Libya’ya askeri hamle

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hafter cephesiyle savaşan UUH Konseyi Başkanı Saraj ile 27 Kasım’da mutabakata imza atmıştı.

cumhuriyet.com.tr

Türkiye ile Birleşmiş Milletler (BM) destekli Libya’nın Trablus merkezli Ulusal Uzlaşı Hükümeti (UUH) arasında askeri işbirliğini düzenleyen mutabat muhtırası dün TBMM Genel Kurulu’nda muhalefetin itirazlarına karşın kabul edildi. Doğu Akdeniz’de enerji, etkinlik mücadelesi tam gaz devam ederken Ankara’nın Libya UUH ile deniz sınırlarını belirleyen, askeri işbirliğini içeren adımları tartışmaların merkezinde. Libya UUH’nin Türkiye’den askeri destek talep edeceği, Ankara’nın bu yönde hamleye hazırlandığı yönünde haberler gündemdeyken dün gözler TBMM Genel Kurulu’ndaki oylamadaydı. 

‘İÇ SAVAŞA TARAF OLUNUR’

Türkiye’nin, UUH ile 27 Kasım’da imzaladığı “Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakat Muhtırası”, 16 Aralık’ta TBMM Dışişleri Komisyonu’nda görüşülmüş ve muhalefetin itirazlarına karşın kabul edilmişti. Dünkü oylamada da muhalefet Libya’daki iç savaşa taraf olunmasının yaratacağı tehlikelere atıfla uzlaşıya karşıt tutumunu sürdürdü. Sert tartışmalar yaşandı. CHP, İYİ Parti ve HDP’nin  “hayır” oyu kullandığı teklif, AKP ve MHP’nin oyları ile kabul edildi. 

Oylama öncesi Genel Kurul’da söz alan CHP Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz, Libya’nın küresel güçlerin ağırlıklarını her geçen gün hissettirdikleri kaotik bir savaş sahasına dönüştüğünü söyledi. BM Güvenlik Konseyi’nin Libya’ya yönelik silah ambargosuna işaret etti. Keyfi uygulamalara dayalı dış politika anlayışının, Türkiye’yi neredeyse dünyanın en yalnız ülkelerinden biri haline getirdiğini belirten Çeviköz, “İktidar, İhvan dayanışmasıyla Libya’daki yangına benzin dökmeye devam ettikçe bunun ağır maliyetleri olacak. Bu maliyeti de halkımız ödeyecektir” dedi. Türkiye’nin, Libya’daki iç savaşa müdahil olmaması gerektiğini kaydeden Çeviköz, “Teklifi geri çekin, yoksa İhvan saplantınız yüzünden evlatlarımızın uzak coğrafyalarda ölümüne neden olacaksınız” ifadesini kullandı. 

Dışişleri Komisyonu Başkanı AKP’li Volkan Bozkır ise “Türkiye olarak burada yapmak istediğimiz, uluslararası camia tarafından tanınmış UUH’ye her türlü eğitim, yardım, bilgi aktarımı sayesinde orada bunlarla mücadele edebilecek güçleri oluşturmalarına yardımcı olmak, bu sayede de Libya’nın istikrara ve barışa kavuşmasını ve terörün veyahut da Hafter tipi güçlerin dünya sahnesinde yer almasını önleyecek bir noktaya gelmesidir” dedi. İletişim Başkanı Fahrettin Altun ise yaptığı açıklamada, “Mutabakat devletimizin egemenlik haklarının tescilidir” ifadesini kullandı.

MUTABAKAT NELERİ KAPSIYOR...

Mutabakat muhtırasında, Libya’da “Ani Müdahale Kuvveti” kurulmasına Türkiye tarafından eğitim, danışmanlık ve malzeme desteği verilmesi, bu ülkede “müşterek Savunma ve Güvenlik İşbirliği Ofisi” kurulması ve “davet üzerine askeri eğitim ve danışmanlık hizmeti verilmesi” işbirliği alanları arasında sayılıyor. Bu maddelerle Türkiye’nin Libya’ya muharip olmasa da eğitim amaçlı asker gönderebilmesinin altyapısı oluşturuluyor. Adaların, kıta sahanlığı ve münhasır ekonomik bölgesinin olmayacağı maddesi de yer alıyor. Bu maddeyle Türkiye, Yunanistan’ın Meis başta olmak üzere Akdeniz’deki adalarına dayanarak kendi münhasır ekonomik bölgesini Türkiye’nin kıta sahanlığına genişletme çabalarının önüne geçmeyi amaçlıyor.