Mert Hakan: "Tek hedefim Fenerbahçe’yle şampiyonluk yaşamak"
Fenerbahçe’nin yeni transferi Mert Hakan Yandaş, taraftara son damlasına kadar mücadele edeceğinin sözünü vererek, tek hedefinin Fenerbahçe’yle şampiyonluk yaşamak olduğunu da söyledi.
İHAFenerbahçe’nin yeni transferi Mert Hakan Yandaş, taraftara son damlasına kadar mücadele edeceğinin sözünü vererek, tek hedefinin Fenerbahçe’yle şampiyonluk yaşamak olduğunu da söyledi.
Yeni sezon hazırlıkları kapsamında Düzce’de Topuk Yaylası Tesisleri’nde bulunan Fenerbahçe’de yeni transferlerden Mert Hakan Yandaş, kulüp televizyonuna açıklamalarda bulundu.Transfer süreci, kamp dönemi, Fenerbahçe taraftarı ve şampiyonluğa olan inancına ilişkin konuştu.
Fenerbahçe forması giyiyor olmanın hissettirdiklerini paylaşarak röportaja başlayan Mert Hakan Yandaş, “Öncelikle burada olduğum için çok gururlu ve onurluyum. Daha önce de söylediğim gibi bu ailenin içine girdikten sonra buranın nasıl bir yer olduğunu daha net anlıyorsunuz. Gerçek anlamda söylüyorum, herkese nasip olmayacak bir şey ve bana nasip oldu. İyi ki de oldu, iyi ki de Fenerbahçe’deyim” dedi.
"ÇOK YOĞUN TEMPODA ÇALIŞTIĞIMIZI SÖYLEYEBİLİRİM"
Hazırlık süreci hakkında bilgiler veren Mert Hakan, yüksek tempoda devam eden çalışmaların adaptasyon sürecine yaptığı katkıyı ise şu şekilde özetledi:
“Ayın 8’inde toplandık, yaklaşık 17-18 gün oldu. Çok yoğun tempoda çalıştığımızı söyleyebilirim. İnanılmaz çalışıyoruz. Tabii keyifli yanları da var. Aynı zamanda yeni bir oluşum var. Yeni bir oluşum derken bizler, gelen transferler, hocamız, adaptasyon süreci vs. söz konusu. Bence adaptasyon sürecini çabucak atlattık. Tempomuz da çok yoğun. Bu süreci de iyi atlattığımızda, herhangi bir sakatlık, kaza bela olmadığında sezona çok iyi gireceğimizi düşünüyorum. Gerçekten inanılmaz çalışıyoruz.”
Mert Hakan, kısa zamanda oluşan birlik ve beraberlik ortamına ise şu açıklamalarıyla dikkat çekti:
“Çok samimi bir ortam var. Sanki hepimiz 3-4 yıldır birlikte oynuyor gibiyiz. Yabancı arkadaşlarımız ve ağabeylerimizle birlikte hızlı bir şekilde kaynaştık. Tabii bizleri birleştiren ağabeylerimiz var. O çok büyük etken oldu. Birlik olduk ve takım halinde hareket ediyoruz. İdmanlardan sonra da toplanıp sohbet ediyoruz. Bir takım için bu çok ama çok önemli bir şey. Özellikle de Türkiye’de oynanan oyun tamamen duygusal yönde olduğundan bu birliktelikler çok önemli. İlk günden bugüne kadar sanki 2-3 yıldır Fenerbahçe’deymiş gibi.”
"ÖZLENEN ŞAMPİYONLUK İÇİN GEREKEN HER ŞEYİ BU TAKIM, BU SENE YAPACAK"
Birlik ve beraberlik konusundaki konuşmasına devam eden başarılı oyuncu, Fenerbahçe armasına, camiasına yakışır şekilde mücadele etmeleri gerektiğini ise, “Önemli olan grup olarak değil toplu halde bir şeyler paylaşabilmek. Çünkü yarın öbür gün saha içerisinde canımız yandığında hepimizin canının yanması lazım. Fenerbahçe armasına yakışır şekilde hep birlikte olmamız lazım. Bütün mücadelemizi bu camiayı düşünerek vermemiz gerekiyor ve bence bu sezon, bu süreçte ve bu takımda bulunan bütün herkes bu bilince sahip. Ben geldiğim ilk günden beri bunu hissediyorum. Bu arma için, özlenen şampiyonluk için gereken her şeyi bu takım, bu sene yapacak; hissediyorum, görüyorum. Teknik ekibimiz, futbolcu arkadaşlarımız, çalışanlarımız, sizler harika bir birliktelik var. Şu anda bizim için her şey gayet iyi gidiyor. İnşallah sezona da güzel girip bu birlikteliği şampiyonluk ile taçlandırmak istiyoruz” sözleriyle vurguladı.
