Müzisyen Barış Demirel, müzikal çeşitliliğini yeni çıkacak albümü ‘Mutluluklar’da gösteriyor

Barış Demirel, söz ve müziği kendisine ait ilk solo albümü “Mutluluklar”ı 4 Haziran’da müzik severlerle buluşturacak.

Öznur Oğraş Çolak

Trompet ustası, Barış Demirel, Barıştık Mı grubuyla birlikte devam ettiği çalışmalarının yanı sıra hiphop, rap, caz, pop ve elektronik gibi birçok farklı türden sanatçıyla da yaptığı çalışmalarda da müzikal çeşitliliğini göstermeye devam ediyor. Sanatçı, tüm parçaların söz ve müziği kendisine ait ilk solo albümü “Mutluluklar”ı 4 Haziran’da yayımlamaya hazırlanıyor.

İstanbul, Hollanda, Almanya, Belçika, İngiltere ve İsviçre gibi lokal ve uluslararası caz festivallerinde düzenli olarak yer alan sanatçı; bu coğrafyanın seslerinden ve türlerinden ilham aldığı; hiphop, caz, rock ve lo-fi öğelerin bir araya geldiği albümünde toplamda sekiz parça yer alıyor. Aynı zamanda bir multi enstrümantalist olan sanatçı, albümdeki tüm enstrümanları da kendisi çaldı. Prodüktörlüğünü Da Poet ve Barış Demirel’in üstlendiği albüm, Kadebostany rework’leri ve Deniz Tekin düetiyle müzikseverlerle buluşacak. 

- 4 Haziran’da yayımlanacak Mutluluklar albümünüzden şimdiye kadar iki single ve bu iki single’ın Kadebostany rework versiyonlarını yayımladınız. Kakülünde Ak Oldum ve Sal Beni’nin ortaya çıkışı nasıl oldu? Hikâyelerinden biraz bahseder misiniz?

Eski ilişkilerim sürecinde veya hemen sonrasında yazdığım bazı şarkılar vardı. Bunlar genelde pişmanlık, özür ya da öz eleştiri barındıran kişisel şarkılardı. Doğru düzgün bir demo kaydı bile olmayan, kendi kendime dinlediğim şeyler. 2020’de bunların bazılarını bir albümde toplamak istedim. Her şarkının aslında bir adresi, bir mevzusu var. Şu ana kadar yayımladığım iki single da bitmesine üzüldüğüm ama bitmesi, arkada kalması gereken ilişkilerime yazılmıştı.

- İsviçreli pop müzik grubu Kadebostany’le yollarınız nasıl kesişti? Önümüzdeki günlerde birlikte başka bir projede yer alma gibi planlarınız var mı?

Halihazırda devam eden grubum Barıştık Mı ile Ankara’da verdiğimiz bir konserde denk geldik. Kadebostany’nin asıl kişisi Guillaume müziği çok beğenip Instagram’da paylaşıyor. Mekânda hiç karşılaşıp tanışmıyoruz ama ben paylaşımları görünce mesaj atıyorum. Zaman içinde ufak tefek muhabbetlerden sonra yaptığım yeni albümden ve remix, rework fikirlerimden kısaca bahsettim. İki şarkı yolladım, birine yapmak ister mi diye sordum. İkisine de seve seve yapmak istediğini söyledi. Vizyonunu ve iletişimini oldukça sevdiğim birisi Guillaume. Çok mutlu olduğum, içime sinen bir çalışma ortaya çıktı. Daha yeni, farklı çalışmalarla -detay yok, sürpriz olsun- bu yıl karşınızda olacağız.

- Birçok farklı türden sanatçıyla ortak işleriniz, ayrıca grubunuz Barıştık Mı’yla yayımladığınız bir albümünüz var. Solo albüm projesi nasıl ve ne zaman ortaya çıktı?

Her şeyine kendimin karar verdiği, neredeyse her enstrümanı kendimin çaldığı ve şarkı da söylediğim bir albüm yapmak istiyordum. Pek çok farklı çalışma ve işbirliğinden sonra artık kafamda bazı şeyler belirginleşmeye başlamıştı. Ne istiyorum, ne lazım, nasıl uygularım, aşağı yukarı hazırlıklı hissediyordum kendimi. 2020 Temmuzu’nda karar verip ağustosta hemen çalışmaya başladım. Aralıkta albümü bitirdim. Aslında bu yaz yeniden kayda gireceğim. Bir EP kaydetme planım var. Minval bakımından Mutluluklar’ın devamı sayılabilir.

- Mutluluklar albümünden bahseder misiniz? Bizi nasıl bir albüm ya da ne gibi sürprizler bekliyor?

“Mutluluklar” aslında vedalaşma hikâyelerim. Melankolik ama çok ferah bir havası var albümün. Buruk ama gülümsüyor da hani. Hem pop’a hem hiphop’a hem lo-fi tavırlara hem de şarkıcı/şarkı yazarı tarzlarına göz kırpan ama günün sonunda yine bir trompetçinin albümü. Albüm 4 Haziran’da çıkacak. Çok heyecanlandığım bir Deniz Tekin düetimiz var. Online ya da artık ortalık düzelirse bol bol konserler vermeyi planlıyorum. Hatta bu konserler, bu albüm de dahil toplamda farklı projelerimle yayımladığım 4 albümlük diskografimin özeti gibi olacak. Tabii ki mutluluklar odaklı.