanan ve sevdiklerinden uzak kalan yurttaşlara seslenen bir diğer isim ise, Rıfat Ilgaz oluyor. Usta yazar, “Biraz daha sabır” şiiriyle bizlere gelecek güzel günlerin sözünü şöyle veriyor:

“Sık dişini!

Her şey düzelecek yakında,

Her şey yoluna girecek;

Doktor kapına gelecek,

İlaçlar ayağına.

Dirilirsin bayrama varmadan,

Kalkarsın ayağa.

Sıtmalı kızının

Doya öpersin yanaklarını.

Biraz daha sabır, aslanım,

Biraz daha sabır!”

Behçet Necatigil

‘HAYATTA OLDUĞUMA SEVİNİYORUM'

Bahçet Necatilgil ise, geçimlerini sağlamak için her gün evinlerden çıkıp işe gitmek zorunda kalan insanları unutmuyor ve sanki onlar için yazdığı “Aile” şiiriyle, şu dizeleri kaleme alıyor:

“Sağ çıkıp günlük savaştan

Evin yolunu tutmuşum

Yemek yedik, çocuklarım uyudu

İniyor üstüme yavaştan

Allah’ın bembeyaz bulutu

Kederlerimi unutmuşum.

Hayatta olduğuma,

Seviniyorum şimdi.

Kavuştum çoluk çocuğuma,

Koltuğuma uzandım, rahatım.

Kahvem içime sindi,

Başladı gecelik saltanatım.”