Başarılı futbolcu, Teknik Direktör Erol Bulut hakkındaki görüşlerini de şöyle paylaştı:
“Hocamız uzun yıllar sonra yuvasına döndü. Onunla olan ilişkilerimiz gerçekten çok iyi, çok samimi ve çok sıcakkanlı. Ne istediğini de bize çok net aktarabilen bir isim. Zaten o kaynaşma teknik heyet ve futbolcular arasında birden oldu. Herkes birden birbirini sahiplendi ve bu çok önemli bir şey. Hocalarımızın da bize karşı yaklaşımları çok iyi. İdman tempomuz inanılmaz güzel. Yorucu ama gerekli olduğunu düşünüyorum. Zaten onlar bu işin üstatları, o konuda söylenecek bir şey yok. Hocamız açısından da tabii ki hedefleri var ki her defasında bunu dile getiriyor. Biz de futbolcu grubu olarak bu hedefler doğrultusunda birbirimize yardımcı olmak için elimizden geleni yapıyoruz.”
Takımın neşe kaynağı haline gelen Caner Erkin’den de övgüyle söz eden Mert Hakan, “Caner ağabey çok farklı bir adammış. Tanıyınca anlıyorsunuz. En önemlisi de inanılmaz komik bir adam. Bugüne kadar kariyerimde oynadığım futbolcular arasında ilk ikiye, üçe girer. Bu kadar komik bir adam ben hayatımda görmedim. Bu birliktelikleri de genelde böyle isimler sağlıyor. Caner ağabey de bunda başrol oynuyor. Fakat saha içinde bayağı bir ciddi. Saha dışındaki o komik anlar orada kalmalı, saha içine girildiğinde tamamen oraya konsantre olmak zorundayız. Tabii ki de saha içinde de gülüşmeler, şakalar, espriler olacak ama orada yaptığımız şey işimiz ve 90 dakika konsantre olup işimizi ciddiyetle yapmaya çalışıyoruz. Caner ağabey de saha içinde oldukça ciddi ve biraz da agresif tabii” dedi.
"ŞANSLI OLDUĞUM KADAR ŞANSSIZ OLDUĞUM DÖNEMLER DE OLDU"
Bursa’da başlayan futbol kariyeri hakkında tüm merak edilenleri paylaşan Mert Hakan Yandaş, “Benim hikayem farklı ve uzun aslında. Bursa’da 17 yaşındayken halı sahalara gidiyordum. Tabii o dönem ailevi durumumuzdan dolayı para kazandığım için de gidiyordum. Aslında oynamamam gerekiyor, altyapıda oynarken ama para kazanıyorduk, ben de gidiyordum, maç başına para kazandığım için. O süreçte de Türkiye çapında halı saha turnuvaları vardı. Halı saha takımımız da gayet iyiydi ve o dönem A takımımız, Oyak Renault’un oyuncuları bizim halı saha takımımızla maç almıştı. Orada o maçı oynadıktan sonra ertesi gün bizim A takım idmanlarına gittim ve orada beni bizim A takımda halı sahada oynadığımız ağabeylerim gördü. ‘Burada ne arıyorsun?’ dediklerinde ‘Ben altyapıdayım. A takıma seçmelere çağırdılar’ demiştim. Ondan sonra onlar bana çok destek oldular. Taha ağabeyimiz vardı, en azından kampa alınmam için Başkanla, yöneticilerle, hocalarımızla konuştu. Ve benim ilk kampım da Topuk Yaylası’ndaydı. O dönem burada oynadığım maçta görev aldım ve yönetimimiz buradayız. Beni beğendiler ve 5 yıllık imza attım. Uzun bir serüvendi ama çok kısa sürdü. 1 sene oynadıktan sonra kulübümüz kapandı ve Altınordu’ya transfer oldum. Orada bir sakatlık sürecim oldu, 6-7 ay top oynayamadım. İkinci yarı döndüm ama takımımız inanılmaz gidiyordu, şampiyon olmuştuk. Oynamakta sıkıntı çektim. Sonraki sezon PTT 1.Lig kadrosunda kampa gittim ve baktığım zaman çok oynayabileceğimi göremedim. Gelişimim için oynamam gerekiyordu ve 18-19 yaşındaydım. Nitekim kiralık olarak ayrılmam gerektiği konusunda fikir birliğine vardık ve Tire 1922 kulübüne gittim. Tire’de çok güzel bir sezon geçirdim. 30 maçta 14 gol attım, ondan sonra Altınordu’ya döndüm. Yine PTT 1.Lig kampı, aynı ortam ve bu sefer onlar kalmamı istiyordu ama benim sezgilerim oynayamayacağım yönündeydi. Nitekim futbolcu olarak görüyorsunuz ve seziyorsunuz. 1 sene boyunca futbol oynamışken 1 sene sonra oynamamak başa sarmak demekti. Ben yine kulübe gidip ayrılmak istediğimi söyledim ve tekrardan Tire’ye döndüm, bu sefer bonservisimle sattılar. Tire’de o sezon 35 maçta 21 gol attım, oradan Menemenspor’a, ardından da Sivasspor’a ve Fenerbahçe’ye uzanan bir serüvenim var. Gerçekten çok şanslı olduğum dönemler var, şanssız olduğum dönemler de oldu ama bu şanssızlıkların sonunda bana iyi dönen olaylar oldu. Çünkü ben hiçbir zaman pes etmedim” şeklinde bir açıklama yaptı.
