Nam-ı diğer 'İştirakçi Hilmi'

Osmanlı Sosyalist Fırkası ve İştirakçi Hilmi başlıklı kitap, içerdiği bilgilerin kılavuzluğunda Osmanlı'nın son dönemi ve Cumhuriyetin ilk yıllarının politik dokusunun açıklanmasında yeni kuşaklara ışık tutacak bir başvuru kitabı mahiyetindedir.

cumhuriyet.com.tr

Bugün, bulunduğumuz yerden geçmişe doğru baktığımızda, adeta bir zaman tünelinin sonunda sisli bir ufuk çizgisi gibi görünen 1920’li yıllar, gerçekte içinde yaşadığımız dünyaya şaşılacak kadar yakın durmaktadır.

Osmanlı sosyalistlerinin, yüz yıl önce gerçekleşmesi için hayatları uğruna dile getirdikleri ve mücadele ettikleri, sekiz saatlik işgünü uygulaması, çalışanların haftada bir gün ücretli tatil yapması, işçi hakları ve hukukunun kanunla belirlenmesi, idam cezasının kaldırılması, bir İşçi Bakanlığı kurulması gibi birçok konu, günümüzde tartışılmaksızın kabul gördüğü için dikkat çekmemektedir.

Sol hareketler, Osmanlı toplumunda seslerini 1908 Meşrutiyeti ile başlayan dönemde duyurmaya başlamışlardır. Pek sözü edilmese de Osmanlı işçi sınıfı, orta sınıfların ve aydınların saraya karşı giriştiği bu mücadelenin yandaşlarından biridir. Çünkü Meşrutiyet’ten hemen sonra Selanik, İstanbul, İzmir ve Aydın’da grevlerin başlaması, etkili olması ve kısa sürede Adana’ya, Şam’a yayılması başka türlü izah edilemez. Ancak anlaşılmaktadır ki, bu büyük grev dalgası, çok zor yaşam koşullarına katlanamayan işçilerin yalnızca ekonomik başkaldırısı değil, Osmanlı işçi sınıfının, devrimin nimetlerinden beklediği payı alamamasının sonucudur.

SONUÇLANMAYAN SORUNLAR

Osmanlı Sosyalist Fırkası bu tarihsel koşullarda doğmuştur. 1910-1922 yılları arasında İstanbul’da faaliyet göstermiş; dönemin bütün ideolojik ve siyasi rüzgârlarından etkilenmiş, hem İttihatçı hükümetlerin baskılarına direnmiş, hem de işgal ordularının denetimindeki İstanbul’da özgürlükçü hareketlere öncülük etmiştir. Meşrutiyet döneminin (1908-1918) ve mütareke yıllarının (1918-1922) bütün inişli çıkışlı siyasi gelişmelerinden etkilemiştir.

Baktığımızda, aradan geçen yüz yıllık zaman dün gibidir. Çünkü adaletin, eğitim ve sağlığın herkes için ücretsiz olması, basın ve örgütlenme hürriyeti, adil bir vergi düzeni, çocukların çalıştırılmaması, kadınların korunması, bütün çalışanların mesleki örgütlenme ve grev hakkı, din ve mezhebin kişinin özel meselesi olması gibi talepler hâlâ sonuçlanamayan sorunlar olarak durmaktadır.

“Mustafa Suphi” ve “1920 Yılı ve Sol Muhalefet” başlıklı kitaplarından tanıdığımız Hamit Erdem’in kaleme aldığı “Osmanlı Sosyalist Fırkası ve İştirakçi Hilmi,” son yıllarda yakın tarihe olan genel ilgiyi haklı çıkartacak bu karmaşık dönemi ele almaktadır.

Araştırmacının kitabın önsözünde de değindiği gibi Osmanlı Sosyalist Fırkası deneyimi, uzun yıllar farklı tarihsel nedenlerle gerektiği şekilde değerlendirilmemiş ve neredeyse yüz yıllık emek tarihi açısından Türkiye’de pek çok ilkin yaşandığı bu dönem kimi önyargılarla haksızlığa uğramıştır; Genç yaşında öldürülen Hüseyin Hilmi ve bu kitabın konusu olan 1910-22 döneminin İstanbul ayağı ülkemizde en az bilinen yılları kapsamaktadır. Kitap bu anlamda söz konusu dönemin yeniden değerlendirilmesine bir çağrı yapması bakımından da önem taşımaktadır.

Osmanlı Sosyalist Fırkası faaliyeti döneminde iktidarı kontrol eden İttihat ve Terakki Partisi’nin defalarca hışmına uğramış, yayın organı gazeteleri birçok kez kapatılmış, üyeleri ve parti başkanı Hüseyin Hilmi çeşitli kereler hapis ve sürgün cezalarına çarptırılmıştır.

Bu ittihatçı karşıtlığı o yıllarda yine muhalefette bulunan Hürriyet ve İtilaf partisi ile Osmanlı sosyalistlerini işbirliğine götürmüş ve Osmanlı Sosyalist Fırkası, Hürriyet ve İtilafçıları farklı nedenlerle ve değişik dönemlerde desteklemiştir.

