Mısır ile pazarlıkta ikinci perde

Suudi Arabistan’ın baskısıyla Ankara, ‘darbeci’ olarak suçladığı Mısır yönetimi ile ilişki kurmak için ilk resmi çağrısını yaptı. Düne kadar Mısır’daki idam cezalarının geri alınmasını talep eden Ankara, bu defa ‘moratoryum’ yani kararların ertelenmesini istedi.

Cumhuriyet’in 19 Ocak’ta ‘Darbeciyle pazarlık’ başlığıyla duyurduğu Sisi yönetimi ile barışma arayışı resmen kayıtlara geçti. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Cumhurbaşkanı Mursi dahil tüm idam cezalarının infazı hakkında moratoryum ilan edilmesi gerektiğini düşünüyoruz” dedi. Dış politikanın temel taşlarının sunulduğu kitapçıkta da bu yıl Mısır’daki yönetim değişikliğine yönelik tüm ifadeler çıkartıldı. Onun yerine şu satırlar konuldu: “Toplumun tüm kesimlerinin seslerini gerek siyasi sahnede gerek toplumsal ve sosyal platformlarda duyurabilmelerine, yönetime katılabilmelerine imkan tanınması, toplumsal barış ve uzun vadeli siyasi istikrarı katkıda bulunacağı açıktır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mısır ile ilişkilerin düzelmesi için “Bakanlarımız muhataplarıyla görüşebilir ama Başbakanımızın görüşmesini doğru bulmam” sözlerinin ardından Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu Dışişleri bütçesinde şunları söyledi: “Mısırdaki gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Temennimiz bu ülkenin kapsayıcı ve halkın iradesini yansıtacak politikalar izlemesidir. Güçlü ve istikrarlı Mısıra tüm bölgenin ihtiyacı var sadece Arap dünyasının, Müslüman dünyanın değil. Toplumsal uzlaşı ve bölge barışı açısından seçilmiş Cumhurbaşkanı Mursi dahil tüm idam cezalarının infazı hakkında morotoryum ilan edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. 2016 yılında Mısırla ilişkilerimizin normalleşmesine imkan verecek ortam oluşmasını temenni ediyorum”

 

Dışişleri PYD’yi saymadı

Türkiye, PYD’yi terörist kabul ederken, Dış politikanın aktarıldığı resmi kitapçıkta PYD veya YPG ne ABD ve Rusya ile ilişkiler bölümünde ne de ‘Terörizmle Uluslararası Mücadele’ bölümünde yer almadı. Bakan Çavuşoğlu konuşmasında terörist olarak tanımlarken, PYD ve YPG’nin terörist kabul edildiği yönünde tek bir mahkeme kararı olduğunu açıkladı: “PYD iç hukukumuz bakımından da terör örgütüdür; Mardin Mahkemesinin kararı var. Yargıtay da bunu Mayıs 2015’te onaylamıştır”

 

İslam ittifakı resmileşmedi

Türkiye’nin önce ‘askeri’ safhasında yer almayacağını açıkladığı Erdoğan’ın Riyad ziyaretinin ardından tüm safhalarında yer alacağını duyurduğu Suudi Arabistan’ın öncülüğündeki ‘İslam ittifakı’ da Türk dış politikasının hedefleri arasına girmedi. Çavuşoğlu, Suudi Arabistan rejimine yönelik eleştirilere de “İran’daki rejim ile Suudi Arabistan arasındaki rejim arasında bir fark yok, dini yönetim bakımından. Keşke İran’ı da burada söyleseydiniz” dedi.

 

Şili ve Peru zırhlı araç vermemiş

Çavuşoğlu Peru ve Şili’ye Türkiye’den zırhlı araç götürülmesinin nedenini şöyle anlattı: “Ekvator cumhurbaşkanı da açıkladı ve özür de diledi. Ekvator dışındaki ülkeler bize zırhlı araç konusunda cevap vermediler dolayısıyla biz de büyükelçiliklerdeki araçlarımızı da inceledik. Cumhurbaşkanımızın güvenliğini sağlamak bir devletin görevi. Bu sebeple de oraya o araçları gönderik”

Erdoğan’ın korumalarının Ekvator’daki tavrı için de Bakan şu açıklamayı yaptı: “O gün kimin milletvekili olup olmadığı belli değil, Ekvator güvenlik güçleri görevini yapmadığı için o insanlar Cumhurbaşkanımıza belli bir mesafeye kadar geldi. Ellerinde çanta var. Bizim güvenlik güçlerimiz de tedbirlerini aldı. Onların birinci görevi Cumhurbaşkanını korumaktır”

 

Rusya ile 5 milde anlaşmıştık

Çavuşoğlu, ABD ile Türkiye arasında, Esad ve IŞİD arasında fark olmadığını savunurken, Rusya’nın saldırılarının yüzde 88’inin ılımlı muhalefeti hedef aldığını savundu ve “Rusya’ya da sabrımızın bir sonu olduğunu Lavrov’a da söyledik” dedi. Putin’in iki defa özür dilediğini söyleyen Çavuşoğlu, “İlk ihlalden sonra askerler geldi, anlaşma yaptık. Bu anlaşmaya göre Rus uçakları bizim sınırımıza en fazla 5 mil yaklaşabilecekti” dedi.

 

Ruhban okulu açılsın!

Çavuşoğlu’nun ‘soydaş’lara yönelik politikaları sıralaması bütçeye damgasını vurdu. HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan da devletin ‘soycu’ politika izleyemeyeceğini savunarak. “Açılmamış Ruhban Okulu var. Bırakın Rumlar da dindar toplum yetiştirsin. 13 yıldır açmıyorsunuz” dedi. Çavuşoğlu, “Size tamamen katılıyorum, açılması lazım” karşılığını verdi.