Genç yaşına rağmen kariyerinde kritik süreçlerden geçtiğinin altını çizen Mert Hakan Yandaş, “Çok kritik süreçler yaşadım. Sivasspor’da da aynı şekilde oldu. İlk sezon Sivasspor’a ikinci ligden gittiğimde çok güzel bir sezon geçirdim. İkinci sezona çok büyük umutlarla, kendime hedefler koyarak başlamıştım ama sezonun ilk haftasında tam da formayı almışken sezonun ilk haftasında dizimden sakatlandım. Sakatlığım hiç beklemediğim şekilde çok uzun sürdü. Çok ufak bir operasyon, hatalardan dolayı 7-8 ayıma mal oldu. Ve o sezonum boşa gitmişti, ben de neredeyse en başa dönmüştüm. Sakatlıktan nasıl döneceğimi kimse bilmiyordu. Kiralık başka takımlara gitmem konuşuldu, kulüple sıkıntılarım oldu, çok şey yaşadım ama o dönem sezon bittiğinde ne olursa olsun pes etmeyeceğimi kendime söylemiştim. O kötü geçen sezonun ardından bir gün bile tatil yapmadım. Yaklaşık 1-1,5 aylık arada her gün çalıştım, antrenman yaptım ve nerede olursa olsun Sivasspor’da da olsun ki Rıza hoca gelene kadar ki dönemde Sivasspor’dan ayrılmak istiyordum, herkes de biliyor. Gideceğim yerde başarılı olmaya ve tekrardan herkese kendimi göstermeyi istiyordum. Çok istiyordum çünkü yarım kalmış bir şeyim vardı, çok inat etmiştim. Öyle ki saha içerisinde de bu inatçılığım ön plana çıkıyor” şeklinde konuştu.
Mücadeleci bir yapıya sahip olmasının karşılığında şu anda hayal ettiği yerde olduğunu söyleyen genç futbolcu, “Bugüne kadar hayatımı hep mücadele ederek kazandım. Zaman zaman yaşadığınız olaylar size zarar verebiliyor ama gerçekten saha içerisinde inatçı olmak çok önemli, kendi açımdan söylüyorum. Son ana kadar istiyorsunuz. Elbet bir şekilde önüne çıkıyor. Hayatta vazgeçtiğin sürece o işte başarılı olamazsın ve hayat sana bir şey sunmaz. Ben de hayatım boyunca böyle kritik süreçlerden geçtim. Çok şükür şimdi hayal ettiğim yerdeyim” diye konuştu.
‘Fenerbahçe’yle şampiyonluk istiyor musun?’ soruna ise, “Tabii ki her şeyden çok” yanıtını veren Mert Hakan Yandaş, “Doğum günüm kutlandığında çok güzel bir ortam oluştu. Burada çok güzel bir ortam var, sanki 3-4 yıldır birlikte oynuyormuş gibi. O gün de benim için çok güzeldi. Unutamayacağım doğum günlerimden biri oldu. İşimize saygı gösteriyoruz. Başarılı olmak istiyorsak fedakarlık yapmak zorundayız. Bu kamp dönemi bizi bir sezon boyunca götürebilecek bir süreç. Çok önemli bir dönem ve bu dönemi çok iyi atlatırsak sezon içinde bunun keyfini süreriz. İnşallah bu sezon böyle olur. Burada çektiğimiz acılar sezon içinde hepimizi mutlu eder diye düşünüyorum” dedi.