Türkiye Sosyalist Fırkası’nın kurulduğu 1919 yılında da bu ittifakın sürdüğü söylenebilir.

SOSYALİSTLERİN DENEYİMİ...

Gerçi, 1920 ve 21’de Türkiye Sosyalist Fırkası’nın yürüttüğü işçi grevleri nedeniyle bu ittifak bozulmuştur ama akıllarda kalan Osmanlı sosyalistlerinin Hürriyet ve İtilafçıları desteklediğidir.

Sonraki yıllarda Osmanlı sosyalistleri ve faaliyetleriyle ilgili değerlendirmeler, anı kitapları, hatta bazı araştırmalar bile yeni Cumhuriyet ikliminin doğrularını fazlaca dikkate aldıklarından ‘hain’ İtilafçıları destekleyen Osmanlı sosyalistlerinin bu önemli deneyimini gölgede bırakmış, onlara hak ettikleri önemi vermemişlerdir.

Cumhuriyetle beraber Türkiye’de sol harekete hâkim olan ve Komünist Enternasyonal’i tek referans sayan sol ve komünist çevrelerde ise; Osmanlı Sosyalist Fırkası ve Türkiye Sosyalist Fırkası’nın II. Enternasyonal’le olan ilişkileri özellikle akılda tutulmuş, bu siyasi hareketler küçümsenmiş ve deneyimleri değerlendirilmemiştir.

Bu kapsamlı çalışmada Hüseyin Hilmi Bey’in çıkardığı İştirak gazetesine atfen “İştirakçi Hilmi”nin pek bilinmeyen yaşamı konu edilmektedir. 1907’lerde İzmir’de liberal bir gazeteci olarak “Serbest İzmir”i çıkarmasıyla başlayan mücadelelerle dolu yaşamının sonunda öldürülmesi ise başka bir yanıyla hazin bir aydın dramıdır.

Hüseyin Hilmi Bey; kısa hayatına çok şey sığdırmış, çok yanlış yapmış, onu küçümseyenlerin de teslim ettiği gibi ‘gözünü budaktan sakınmayan’ bir özgürlük savaşçısı olmuş, uğruna mücadele ettiği ideallerinin ‘sosyalizm’le vücut bulduğunu gördükten sonra sosyalizme yaklaşmış, bu eşikten sonra her attığı adımda işçi davasına biraz daha bağlanmış, militan-eylemci yanıyla kendinden söz ettirmiş, İttihatçıların daima düşmanlığını çekmiş, İtilafçılar ve işgal orduları kumandanlarıyla tartışılan ilişkileri olmuş, gazeteleri kapatılmış, inatla yenilerini çıkarmış, defalarca tutuklanmış ve sürgün cezası almıştır. Gün gelmiş binlerce işçinin katıldığı 1 Mayıs gösterilerinde işçilerle beraber bandonun çaldığı Enternasyonal’i dinlemiş, binlerce işçi gözünde kahraman olmuş, ertesi yıl terk edilmiş, suçlanmış, yapayalnız ve parasız kalmıştır. Çalışkanlığı, işçilere attığı nutukları, sürekli giydiği kırmızı yeleği, Türkiye Sosyalist Fırkası bayraklı kırmızı otomobili ve parlak günlerinde Divanyolu’ndaki Türkiye Sosyalist Fırkası binasının önüne diktirdiği kızıl bayrağı ondan sonra anlatılanlardır.

BİR BAŞVURU KİTABI

Hamit Erdem’in titizlikle kaleme aldığı kitabın ağırlıklı olarak konusu, bu tarihsel süreçte faaliyet gösteren Osmanlı Sosyalist Fırkası ve Türkiye Sosyalist Fırkası’dır. Belgelerden yola çıkarak kurucuları, yayın organları, başka partilerle ilişkileri, ortaya koydukları tezleri, örgütlenmeleri, programları nihayet kapatılmalarını ele almıştır.

Osmanlı Sosyalist Fırkası’nın yayın organı ‘İştirak’ gazetesinin 1909-1910 ve 1912’de yayımlanan sayılarının bulunabilen nüshaları, dönemin gazeteleri, İnsaniyet, Sosyalist, Medeniyet, Beşeriyet’in nüshaları ile 1919 yılında Türkiye Sosyalist Fırkası’nın yayın organı ‘İdrak’ gazetesinin makale, haber ve kimi ilk defa günümüz Türkçesine çevrilen nüshaları bulunmaktadır.

Osmanlı Sosyalist Fırkası ve İştirakçi Hilmi başlıklı kitap, bu bilgilerin kılavuzluğunda Osmanlı’nın son dönemi ve Cumhuriyetin ilk yıllarının politik dokusunun açıklanmasında yeni kuşaklara ışık tutacak bir başvuru kitabı mahiyetindedir.

Osmanlı Sosyalist Fırkası ve İştirakçi Hilmi/ Hamit Erdem/ Sel Yayıncılık/ 342 s.