Muğla Büyükşehir Belediyesi'ne 230 milyon Avroluk kredi onayı çıkmadı
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, su ve enerji projeleri için Fransız Kalkınma Ajansı ile 230 milyon Avroluk anlaşma sağlandığını belirterek “7-8 aydır Cumhurbaşkanı’ndan onay çıkmadı" dedi.
Şehriban KıraçMuğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, bugüne kadar imar, çevre konularında bakanlık ve diğer kurumlara yaklaşık 120 dava açtıklarını belirterek Okluk Koyu dahil hepsinde davalık olduklarını, 44 davanın devam ettiğini, 37 davanın da leyhte sonuçlandığını söyledi.
Öşür dağıtır gibi maden ruhsatı verildiğini anlatan Gürün, “Maden İşleri Genel Müdürlüğü şirketlere diyor ki şuraya sana maden arama ruhsatı olarak verdim. Orada sondaj yapıyor. Altında ne var, üstünde ne var, bakmıyor. Sen burada ne yapıyorsun kardeşim demem mümkün değil. Benim kontrolümde değil” dedi. Gelecek dönem en büyük sorunun su olacağına dikkat çeken Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün ile kentin sorunlarını konuştuk.
- Muğla en gözde turizm bölgelerinden biri ama sürekli yapılaşmaya açılıyor, yeni imar izinleri veriliyor. Buna karşı tutumunuz nedir?
İmarla ilgili o kadar farklı otoriteler var ki. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Özelleştirme İdaresi, Kültür Bakanlığı kendi başına imar yapabiliyor. TOKİ, bütün sahiller, Şehircilik ile Kültür Bakanlığı’na bağlı. Muğla gibi bir yerde en hassas olan konularda ben yetkili değilim. Bana gönderiyor diyor ki ben burada böyle bir şey yapacağım, görüşünüzü bildirin diyor. Bazen onu da yapmıyorlar. Yanlışları söylüyoruz. Bazen hiçbirini kabul etmiyor. Askıya çıkardığında benim dava açma yetkim var.
Muğla Büyükşehir Belediyesi olarak bugüne kadar imar, çevre konularında bakanlık ve diğer kurumlara yaklaşık 120 dava açtık. 44 davamız devam ederken 37 dava leyhte, 39 dava da ne yazık ki aleyhte sonuçlandı. Otluk Koyu dahil hepsinde davalığız.
TOKİ altı kat yaptı buraya, biz dört kata zorla indirmiştik. Dava açtığımı varsayalım, vatandaş almış iki katın taksidini ödemiş. Şimdi ben ne yapacağım, yıkımı nasıl yapacağım? Baştan beri önerim şu: Çerçeveyi çizin, ana kuralları koyun; kıyılarda böyle, ormana yakın yerlerde böyle diye. Sonra yetkiyi büyükşehire verin. Ben yanlış yaparsam beni denetle, her verdiğim ruhsatı incele, anayasaya uygun mu yaptım, aykırı mı, gerekli olan cezayı ver. Bunu yapmıyorlar. Çünkü her yaptıkları plan değişikliği büyük rant alanları açıyor maalesef. İkinci büyük olay maden.
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, Şehriban Kıraç'a konuştu.
MADENLER BÜYÜK SORUN
- Nasıl bir sorun var madenlerle ilgili?
Öşür dağıtır gibi maden ruhsatı veriyorlar. Maden İşleri Genel Müdürlüğü şirketlere diyor ki şuraya sana maden arama ruhsatı olarak verdim. Orada sondaj yapıyor. Altında ne var, üstünde ne var, bakmıyor. Su mu var, endemik bitki mi var, bakmıyor. Sonra işletme ruhsatları veriyor. Sen burada ne yapıyorsun kardeşim demem mümkün değil. Benim kontrolümde değil. Maden yasasının değişmesi lazım. Önümüzdeki dönem en büyük sorun su olacak. “Su Bakanlığı” kurulmalı. İmarla ilgili, madenle ilgili, yapılacak sanayi yatırımlarıyla ilgili, ormana yapılacak her türlü müdahaleyle ilgili Su Bakanlığı bakmalı. Su havzalarının olduğu yerlerde imar izni veriliyor. Suyla, madencilikle ilgili imar yetkileri bizim görüşümüz alınmadan kesinlikle verilmemeli.
