'Müzakereler iki devlet lideri arasında yapılmıyor'
Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas, ''müzakerelerin iki toplum lideri arasında yürütüldüğünü'' ifade ederek, ''Müzakerelerin iki devletin liderleri arasında yapıldığını hiçbir şekilde kabul etmiyoruz'' dedi.
cumhuriyet.com.trRum radyosunun haberine göre, komünist AKEL partisi olağanüstü örgütlenme kurultayında konuşan Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas, ''Kıbrıs sorununa ilişkin müzakerelerin daha başında olunmasına rağmen, kaydedilen ilerlemeden istediği derecede memnun olmadığını'' söyledi. Hristofyas, Kıbrıs Rum tarafının, politikasında değişiklik yapması amacıyla Türkiye'ye baskı yapılması için çabalarını sürdüreceğini kaydetti.
Müzakereler çerçevesinde KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'la yaz döneminde yaptıkları görüşmelerde müzakerelerin zemininin belirlendiğini ve zeminin, ''BM kararları ve Doruk Anlaşmaları'' olduğunu ifade eden Hristofyas, ''Müzakerelerin hedefi, iki bölgeli, iki toplumlu, BM kararlarında tarif edildiği şekliyle siyasi eşitliğe sahip bir federasyondur'' dedi.
''Çözüm Kıbrıs'ta, tek bir egemenliği, bir vatandaşlığı ve bir uluslararası temsiliyeti olan bir devlet öngörecek'' diyen Hristofyas, şöyle devam etti: ''İki toplum arasındaki anlaşmanın sonucu olarak üniter devlet, devletin, halkın ve kurumların birliğini güvence altına alacak devlet organları olan bir federasyona dönüşecek. Anlaşmanın sonucunda federasyonun iki oluşturucu eyalet-devletçiği, bunların da geniş otonomisi ve eşit yetkileri olacak. Elbette ki iki halk arasında değil, iki toplum arasında varılacak anlaşmadan ortaya çıkacak olan şekil, gerek Kıbrıs Türk, gerekse Rum toplumları içerisinde bazıları tarafından keyfi şekilde yorumlandığı üzere iki devlet arasında yeni ortaklık olmayacak. Türk tarafı, yorumlaması ve siyasi pratiği ile sıklıkla kuşku belirtse bile, doğrudan müzakerelere bu zemin üzerinde başladık.''
'Zor ve acılı olacağını biliyorduk'
Müzakerelerin başlangıç aşamasında olunmasına ve net sonuçlara varmak için henüz erken olmasına rağmen, müzakerelerin gidişatından memnun olmadığını dile getiren Hristofyas, şunları söyledi: ''Müzakerelerin zor ve acılı olacağını biliyorduk. Kıbrıs sorununun çeşitli yönlerinde iki tarafın tezlerinin birbirinden çok farklı olduğunu biliyorduk. Buna rağmen durumun, bütün zorluklarına rağmen, daha iyi ilerleyeceği beklentisine sahiptik. Bu beklentimiz şu ana kadar maalesef haklı çıkmadı.'' Karamsarlık yaratmak istemediğini, kesin sonuç çıkarmakta acele edenlere ve çıkmazdan söz edenlere de katılmadığını kaydeden Hristofyas, ''B planıyla ilgili görüşleri de kesin bir dille reddediyorum, çünkü bizim için B planı A planından, yani, Kıbrıs sorununa çözüm bulmamızdan başka bir şey değildir. Açtığımız ümit penceresi orada durmaya devam ediyor'' dedi.
Hristofyas'ın çözüm anlayışı
''Müzakerelerin başlamasından şu ana kadar geçen zamanda çoğu meselede görüş birliğine vardıklarını, ancak diğer meselelerde ciddi görüş ayrılıkları olduğunu da saptadıklarını'' dile getiren Hristofyas, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Tezlerimizi bir kez daha net şekilde ortaya koymak isterim; müzakereler iki toplum lideri arasında yürütülüyor. Yürütülmekte olan bu prosedüre himaye etmekte olan BM kararları da bunu söylüyor. Müzakerelerin iki halkın, sonunda aralarında anlaşacak olan iki devletin liderleri arasında yapıldığını hiçbir şekilde kabul etmiyoruz. Kıbrıs Türk liderliğinin, iki halk ve iki devletin varlığında ısrar etmesinden dolayı üzgünüm. Kıbrıs'ta tek bir devlet var. Yeniden birleşmiş federal Kıbrıs, 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti'nin bağımsızlık ilanıyla kurulan üniter devletin (federasyona) dönüşmesiyle olacak. İki toplum lideri arasında, referandumda halk tarafından onaylanacağı için; biri Rum, diğeri Kıbrıs Türk idaresindeki iki eyalet-devletten oluşacak bir federasyon olacak ve bu eyalet devletçiklerin işleyişi tam olarak Federasyon Anayasası'yla düzenlenecek ve bu anayasaya uyumlu olacak.''