Mısır'da 2012 böyle geçti

Hüsnü Mübarek'in 25 Ocak 2011'de başlayan bir halk ayaklanması ile devrilmesinden sonra başlayan siyasi süreç, 2012'de de devam etti. Ülkede yapılan ilk demokratik ve şeffaf meclis seçimlerinin resmi sonuçları 22 Ocak tarihinde açıklandı.

Sonuçlara göre Müslüman Kardeşler (İhvan) tarafından kurulan Hürriyet ve Adalet Partisi (HAP) yüzde 47 oy oranı ile birinci, Selefi eğilimli Nur Partisi ise yüzde 24,5 oy oranı ile ikinci oldu.

Mısır'ı 30 yıl yöneten Hüsnü Mübarek ile oğulları Ala ve Cemal ile birlikte, eski İçişleri Bakanı Habib el-Adli'nin yargılandıkları mahkeme, 2 Ağustos'ta karara bağlandı ve Mübarek, ömür boyu hapis cezasına çarptırılarak göz hapsinde bulunduğu hastaneden Tora Cezaevi'ne götürüldü. Yıl içerisinde Hüsnü Mübarek, bir çok kez rahatsızlığı dolayısı ile hastaneye kaldırıldı.

Şiddet 2012 yılı boyunca çeşitli defalar Mısır'da egemen oldu. Bu olayların içerisinden en dikkat çekenleri ise 1 Şubat'ta bir futbol karşılaşmasından sonra yaşanan ve 74 kişinin öldüğü Port Said Faciası, Yüksek Asker Konsey'e karşı gösteriler, Kemal Genzuri Hükümeti'ne karşı protestolar ile 2012'nin son ayı içerisinde meydana gelen Anayasa protestoları oldu.

Çıkan çatışmalarda onlarca kişi hayatını kaybederken binlerce kişi de yaralandı.
Mısır'da Mübarek rejiminin sona ermesinin ardından ilk defa demokratik ve şeffaf cumhurbaşkanlığı seçimleri de 2012'de gerçekleştirildi. Mayıs ve haziran aylarında yapılan seçimlerin ardından 5 bin yıllık Mısır tarihinde ilk defa seçilmiş bir cumhurbaşkanı Mısır'ı yönetmeye başladı.

Seçimlerin ilk turundan galip çıkan HAP'ın adayı Muhammed Mursi ile ikinci olan eski rejimin son başbakanı Ahmed Şefik, ikinci turda kıyasıya yarıştılar.
Seçimlerin resmi sonuçları henüz açıklanmadan Yüksek Askeri Konsey, cumhurbaşkanı yetkilerini elinde toplayan yeni kararları ilan etti ve seçilecek cumhurbaşkanın yetkilerini kısıtladı.

Resmi sonuçların ardından Mursi, Mısır'ın demokratik seçim ile göreve geldi ve halka hitaben yaptığı konuşmada, herkese eşit davranacağı vaadinde bulundu.
Mursi'nin cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturmasının ardından Mübarek'in devrilmesinden itibaren ülkede kontrolü sağlayan asker kışlasına tekrar döndü.

Mısır Ordusu'na karşı Sina'da 5 Ağustos'ta gerçekleştirilen saldırıda 16 Mısır askeri hayatını kaybetti. Olayın ardından Mısır İsrail ile anlaşarak bölgede askeri operasyonlara başlarken, Mısır İstihbarat Şefi Murad Muafi, Sina Valisi ve bazı emniyet görevlileri görevden alındı.

Mısır İstihbarat Şefi'nin görevden alınmasının ardından Mübarek yönetimi boyunca Savunma Bakanlığı yapan Mareşal Hüseyin Tantavi, Genelkurmay Başkanı Semi Annan ve kuvvet komutanları da görevden alınarak yerlerine yenileri atandı. Mursi, son olarak ise Mısır Başsavcısı Abdulmecid Mahmud'u görevden aldı.

Mısır, Gazze Şeridi'ne uygulanan ambargo nedeni ile kapalı tutulan Refah Sınır Kapısı'nın, geçişlere devamlı olarak açılmasını yine 2012 yılında alınan bir karar ile sağladı.
Ülkede 2012 yılına damgasını vuran bir başka olay ise ABD'de yayınlanan ve Hz. Muhammed'e hakaret eden bir filmin ardından Kahire'de yapılan ABD karşıtı gösteriler oldu.

2012 yılı Mısır'da ekonomik açıdan durağan yıl oldu. Mısır ekonomisinin sahip olduğu döviz rezervi 36 milyar dolardan 15 milyar dolara geriledi. Mısır Cüneyhi 2012 yılının son aylarına doğru hızlı bir şekilde değer kaybederken, Suudi Arabistan,Katar ve Türkiye, Mısır'a mali yardım yapacaklarını açıkladılar. Mısır ile IMF arasında ise 3,6 milyar dolarlık kredi görüşmeleri başladı.