Orman, madencilik ve su önümüzdeki dönemin en önemli başlıkları olmalı. İmar planları bunları gözeterek verilmeli. Daha fazla betonlaşmadan ilerlemeliyiz.
HAKKANİYETLİ PAYLAŞIM YOK
- Belediye bütçesi, şehri geliştirmek için ne kadar yeterli?
Yerel yönetim bütçeleri, merkezi yönetimden gelen pay ve kendi gelirlerimizle vatandaşlarımıza en iyi hizmeti vermek için çalışıyoruz. Bu konuda şehirlerin yerleşik ve yazlık nüfusuna, turizm ve tarımdaki önemine ayrı bir parantez açılmalı ve o şehirler daha fazla desteklenmeli. Muğla’nın nüfusu 1 milyon iken yazlık nüfusu 4 milyonu geçmekte, hizmet ettiğimiz kişi sayısı neredeyse 4-5 katına çıkmakta. Altyapıdan yollara, sağlıktan sosyal etkinliklere daha fazla destek verilmesi gerekiyor. Biz Bodrum’da altyapıyı ilçemizin nüfusuna göre değil, misafirlerimizle birlikte beş katına çıkan sayıya göre yapıyoruz.
Benim coğrafyam İstanbul’un 1.5 katı büyüklükte, beş ilçemizin nüfusu 100 binin üzerinde. Bu, ciddi maliyet artışı yaratıyor. Bunların hepsi düşünülerek ödenek ayrılmalı. Buradaki birçok büyük otelin vergi daireleri ve merkezleri başka illerde. Benim kentimde oluşan vergi gelirini ben alamıyorum.
- Merkezi yönetimin size yaklaşımı nasıl?
Merkezi yönetim; belediye, parti farkı gözetmeden yatırım ve desteklerini belediyelere aktarmalı. Ama ne yazık ki bu konuda ülkemizde adil, eşit ve hakkaniyetli bir paylaşımdan söz etmek mümkün değil. Muğla’nın ödediği vergi ve aldığı yatırım miktarlarında da adaletsizlik var. 2019-2020 ödediğimiz vergi toplamı 6 milyar 855 milyon TL, yapılan yatırım ise 469 milyon TL. Hak ettiğimi alamıyorum.
BİZİ BOĞMAYA ÇALIŞIYORLAR
- CHP’li diğer belediyelerin altyapı ya da metro inşaatları için kredi başvurularına merkezi hükümetten onay çıkmıyor. Sizde de var mı aynı sorunlar?
Büyükşehir olarak suda yaşanan sıkıntıları en aza indirmek, kayıp-kaçak sorununu ortadan kaldırmak, yeni su altyapıları, otomasyon ve yenilenebilir enerji (GES) için Fransız Kalkınma Ajansı’ndan kredi sağladık. 180 milyon Avro yatırım yapmam lazım. Bir de güneş enerjisiyle ilgili bir başvurumuz var. Toplam 230 milyon Avro’luk projemiz söz konusu. Fransız Kalkınma Ajansı bize 6 bin Avro da hibe kredi verdiler. Ama Cumhurbaşkanı “Evet, uygundur” diyecek, ben ancak o zaman o krediyi alabileceğim. Üç defa yolladık, 7-8 ay oldu. Onay yok. İller Bankası’ndan kredi alırken biz üvey evladız. Müthiş bir ayrımcılık ve yandaşlık var. Bizi boğmaya çalışıyorlar. Mesela Fitch’den aldığımız kredi notu AAA. Üç A şu anda devletin kredibilitesinden çok daha yüksek. Bu bakış açısının değişmesi lazım.
650 MİLYON TL’LİK ALTYAPI YATIRIMI
- Şu anda masanızda hangi projeler var?
