Muharrem İnce'den yeni 'Simit Sarayı' açıklaması
CHP'li Muharrem İnce, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Ziraat Bankası'nın Simit Sarayı'na ortak olmaktan vazgeçtiğini açıklamasının doğru bir karar olduğunu kaydetti.
cumhuriyet.com.trCHP'nin 24 Haziran 2018'deki seçimlerde Cumhurbaşkanı adayı olan Muharrem İnce, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Simit Sarayı" açıklamasının ardından yazılı bir açıklama yaptı.
Erdoğan, Simit Sarayı Malezya'da Simit Sarayı'nın Ziraat Bankası tarafından kurtarılması ile ilgili gazetecilere yaptığı açıklamada bu durumu tasvip etmediği açıklamıştı.
Ziraat Bankası'nın kararını doğru bulduğunu belirten İnce, yazılı açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
Erdoğan'ın açıklamasına göre Ziraat Bankası Girişim AŞ: Simit Sarayı'na ortak olmaktan vazgeçmiş. Doğru karar olmakla birlikte bu iktidarın Türkiye'nin en önemli sorunu olduğunu ortadan kaldırmıyor.
Hazine garantili köprülerle, şehir hastaneleriyle, yine kamu bankalarının batan şirketlere ortak olma yoluyla (YUNSA örneğinde olduğu gibi), Tank Palet Fabrikasında olduğu gibi ihalesiz stratejik kurumların yandaşa devredilmesiyle iktidarın yıkım faaliyeti devam etmektedir.
Simit Sarayı'na ortaklıktan vazgeçilmesi iyi bilinsin ki sosyal medyanın, halkın çıkarlarını savunmakta kararlı olanların başarısıdır. Ama bu geri adım sorunu ortadan kaldırmadığı gibi bir başka sorunu da ortaya çıkarıyor. O da bu tür sorunlar karşısında örgütlü gücünü kullanması gereken sendikalar, odalar, birlikler ve siyasal partilerin tepkilerini sadece açıklama sınırlarında tutmalarıdır. Beklenen tepkiyi vermemeleridir.
Oysa son 5 yılda iflas eden esnaf sayısı 516 bini geçmiş durumda. İşsizlik rakamları ortada. Sadece inşaat şirketlerinin iflası sonucunda 400 binin üzerinde kişi işsizler ordusuna katıldı.
Bu tablo emek örgütlerini, siyasal partileri daha güçlü tepki vermeye çağırıyor. Bu yapılmadığı için bu ülkenin iktidar sorunu kadar önemli sendika, oda, birlik ve diğer örgütler sorunu da devam etmektedir.
Bu iktidarın yıkımlarını ancak daha iyi örgütlenmiş olanlar, gücünü yerinde kullananlar, gerçeklerin doğruların yanında haykırışlarını yükseltenler durdurabilir ve yarının Türkiye'sini inşa edebilir. Daha iyi bir Türkiye'yi geleceğe taşıyabilir.