Lösemiye yeni tedavi arıyor
Karalar, “Hücrelerin nasıl çalıştığını anlayabilirsek birçok farklı hastalık için etkili tedavi yöntemleri geliştirilir” diyor.
Sibel Bahçetepe / CumhuriyetKan kanseri olarak da bilinen lösemi, kan üreten kök hücrelerinin kontrolsüz bölünmesi sonucu ortaya çıkan ve tedavi edilmezse ölümle sonuçlanan kanser türü. Özellikle çocukluk çağı lösemi de giderek artarken bu hastaların büyük bir kısmı ne yazık ki ileri evrelerde hastanelere başvuruyor. Koç Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü’nden Yrd. Doç. Elif Nur Fırat Karalar, löseminin sebepleri üzerinde bir çalışma yaptığını belirterek “Lösemi hastalığına neden olan moleküler ve hücresel bozuklukların belirlenmesi üzerinde çalışma yapacağım. Hücrelerin nasıl çalıştığını anlayabilirsek birçok farklı hastalık için etkili tedavi yöntemlerini geliştirmek mümkün olabilecek” diyor.
Kişiye özel olmalı
Yrd. Doç. Elif Nur Fırat Karalar, çalıştığı proje hakkında şu bilgileri veriyor;
“Projemin hedefi, halk arasında kan kanseri olarak bilinen löseminin sebeplerini belirlemek. En büyük problemimiz bu hastalıkta, sebeplerin anlaşılmaması ve dolayısıyla bütün kanser çeşitlerinin tedavisinde kemoterapi, radyoterapi gibi aynı tedavinin uygulanıyor olması. Aslında bu yalnızca lösemide değil bütün kanser türlerinin tedavisinde ortak olan bir problem.
Kanser teşhis edildiği zaman ya kemoterapi, ya radyoterapi yapılıyor. Oysa her kanser birbirinden farklıdır. Dolayısıyla her hastaya özel tedavi yapılmalı. Lösemi için de benim ilk hedefim hücrelerde neyin yanlış gittiğini bulmak. Hücreler çok kompleks yapılar ve bu yapıların işleyişindeki bozukluklar, insanlarda çok farklı hastalıklara neden oluyor. Hücrelerin nasıl çalıştığını anlarsak, birçok farklı hastalık için de etkili tedavi yöntemleri geliştirmek mümkün olacak. Projemi tamamladığım zaman hem doktorlarla, hem de ilaç getiren şirketlerle beraber çalışarak lösemi için ilaç geliştirmeyi hedefliyorum. Doktora sonrası çalışmalarım sırasında hücrelerde bulunan bir yapının lösemide bozulduğunu fark ettim. Ben ‘neden bozuldu’ diye soruyorum ve ‘nasıl tamir ederiz’ diye bakıyorum. Bu yıl için de bunun ne olacağını anlayacağımızı bekliyorum.”