MİT TIR’ları artık özgür

Taşınır Mal Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle MİT Müsteşarı’na, satın alınan “silah” gibi bazı taşınır malların “kayda alınmaması” yetkisi verildi. Ayrıca bu tip malların teşkilatta giriş-çıkışları yapılırken “işlem belgesi düzenlenmeyeceği” hükmü de getirildi.

Alican Uludağ

Türk Silahlı Kuvvetleri, Milli İstihbarat Teşkilatı ve Emniyet Genel Müdürlüğü Taşınır Mal Yönetmeliği’nde dün tartışma yaratacak bir değişiklik yapıldı. Değişiklikle Milli İstihbarat Teşkilatı’na “Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu’nda yer alan görevlerin ifası amacıyla” satın alınan “taşınır mallar”ı “kayda almama” ve bunların giriş-çıkışlarında “işlem belgesi düzenlememe” yetkisi verildi. Yönetmelikte taşınır mallar arasında “silah”ların sayılması, MİT’in satın alma yoluyla elde ettiği her türlü silahı kayıtdışı kullanmasının ve bir yerden bir yere nakletmesinin önünü açtı.

Savcılık mühimmat taşındığını kabul etti

Yapılan değişiklikle, “taşınır mal işlem belgesi düzenlenmeyecek” konular arasında, şu bent eklendi:

“g) (Ek: 5/4/2016-2016/8769) 1/11/1983 tarihli ve 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu’nda yer alan görevlerin ifası amacıyla, satın alma yoluyla temin edilen ve üst yönetici tarafından kayda alınmaması uygun görülen taşınır mallar.”

Belgesiz silah çıkışı

Yönetmelikte “taşınır mallar” tanımı yapılırken bunlar arasında “silah ve taşıt”ların da sayılması değişikliğin rengini değiştirdi. Yani bu değişiklikle, üst yönetici konumundaki MİT Müsteşarı, satın alınan silah ve araç gibi “taşınır mallar”ın “kayda alınmamasına” karar verebilecek. İkinci olarak da teşkilatta kayıtdışı tutulan bu taşınır malların “girişleri ile çıkış ve depolar arasında devir işlemlerinde”, “taşınır mal işlem belgesi” düzenlenmeyecek.

Bu yönetmelik, satın alınan bir silahın, teşkilatın kayıtlarına girmeden kullanılabilmesinin önünü açarken, teşkilattan da hiçbir belge düzenlenmeden çıkışı yapılacak. Böyle önemli bir yetkinin, yasayla değil, yönetmelikle düzenlenmiş olması ise soru işareti yarattı.

Kum, çakıl

Oysa, yönetmelikte “işlem belgesi düzenlenmeden” kullanılacak taşınır mallar sayılırken, çok istisnai ve basit konular seçilmiş: Elektrik, su, doğalgaz, kum, çakıl, bahçe toprağı, bahçe gübresi, çim tohumu, fidan, fide, çiçek, tıbbi sarf malzemeleri, yedek parça, yağ, antifriz, hidrolik, akaryakıt, likit gaz (LPG), yağlar, mutfak tipi ve sanayi tipi tüpler, yangın söndürme tüpleri, toner, yazıcı kartuşları, dergi ve gazete gibi süreli yayınlar, makam için alınan yiyecek ve içecekler...

Kayıt da yok

Yönetmeliğin 5. fıkrasında taşınır mal işlem belgesinin en az üç nüsha düzenleneceği belirtiliyor. Fıkrada, “Taşınır malların tüm giriş ve çıkış kayıtları için kullanılan defter, belge ve cetvellerin bilgisayar ortamında tutulması ve düzenlenmesi esastır” deniliyor. Ancak MİT’e verilen son yetki, taşınır malların kayıtlarının defter ve bilgisayar ortamında tutulma zorunluluğunu ortadan kaldırıyor.

Eken ‘Susurluk’un kayıp silahlarını TIR’la yurtdışına çıkardık’ demişti

Susurluk olayının patlamasıyla birlikte Emniyet’e ait kayıp silahların Türkiye’ye, Ertaç Tinar’ın sahibi olduğu Londra’da kurulu tabela şirketi Hospro’nun sattığı ortaya çıkmıştı. 21 Nisan 1994’te ithal edilen silahlar arasında yer alan 10 Baretta ve susturuculardan birisi daha sonra Susurluk’ta Sedat Bucak, Abdullah Çatlı, Hüseyin Kocadağ ve Gonca Us’un bulunduğu otomobilden çıktı. Bunun üzerine başlayan soruşturmada, diğer silahların kaydına rastlanamadı ve aralarında Uzi, Baretta gibi silahlar da bulunan 45 silahın daha kaybolduğu ortaya çıktı. Faili meçhul cinayetlerin yaşandığı dönemde Emniyet Genel Müdürlüğü, İçişleri Bakanlığı yapan Mehmet Ağar yazılı savunmasında, silahları Korkut Eken’e senet karşılığı teslim ettiğini, ancak konunun devlet sırrı olduğunu söylemişti. Emekli Yarbay, MİT’çi ve özel harekât eğitmeni Korkut Eken de, “Susurluk’un kayıp silahlarını TIR’la yurtdışına çıkardık. Emin ellerdeler ve Türkiye’ye dönmediler” demişti.