Kariyerindeki gol sayısını Fenerbahçe’de daha da yukarılara çekmek istediğini, “Şimdiye kadar bir orta saha oyuncusu olarak gollü sezonlar geçirdiğim çok dönem oldu. Tabii ki Fenerbahçe armasıyla da bu gollü sezonlara devam etmek ve daha da arttırmak istiyorum. Sürekli arayan bir oyuncu olarak o bölgelere giderim ki o maçta (Fatih Karagümrük) Ferdi de çok güzel bir pas attı. Onu gole çevirmemek olmazdı. İlk golümü atmış oldum. İnşallah ilk resmi maçımızda da golle başlarım ve bu süreç hep böyle devam eder.” diyerek ifade eden Mert Hakan, gol sevinçleriyle ilgiliyse, “Ben gollerimi genelde rahmetli babama armağan ediyorum. Babamı 9 yaşımda kaybetmiştim. Futbolcu olmamı çok istiyordu. Onun hayallerini de gerçekleştiriyorum diyebilirim. Kendime verdiğim sözleri tutuyorum. Bütün gollerimi genelde ona armağan ediyorum. Kolumda ufak bir dövme var ve onu doğum tarihi ve sonsuzluk işareti var. Genelde gollerimden sonra o tarihi öperim. Bütün gollerimi rahmetli babama armağan ediyorum” cümleleriyle anlattı.
"TEK HAYALİM, TEK HEDEFİM FENERBAHÇE’YLE ŞAMPİYONLUK YAŞAMAK"
Çok farklı bir transfer süreci yaşayarak sarı-lacivertli takıma katıldığını dile getiren 26 yaşındaki oyuncu, "Yaşananlardan sonra beni çok sahiplendiler. Ben de Fenerbahçe armasına, onlara karşı olan görevimi yerine getirmek için bir an önce maçların başlamasını bekliyorum. İnşallah maçlar başladıktan sonra ‘Mert Hakan’ olarak bu armaya elimden gelen her şeyi verdiğim sürece onların beni daha çok seveceğini biliyorum. Sahaya çıktığım her saniye onlara terimin son damlasına kadar mücadele edeceğimin sözünü verebilirim. Buralara gelmek çok çok büyük bir şans, bizim için çok büyük bir nimet ve buranın değerini bilmemiz gerekiyor. Ben, en aşağıdan geldiğim için buraların değerini asla unutmayacak bir insan olarak kendimi her seferinde telkin ederim. Hayatım boyunca da bu böyle oldu. İnşallah transfer süreci gibi sezon da hepimiz için mutlu bir şekilde devam eder ve daha çok birlikte oluruz. Tek hayalim, tek hedefim Fenerbahçe’yle şampiyonluk yaşamak. Ondan sonra da gerisi gelecektir diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Mert Hakan, idol olarak kendisine örnek aldığı bir ismin olup olmadığı yönündeki soruya ise, “Ben Emre ağabeyi gördüğümü her yerde, her zaman söyledim. Bu ülkenin gelmiş geçmiş en büyük oyuncusu ve en büyük orta sahası. Onun da o sahadaki karakteri bu şekildeydi. Asla pes etmiyordu, skor ne olursa olsun hep daha fazlasını istiyor. Biraz yapı olarak birbirimize benziyoruz. Oyunculuk olarak çok üst seviyede, üstat. Onun kadar olma şansımız tabii ki yok ama Emre ağabey o açıdan tüm Türkiye’ye çok büyük örnek bence” cevabını verdi.
Her sezon kendisine bir gol sayısı belirlediğini ve bunun bir totem olduğunu dile getirerek sözlerini noktalayan Mert Hakan Yandaş, “Bu benim aslında totemim. Sezon başlamadan önce sayı belirliyorum ama bu, birkaç kişi dışında benim içimde kalır. Takımımızda da sadece masörümüz biliyor, ona söyledim. Bundan önceki takımlarda da sadece masörlerimize söylerdim ve hep yakaladım o sayıyı. Burada da kendime koyduğum bir sayı var ama o şimdilik bende kalsın. Zaten sezon sonunda şahidim de var. Sezon sonu inşallah konuşuruz” diyerek röportajı noktaladı.