Bodrumumuzda 650 milyon TL altyapı yatırımı devam ediyor. Bodrum’da yüzde 46 olan altyapıdan yararlanma oranını yüzde 91’e çıkarıyoruz. Muğla genelinde 1 milyar TL’lik altyapı yatırımı yapıyoruz. Bodrum, Fethiye, Ula, Kavaklıdere’de altyapı yatırımları devam ederken Marmaris ve Milas Ören için projelerimiz hazırlandı.
Fethiye Ölüdeniz’de tamamladığımız Ölüdeniz Arıtma Tesisi ve Seydikemer Eşen Arıtma Tesisi gibi şehrimizin nüfusunun yararlanacağı önemli noktalarda bu yatırımlarımız devam ediyor. Kanalizasyon çalışmaları yanında Bodrum’da ilçemizin en büyük arıtma tesisi olacak Turgutreis Arıtma Tesisi, Fethiye’de mevcut arıtma kapasitesini iki katına çıkaracak yatırımlarımız kısa zamanda bitirilecek. Muğla genelinde 460 milyon yatırımla 2 bin 460 km yol çalışması yaptık.
TEKRAR YEŞİLLENDİRECEĞİZ
- Muğla’da yaşanan yangınlarla ilgili bir hasar tespiti yaptınız mı?
Muğla’mızda 29 Temmuz-12 Ağustos tarihleri arasında yaşanan ve 11 ilçemizde görülen orman yangınları bugüne kadar şehrimizde görülen en büyük orman yangınlarından biriydi. Yangınların ilk günü olan 29 Temmuz’da 5 ilçemizde birden orman yangınları çıktı. Daha sonra 11 ilçemizde farklı zamanlarda orman yangınları başladı. Hala ilimizde küçük çaplı orman yangınları çıkmakta. Büyük yangınların ardından 11 ilçemizde hasar tespit çalışmaları yapılmaya başlandı. Bina, konut, tarım arazisi, tarım ürünleri, ağaçlar, hayvancılık zararları, özellikle çam balının merkezi olan Muğla’mızda basralı dediğimiz çam ağaçları konusunda zarar tespitleri yapıldı, yapılmaya devam ediyor. 11 ilçemizde 66 bin 874 hektar ormanlık alan ne yazık ki zarar gördü. Bu rakam yüzde 68 orman varlığı olan Muğla’mızın yaklaşık yüzde 8’i demek. 93 Bin 660 Futbol sahası büyüklüğünde yeşil alan yandı. Ormanlık alan yanında, tarım, hayvancılık, bina zararları da yetkili kurumlar tarafından tespit ediliyor. Büyükşehir Belediyesi olarak bizim ekiplerimiz de yangının olduğu ilk andan itibaren sahada. İlk belirlemelere göre 62 Mahalle,13 bin 768 hane, 38 bin 715 vatandaş tahliye edildi. 165 köy yangından etkilendi, 34 köy doğrudan etkilendi. Büyükşehir belediyesi olarak kara yoluyla 15.384 ve deniz yoluyla 14.154 olmak üzere toplam 29.538 vatandaşımız güvenli bölgelere tahliye ettik. Riskin ortadan kalkmasıyla birlikte 38 bin 569 vatandaşımız yaşadıkları mahallelere geri döndü. Toplam hasarlı, yıkılan bina sayısı 562. İlk belirlemelere göre 623 bin 100 adet zeytin, 18 bin 60 adet narenciye, 786 Dekar tarım arazisi, 11 bin 300 kg kesif yem, 430 bin 775 kg kaba yem, 17 bin 753 kg buğday, 4503 arılı kovan, 1035 büyük ve küçükbaş yangında telef oldu.
