Lüksemburg’da 2 bin 70 Türkiye’de 422 Avro

10 milyon civarında işçiyi ilgilendiren asgari ücretin, insani koşullarda bir yaşam ücreti olması için en az yüzde 20’lik zam ve vergiden muafiyet gerekiyor.

Olcay Büyüktaş

1961 yılından itibaren kabul gören ve 1996 yılında yeniden düzenlenen Gözden Geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı’nda deniliyor ki, “‘Tüm çalışanların, kendileri ve ailelerine iyi bir yaşam düzeyi sağlamak için yeterli adil bir ücret alma hakkı vardır.”

Yalnız asgari ücretliyi değil, asgari ücretin baz alındığı pek çok uygulama nedeniyle çok daha geniş bir kesimi ilgilendiren asgari ücrete gelecek hafta karar verilecek. 

Emekçi kesimden 2578 ve 3200 liranın teleffuz edildiği asgari ücret için en az yüzde 20’lik bir zam ve vergi muafiyetinin olması gerektiği görülüyor. 

AİLE DİKKATE ALINMIYOR

Oysa benzer koşullarda çalışan Avrupalı ya da ABD’li işçilerle kıyaslandığında asgari ücretin belirlenme biçiminden miktarına bir dizi farklılık dikkat çekiyor.

Türkiye’de asgari ücretin tespitinde uluslararası standartlara uyulmuyor. Birleşmiş Milletler (BM), ILO ve Avrupa Konseyi standartları dikkate alınmıyor. Asgari ücret tespitinde işçinin ailesi dikkate alınmıyor. Lüksembur’da bir işçi bu yıl temmuzda  2 bin 70 Avro, bir Fransız işçi bin 521 Avro asgari ücret alırken Türkiye’deki asgari ücret 422 Avro ile Çin’deki ortalama asgari ücrete yaklaşıyor.

Oysa başta DİSK olmak üzere, asgari ücret belirlenirken, geçim koşulları ve milli gelir artışının, hesaba katılmasını, asgari ücretin, Asgari Geçim İndirimi hariç net hesaplanmasını dikkate alınmasını istiyor. Ayrıca, uluslararası sözleşmelerin özellikle de 131 Sayılı ILO Sözleşmesi onaylanmalı, Avrupa Sosyal Şartı’na asgari ücretle ilgili konan çekincenin de kaldırılması önemli taleplerden birini oluşturuyor.

İNSAFA BIRAKILMASIN

Evrensel kabul görmüş en temel haklardan biri olmasına  karşın Türkiye’de neredeyse sermaye ve iktidarın insafına bırakılan asgari ücret, geçim ücreti olmanın da çok uzağından.

2019’da 100. yılına ulaşan Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) kuruluş ilkeleri arasında asgari ücret de yer alıyor. Asgari ücretin saptanmasında üç temel yöntemden söz konusu. Doğrudan hükümetin belirlemesi, hükümet ve sosyal taraflarca belirlenmesi ya da ulusal veya sektörel toplu pazarlık yoluyla belirlenmesi gibi. 

Türkiye’de asgari ücret üçlü taraflı bir mekanizma olan Asgari Ücret Tespit Komis yonu tarafından belirleniyor. Komisyonda beş hükümet, beş işveren ve beş işçi temsilcisi yer alıyor. Ancak, uluslararası normlara göre işçinin sadece kendisinin değil ailesinin de (hanehalkının) asgari ücret tespitinde hesaba katılması gerekiyor.  

Emekçi, yönetmelikteki tanımda işçinin ailesi asgari ücretin dışında bırakıldığını hatırlatarak, Türkiye’deki asgari ücret tespit yöntemi uluslararası standartlarla uyumsuz olduğuna dikkat çekiyor.

DİSK ÜYELERİ BİLDİRİ DAĞITIYOR

2020 yılı için asgari ücreti 3 bin 200 lira olarak belirleyen DİSK, bu yönde çalışma yürütüyor. 

Konfederasyondan yapılan açıklamada, “Milyonlarca işçiyi ilgilendiren 2020 asgari ücret tespit sürecine ilişkin yürütülen İnsan Onuruna Yaraşır Asgari Ücret: 3200 TL Net!” kampanyası çerçevesinde bildiri dağıtılacağı duyuruldu.

DİSK Yönetim Kurulu üyelerinin de katılımıyla bugün Beşiktaş, Barbaros Meydanı’nda saat 12.30’da bildiri dağıtılacak.