MEB'den cihatta geri adım

Milli Eğitim Bakanlığı, zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin yeni müfredatı taslağına cihat kavramının temel ibadet olarak eklendiği programdan geri adım attı. Bakanlık çok tartışılan taslağın son halini aylar sonra yayımlayabildi. Önümüzdeki yıl çocuklara okutulacak programda “cihat’’. sadece 11. sınıfta “Kur’an’da Bazı Kavramlar” ünitesinde anlatılacak. Taleplere karşın Alevilik konularını yine aynı şekilde az sayıda bırakan MEB, öğretim programına FETÖ’yü de din istismarı olarak ekledi. Sekülerizm ve ateizm kavramlarını “inanç yaklaşımı” olarak gören MEB, bu konuların “kötülük problemi” olarak anlatılmasını istedi.

MEB, 2018-2019 öğretim yılında bütün derslerde yenilecek olan müfredata ilişkin çalışmalarını tamamladı. MEB’in en dikkat çekici değişikliği, AİHM kararına göre yeniden düzenlendiği belirtilen, Dışişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan görüşler alınarak hazırlanan, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinde yaşandı.

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın “dinimizde var” ve “Dört başı mamur şekilde cihat kavramının evlatlarımıza verilmesi ülkenin en büyük kazanımı” diyerek savunduğu cihat konusu yoğun itirazların ardından “daraltıldı’’ ve üst sınıfa taşındı ancak vazgeçilmedi.

Bakanlığın önümüzdeki yıl yenilediği programlar kapsamında 4. sınıftan başlayarak 12. sınıfa kadar zorunlu olarak din dersi alacak öğrenciler sadece 11’inci sınıfta 3’üncü ünite olan “Kur’an’da Bazı Kavramlar”da cihat konusuyla karşılaşacak. Bu ünitede “Allah Yolunda Mücadele: Cihat” kazanımında öğrencilerin, “Kur’an’ı Kerim’de geçen bazı kavramları yorumlaması” beklenecek. MEB yeni kitaplarda ‘Cihat’ı çocuklara “Cihat kavramı, anlam genişliği göz önünde bulundurularak salt savaş ile sınırlandırılmadan tüm boyutlarıyla ve Mekke ve Medine ayetlerin bu kavrama yüklediği anlamlar bağlamında ele alınır. Cihadın bir ibadet olarak farzı ayın ve farz-ı kifaye olduğu durumlara değinilir. Bu kapsamda ceht mücadeleye davet, tebliğ, irşat, emr-i bi’l maruf ve nehy-i ani’l münker, kıtal/mukatele ve şehadet kavramlarına yer verilir” diyerek anlatacak.

Yeni din dersi programında ayrıca 11’inci sınıfta FETÖ, DEAŞ ve İslamofobi anlatılacak. Bu kapsamda FETÖ ‘illegal, çıkarcı yapı ve gruplar’ kapsamında anlatılacak ve “Dini değerlerin istismarının sonuçlarına değinilir, din istismarının siyasi, ekonomik ve sosyal sebepleri üzerinde durulur” kazanımında açıklanacak.

İbadethane denmedi

Taslakta uluslararası mahkeme kararları ile Alevilik konularını artırmış gibi görünen MEB, Aleviliği inanç değil “yorum” olarak değerlendirmesinin ardından müfredatın son halinde de Cemevi’ne yine ibadethane diyemedi. Derste 7. “İslam Düşüncesinde Yorumlar” ünitesinde öğrenciler, Alevilik ve Bektaşilikle ilgili temel kavram ve erkânları açıklayacak. Cemevi ise Aleviler tarafından “ibadethane sayılsın” eleştirilere rağmen yeniden “ayin-i cem erkânının yapıldığı, ‘yol, adap ve erkân yeri’” olarak tanımladı.

Sekülerizm ‘kötülük sorunu’ Taslakta “Din ve Hayat” ünitesinde “İnançla İlgili Felsefi Yaklaşımlar” başlığı altında “Deizm, Politeizm, Pozitivizm, Sekülerizm, Agnostisizm, Ateizm, Nihilizm” konularını anlatmayı hedefleyen MEB, felsefeyi aradan çıkartarak üniteyi “İnançla ilgili meseleler” başlığı ve konuyu da “İnançla ilgili yaklaşımlar” başlığına indirgedi. Bakanlık ayrıca din dersinde farklı görüşlerin tepkisel anlatılmasına gelen eleştirileri de görmezden gelerek müfredatın son halinde inançla ilgili farklı yaplaşımların ele alınırken “kötülük problemi” üzerinde durulmasını ve problemin inançla ilgili yaklaşımlarla olan ilişkisine değinilmesi talimatı verdi.