Tamamı ormanlık alanlarda başlayan yangınların ilk 3 günü havadan yangına müdahalede geç kalındı. Karadan Orman ve Büyükşehir ekiplerimiz anında müdahaleye başladı. Yangının çıktığı ilk andan kontrol altına alındığı güne kadar Türkiye’nin her şehrinden yangın söndürme araçları, tankerler ve personeller yardımımıza geldi. Büyükşehir olarak havadan yetersiz müdahale olduğunu görerek WWF-Türkiye Doğal Hayat Koruma Vakfı ile işbirliği ile helikopter kiralayarak yangınlara müdahaleye katıldık. Bu süreçte Türk Hava Kurumu ile irtibata geçerek yangın söndürme uçaklarına talip olduğumuzu ilettik. Her yaz çıkan yangınlar karşısında havadan uçak ve helikopter konusunda hazırlık yapılmadığı, orman işçilerinin her ne hikmetse sayılarının azaltıldığını öğrendik. Yangının son günlerinde özellikle gece görüşlü helikopterlerin de devreye girmesi ile yangınların kısa sürede kontrol altına alındığını gördük. İlk günlerde havadan etkin müdahale edilseydi bu yangınların önüne geçilebilirdi.
- Yanan yerlerin imara açılması endişesi taşıyor musunuz?
Anayasanın 169. maddesi ile orman alanlarının daraltılamayacağı, yanan orman alanlarının korunacağı hüküm altına alınmıştır.
Ancak, yaşadığımız şehrin pek çok yeri plan onama bakımından farklı kurumların plan onayladığı bir coğrafya olması ve ilgili mevzuat hükümleri orman alanlarının kurumlara veya kişilere tahsisinin sağlanabilmesini mümkün kılmaktadır.
Ayrıca, 28.07.2021 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan Turizmi Teşvik Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun maddeleri ile Turizm Merkezleri’nde turizm hareketleri ve faaliyetlerinin geliştirilmesinin kamu yararı kararı adı altında orman vasıflı olanlarda Cumhurbaşkanı kararı ile iş ve işlemlerin sürdürülebileceği bildirilmiştir.
Böylesi bir kararın İlimiz genelinde yangınların başladığı tarihlere denk gelmesi sürece yönelik tüm dikkatleri çekmekle birlikte Büyükşehir Belediyesi olarak konunun takipçisiyiz. Özellikle Muğla’mızda yine geçmiş yıllarda çıkan orman yangınları sonrası ağaçlandırılacak denilen alanlarda otel inşaatlarının başladığını ne yazık ki hatırlıyoruz. Siyaseten söylem ve eylemlerin güven vermediği bir dönemden geçiyoruz. Yanan her vatan toprağının tekrar yeşillendirilmesi, doğaya kazandırılması için mücadele edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.
- Başta Bodrum ve Gökova olmak üzere özellikle Sit alanlarının statüsü değiştirildi. Siz göreve geldiğinizden bu yana bu konularla ilgili ne tür adımlar attınız?
Başta Bodrum ve Gökova olmak üzere özellikle sit alanlarının irdelenmesine ilişkin Dört mevsim kapsayan “Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Projeleri” kapsamında sit niteliği değiştirilmiştir.
İlimiz bütününde mevcut doğal sit alanlarının yeniden değerlendirilmesine esas yapılan çalışmalar kapsamında, İlimiz, Menteşe, Milas, Marmaris ve Ula ilçelerini kapsayan doğal sit alanlarına ilişkin tescil kararlarıyla ile ilgili olarak; Muğla Büyükşehir Belediye Meclisimizin 10.11.2016 tarih ve 446 sayılı oy birliğiyle verilen kararıyla Başkanlığımız görüşü oluşturulmuştur. Gerek Belediye Meclisimiz kararı ile oluşturulan görüşümüz, gerek konuya ilişkin yapılan itirazlarımız, gerekse başlatılan hukuki süreçler doğrultusunda sit alanlarına ilişkin hususlar Muğla Büyükşehir Belediyesi olarak takip edilmektedir.
İlimizin yaklaşık olarak yüzde 25’lik kısmının Büyükşehir Belediye Başkanlığımız onaması dışındadır. 6360 sayılı kanun ile hizmet ağımızın il mülki sınırlarına genişletilmesi, Belediyemiz yetki alanının il bütününde değerlendirilmesi ve planlama çalışmalarının da bütünsellik ilkesi çerçevesinde gerçekleştirilmesini gerektirmektedir. Ancak, bu alanlara hizmet sağlanmaya çalışılsa da söz konusu korunan alanlar arasında alt ölçekli imar planları bulunmayan alanlar olduğundan, 6360 sayılı kanun kapsamında bu alanlara hizmet götürülmekte aksaklıklar yaşanmaktadır.
