Meclis aritmetiği planları değiştirdi

Ancak AKP’nin sandalye sayısı 295’te sınırlı kaldı. MHP ile yapılan ittifak bir destek olarak değerlendirilse bile, AKP Meclis çoğunluğuna ulaşamadı. Buna bir sandalyenin de Meclis Başkanlığı için boşalacağı ve komisyon başkanlıklarının öneminin artacağı da eklendiğinde Erdoğan, ‘Meclis dışı kabine’ seçeneğine yöneldi. Seçimlerin ardından AKP’nin vekil sayısının çoğunluğu yakalayamaması nedeniyle Erdoğan’ın kabineyi ağırlıklı olarak dışarıdan atayacağı belirtiliyordu. Erdoğan’ın seçilmiş milletvekillerinden kabineye isim alsa bile, bunun sayısının en fazla 2-3 olacağı dile getiriliyordu. Ancak “Artık partili olmayan bakanlarımızla kabine oluşturuyoruz” sözleri, “2-3 vekilden bakan” planından tamamen vazgeçtiği şeklinde yorumlandı. Erdoğan’ın, “Güçlü Hükümet, Güçlü Meclis” olarak formüle edilen yeni sistemde, yeni Meclis aritmetiği karşısında herhangi bir riski göze almamak için, “Güçlü Meclis” idealini garanti etmek üzere bu yolu seçtiği değerlendirmesi yapıldı. Riski göze alamadığı için yaptığı bu tercih değişikliğini ise “tarafsız kabine” anlatımı ile sunmayı tercih ettiği ifade edildi. Erdoğan’ın bu yüzden, “Kimse kalkıp da ‘kadrolaştınız’ diyemeyecek. Daha objektif bakma imkanı yakalayacak” açıklamasını yaptığı değerlendirildi. Erdoğan’ın dediği gibi tarafsız da olsa, parti ile resmi bir bağı olmasa da dışarıdan oluşturulacak bir kabinenin yine de AKP’ye yakın isimlerden oluşması bekleniyor. Erdoğan’ın seçimlerden önce açıkladığı Cumhurbaşkanlığı’nın kurullar ve ofislerden oluşan yeni yapısında, kabinenin daha çok, oluşturulan politikaların icracısı konumunda olduğu da anımsatılıyor.