Macron’a laik öfke... Laikliğin anavatanında laiklik krizi
Fransa, Cumhurbaşkanı Macron’un Piskoposlar Birliği üyeleriyle buluşmasında sarf ettiği “Kilise ile devlet arasındaki yıpranmış bağlar onarılmalı” sözleriyle çalkalanıyor. Macron’a her kesimden tepki yağıyor.
Cumhuriyet / Dış HaberlerMacron, önceki gün Piskoposlar Birliği üyeleri ile bir araya gelirken konuşmasında kilise ve devlet arasındaki “yıpranmış bağları onarmak gerektiğini” söyledi. Bunun dürüst bir diyalogla yapılabileceğini de savundu.
“Kiliseyle ilgilenmeyen, Katoliklere yönelik görevlerini yerine getirmeyen bir Fransa cumhurbaşkanı, görevinde başarısız demektir” sözleri de dikkat çekti.
Bu ifadeleriyle birlikte de Fransa’da laikliğin tehlikede olduğu tartışması yükseldi.
1789 Fransız Devrimi’nde kiliseyle sert mücadelelerin yaşandığı ve 1905 yılında din ve devlet işlerinin kesin olarak ayrıldığı Fransa’da ülkenin en üst düzey yetkilisinden gelen bu çıkış, özellikle sol cepheden sert tepkilere yol açtı. Sol parti liderleri, laikliğin Fransa’nın temellerinden biri olduğu, Cumhurbaşkanı’nın yaptığının kabul edilemeyeceği vurgusuyla seslerini yükseltti.
“Laiklik bizim cevherimizdir”
Sosyalist Parti lideri Olivier Faure, “Laiklik bizim cevherimizdir” derken cumhuriyetlerde yasaların yerine inançların geçemeyeceğini belirtti. Fransa’nın eski başbakanı Sosyalist Partili Manuel Valls de laikliğin Fransa ile özdeş bir ilke olduğunun altını çizdi. Macron geçen yıl seçimlerde destekleyen isimlerden olan Valls “sekülarizm Fransa’dır” diye tweet attı.
Boyun Eğmeyen Fransa hareketi lideri Jean-Luc Melenchon, “Üç yüz yıllık mücadeleyle bugün bulunduğumuz noktaya geldik. Saati geri kurmaya gerek yok” diyerek Macron’a tepki gösterdi. Sorumsuz olarak nitelediği Macron’a atıfla “metafiziksel sayıklamalarda... Bir başkan umanların, küçük bir rahibi oldu” sözleriyle de dikkat çekti.
Tepkiler üzerine hükümetten savunma
Tepkiler üzerine hükümetin dini gruplarla ilişkilerinden sorumlu İçişleri Bakanı Gerard Collomb, Macron’un sözlerinin laik geleneğinin altını oymadığını savundu.
Collomb, “Söylediği, insanoğlu için sadece materyalist bir dünya yok, aynı zamanda hayatın anlamını, değerlerini aramaya yönelik bir dünya da olduğuydu... Belki bu yeni bir ton ama laikliğe asla zarar vermez” diye konuştu.
Fransa’da geçen yılki seçimlerde gerek sağ gerekse sol sandıktan hezimetle çıkmıştı. Yürüyüş isimli bağımsız hareketiyle yola çıkan, liberal politikalarıyla bilinen Macron, halihazırda geleneksel partilerin yıpranmışlıklarından bunalan iki cephenin destekçilerinden de oy alarak sandıktan galibiyetle çıkan isim olmuştu.
Macron’un geçen sene Fransız Müslümanlar Konseyi’nin, mart ayının başında da Fransa Yahudi Kurumlar Temsil Konseyi’nin yemeklerine katılması ülkede tartışmalara yol açmıştı.