Bu doğrultuda; korunan alanlar kapsamında plan onama yetki farklılıkları ile parçacıl planlar onaylamasının Büyükşehir Belediye Başkanlığımız onama yetkisindeki yüzde 75’lik kısımda sağlanmaya çalışılan plan bütünlüğünü bozmakta; şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına uygun olmayan planlama anlayışıyla kentlerin çarpık büyümesine sebebiyet vermektedir. Bu durum, aynı zamanda plan bütünlüğü içinde öngörülen tüm altyapı yatırımlarını da olumsuz etkilemektedir.
GÜVEN YOK
- Muğla ekonomisi şu an ne durumda?
Muğla’mızın gelir ve geçim kaynağı turizm, tarım, ticaret, madencilik, su ürünleri, yat imalatı, kömüre dayalı enerji üretimi olarak sıralanabilir. Ülkemizin genelini ilgilendiren siyasi gelişmeler bir ülkeyle ilişkilerin gerilmesi turizmi direk etkilerken tarımdaki yanlış politikalar da üreticimizi vuruyor. Türkiye’nin sorunları ortak. Pandeminin etkilediği turizm sektörü, tarımsal üretimi durma noktasına getiren yanlış politikalar ve ithalat sevdası, üreticiye destek olmak yerine köstek olan anlayış. Muğla özellikle tarım ve turizm konusunda ülkemizin başat şehirlerinden. Turizm ve tarım sektörümüzün aktörleri ile sürekli temas halindeyiz. Sorunları, çözüm önerilerini konuşuyor, elimizden gelen desteği veriyoruz. Atatürk’ün dediği gibi Milli ekonominin temeli tarımdır. Tarımda üretmeyen toplumlar ne yazık ki kendi kendine yetemez hale gelir. Türkiye bunun sancılarını yaşıyor. Muğla’mızda ülkemizdeki yanlış tarım politikalarından etkilenmesin, verimli topraklarımız boş kalmasın diye alternatif, alım garantili ürünler ürettiriyoruz. Üreticimizin sorunları fazla. Esnafımız pandemide çok zorlandı. Onlara da destek olmak için elimizden geleni yaptık. Merkezi hükümetin sözde destek paketlerinden yararlanamadıklarını söyleyen esnafımız fazlaydı. Şimdi turizmle biraz hareketlenme, dükkanı, kirasını döndürebilme imkanları oldu.
Hiçbir kuruma, devlet yöneticisine güven yok. İşçisi, memuru, turizmcisi herkes ekonomik olarak büyük sıkıntıda. İşsizlik büyük sorun.
YANGIN TURİST SAYISINI DÜŞÜRDÜ
- Muğla'ya, pandemi ve yangınları da göz önünde bulundurursak bu yıl kaç turist gelecek, ne kadarlık gelir bekliyorsunuz, normal potansiyeliniz nedir?
Turizm konusunda pandemi nedeni ile kısıtlamaların olduğu 2020’ye göre 2021 yılı biraz daha hareketli geçiyor. Ne kadar turist geleceğini tahmin edemesek de yangınlar öncesi bayram tatilinde Muğla’mızdaki otellerimiz tam kapasite çalıştı. Ayrıca yabancı ülkelerden de şehrimize birçok kafile geldi. 29 Temmuz-12 Ağustos yangınlarının turizme yerli turist yönünden zararı daha fazla oldu. Birkaç gün bazı oteller ve apartlar boşaltılmak zorunda kaldı. Yerli turist sayısında azalma oldu. Yüzde 20 civarında rezervasyon iptali yaşandı. Turizm konusunda 2020 temmuz ayı verilerine göre pandemi etkisiyle 75 bin olan yabancı turist sayısı 2021 yılında 415 bin 857’ye çıktı. Muğla’mız turizmde Antalya, İstanbul’dan sonra yatak kapasitesi bakımından üçüncü sırada.