Mutlu olmak için başkalarına yardım edin

Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sayar; "Araştırmalara göre, başkasının mutluluğu için çalışan insanların mutluluk hissi çok daha fazladır. Bir başkasına yardımcı olan, onun acısını dindirmeye koşan, dindiren insanların uzun vadeli mutluluk hislerinin daha fazla olduğu ortaya çıkmıştır"dedi.

cumhuriyet.com.tr

Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemal Sayar, "Araştırmalara göre, başkasının mutluluğu için çalışan insanların mutluluk hissi çok daha fazladır. Bir başkasına yardımcı olan, onun acısını dindirmeye koşan, dindiren insanların uzun vadeli mutluluk hislerinin daha fazla olduğu ortaya çıkmıştır" dedi.

Sayar, haz üzerinden mutlu olmayı hayal etmenin bir rüya gibi olduğunu belirterek, "İnsan hazla mutlu olamıyor, mutluluğu başka değerler sağlıyor. Hepimiz büyük ev, daha çok maaş, daha güzel ya da yakışıklı olmak peşinde koşuyoruz ama bunların hiçbiri kalıcı mutluluk sağlamıyor" diye konuştu.

Başkalarının mutluluğunun, kişinin kendi mutluluğu için de önemli olduğunu vurgulayan Sayar, "Araştırmalara göre, başkasının mutluluğu için çalışan insanların mutluluk hissi çok daha fazladır. Bir başkasına yardımcı olan, onun acısını dindirmeye koşan, dindiren insanların uzun vadeli mutluluk hislerinin daha fazla olduğu ortaya çıkmıştır" ifadesini kullandı.

Kişinin muhteşem bir insan olamayacağını kabul etmesi, başkalarının hatalarını aramaması gerektiğini dile getiren Sayar, şöyle devam etti:

"Başkalarının mutsuzluğu benim mutluluğum anlamına gelmez. Aynı gemideyiz, aynı ortamdayız. Birbirimizin mutluluğu için çabalarsak ikimizin mutlu olma ihtimali çok daha fazladır. Dolayısıyla insanlar, içinde bulunduğu ortamda hangi duygu varsa onu içlerine çekerler. Ortada bir kıskançlık, haset, kötülük varsa onu sünger gibi emeriz. Ortada iyilik varsa, güzellik varsa onları da sünger gibi içimize emeriz. Hayata bakma ve olayları görme biçimimiz nasıl bir çevrede yaşayacağımızı ve çevremizdeki insanlarla nasıl iletişim kuracağımızı belirliyor. Bu nedenle hayata bakış açımıza çok dikkat etmeliyiz."

"Ulaşabileceğimiz hayaller kurmak da önemli"

Sayar, hayatın hep eksik ve yanlış taraflarını görmemek gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi:

"Eksiklikleri tamamlamak için irade göstermemiz, yanlışlıkları düzeltmemiz için uğraşmamız gerekiyor. Aslında mükemmel hayatın olmadığını da bilmemiz lazım. Ulaşabileceğimiz hayaller kurmak da önemli. Depresyonun yaygın sebeplerinden biri hayatla ilgili beklentilerimizi ve çıtayı çok yüksek tutmaktır. Bir üniversite öğrencisi düşünün, hiç ders çalışmıyor fakat diyor ki 'ben elektronik bölümünü kazanacağım'. Defalarca sınava giriyor ve kazanamıyor. İşin başında yapması gerekeni yapmadı, baştan tedbirini almadı. Üzerine düşen sorumluluklarını yerine getirmedi. Demek ki hayatta neyi ekersek onu biçeceğimizi bileceğiz. Daha gerçekçi bir değerlendirme yapmamız gerekiyor ki mutsuzluk girdabına yakalanmayalım."

 "Sahip olduklarımıza kıymet vermeyi öğrenmemiz gerekiyor"

Prof. Dr. Sayar, bazı insanların hep piramidin daha tepesindeki insanlara baktığını anlatarak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Nedense bizden daha dezavantajlı, daha sıkıntılı, daha mutsuz insanları görmüyoruz. Aşağı bakmıyoruz, 'hayır, yukarı bakmamız lazım' diye düşünüyoruz. 'Yukarıda bizi geçmiş olanlar, bizden daha ileride görünen insanları geçmemiz lazım ki mutlu olalım' diye düşünüyoruz. İster istemez yaptığımız bu davranış yüzünden kendimizi mutsuzluğa mahkum edebiliyoruz. Bir mahalle düşünün, kimsenin arabası yok, size birisi eski model araba hediye ediyor. Çok mutlu oluyorsunuz. Bir mahalle düşünün, herkesin lüks arabası var, eski model araba size sadece mutsuzluk veriyor. İşte insan hep daha yukarıda olanla kendisini mukayese ettiği zaman bir anlamda mutsuzluğa yazgılı oluyor. Biraz sahip olduklarımıza kıymet vermeyi öğrenmemiz gerekiyor."