'Merkez Bankası Başkanı çok daha az konuşmalı'

İki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin geliştirilmesi amacıyla temaslarda bulunmak üzere beraberindeki Türk ihracatçı ve girişimcilerle Suudi Arabistan'ın Cidde kentine gelen Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, gazetecilerle sohbet toplantısı düzenledi ve soruları yanıtladı.

Merkez Bankası Başkanı'nın çok daha az konuşması gerektiğini vurgulayan Çağlayan, ''Bakın ABD Merkez Bankası Başkanına... Birçok kesimden bana iletilen bir mesele olduğu için söylüyorum. Merkez Bankası Başkanı daha az daha öz konuşsun'' ifadesini kullandı.

''Merkez Bankası'na söylüyoruz intikal geç oluyor'' diyen Çağlayan, MB'nin para arzını kısıtladığını, yatırım ve ödemelerde sıkıntı yaşandığını anlattı ve şöyle devam etti: ''Reel faizlerde sıfır noktasındayız büyük bir başarı. Tüketim olmayan bir ülkede yaşanabilir mi? Merkez Bankası bağımsız, ama ne olur mesajlarımızı zamanında alabilse Merkez Bankası. Bu işin sorumluluğu bizde, hesabı biz veriyoruz. Plaketten memnun oluyorum, verme amaçlarını bilerek söylüyorum. Merkez Bankası enflasyon hedefini tutturamadığında gelip Bakanlar Kurulu'nda hesap veriyor. Merkez Bankası başkanının çok daha az konuşması gerekiyor. Ben siyasetçiyim. Hesap sorulan bir mevkideyim ve konuşmam gerekiyor. Bizim büyümeden korkmamamız gerekiyor. Türkiye'nin daha fazla yatırıma istihdama ihtiyacı var. Yani dozajı iyi ayarlamalı Merkez Bankası.''

'Barış süreci çok ciddi kazanımlar getirecek'

Bakan Çağlayan, gazetecilerle sohbet toplantısı düzenledi ve soruları yanıtladı. Bazı kesimlerin daha başlangıçta barış sürecini sabote etmeye çalıştıklarını vurgulayan Çağlayan, barış sürecinin Türkiye'ye çok ciddi kazanımlar getireceğini, bu yüzden herkesin destek vermesi gerektiğini söyledi.

''Yıllardır Kürt olduğunu söyleyememiş biriyim'' diyen Çağlayan şunları kaydetti: ''Sayın Başbakanımızın cesareti bugüne kadar görülmemişti. Böyle bir barış süreci çok ciddi kazanımlar getirecek. Türkiye'nin büyümesini, gelişmesini istemeyen birilerinin pek hoşlanmadığı bir süreç. Çomak sokmaya devam edecekler. Bu işi çözebilecek Sayın Başbakanımın iradesi… Türkiye'de sürekli bu tür problemin olmasını isteyen odakları rahatsız edecektir. Daha başlangıçta bu süreci sabote etmeye çalışıyorlar. Görüşlerde çok fazla bir değişiklik yok, daha farklı davranış ve tutumlar da olabilecektir. Sımsıkı sarılırsak bu sürece, Türkiye bu sorunların üstesinden gelecektir. İnşallah bu süreci bozmak isteyenlerin elinde patlayacak. İnşallah muhalefet popülist politikalara kurban etmez bu süreci. Bu süreci sabote edecek eylemler olabilecektir. Durmak yok gaza devam, kafatası milliyetçiliğinin mutlaka önüne geçmek gerek. Eski Ülkücü olarak bunları söylüyorum.''

'Yerli otomobile en yakın dönem'

Bakan Çağlayan, yerli otomobil üretim hedefine ilişkin soruları yanıtlarken, Türkiye'nin yerli otomobil üretimine en yakın olduğu bir dönemde olduğunu belirterek, ''Yerli otomobil beklentimiz birdi iki oldu. Şimdi bir binek bir ticari oto bekliyoruz'' dedi.

Sektörün lisansını elinde bulunduracağı bir hale gelmesi, göbek bağını kesmesinin önemine işaret eden Bakan Çağlayan, şu bilgileri verdi: ''En fazla yerli otomobil üretimine yaklaştığımız bir dönemdeyiz. Bu Sayın Başbakanın ısrarla ifade ettiği konulardan. Yeni teşvik sistemiyle, sektör son derece ümitlenmiş durumda. Sektörün lisansını elinde bulunduracağı bir hale gelmesi. Göbek bağını kesmesi önemli. Muhteşem gelişmiş bir yan sanayimiz var. 'Bu olmaz, bunu yapamayız' diyenlerin konuya ciddi eğildiklerini görüyoruz. 'Türkiye'de ben yerli otomobil üreteceğim' diyenle özel görüşmeye hazırız. Hafif ticari araçta üretime daha yakınız. Katma değeri yüksek bir pazar. Bir kısmı üç-dört ay içinde çalışmalarını bize getirecek. Altın hisse gibi manevi değeri olan bir hisseyle devlet işin içinde olabilir başlangıçta, can suyu olmak için. Bir maddi, bir duygusal, bir ulusal boyutu var bu işin. Biz böyle küresel krizden başarıyla çıkmış bir ülkeyiz. Giderek Türk insanı ve müteşebbisinin özgüveni artıyor. Krizi kolay atlatmamızın en büyük nedeni pazar çeşitlendirmesi. Bunun son 10 yılda 40 milyar dolar getirisi oldu. Dünyanın 17'inci büyük ekonomisi olacağız inşallah. Yüzde 2,5 büyüsek bile Avrupa'nın en fazla büyüyen ülkesi olacağız. Otomobil yapmak bize psikolojik bir eşik atlatacak. Uçağı, helikopteri getirecek. Birkaç tane olacak, üzerinde oturup görüşeceğiz. Planlarını da göreceğiz. Makam araçlarının Türk, Türk uçakların uçtuğu bir Cumhuriyet Bayramı hayal ediyoruz. Olabileceği konusunda hiçbir endişem yok.''

Türkiye-Suudi Arabistan Riyad İş Forumu

Basın toplantısının ardından Türkiye-Suudi Arabistan Riyad İş Forumu'nun açılışında konuşan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, iki ülke arasında ekonomik ve ticari ilişkilerin hızla gelişmesine rağmen yeterli olmadığını vurguladı. Çağlayan, bu ilişkilerin ve karşılıklı yatırımların çok daha yüksek düzeylere çekilmesini istedi.

İki ülke arasındaki uzun yıllara dayanan dostluk ve kardeşliğe dayalı ilişkilere dikkati çeken Bakan Çağlayan, Türkiye'deki yatırım ortamındaki iyileştirmelerden ve fırsatlardan bahsettiği Suudi işadamlarını, Türkiye'de yatırım yapmaya çağırdı.

Suudi Arabistan'ın önemli ticaret partnerleri arasında yer aldığını ifade eden Çağlayan, iki ülke ticaret hacminin 8,1 milyar doları bulduğunu, bunun çok daha yükseklere çekilebileceğini kaydetti.

Türk müteahhitlik sektörünün oldukça geliştiğini ve dünyada ön sıralarda yer aldığını anlatan Bakan Çağlayan, Suudi Arabistan'ın gelecek 20 yılda 1 trilyon doları bulan altyapı yatırımı olacağına işaret ederek, Türk işadamlarının bu yatırımlardan pay alarak dünya çapındaki önemli deneyimlerini, Suudi Arabistan'da ortaya koyabileceklerini söyledi.