Leyla Zana'dan Erdoğan'a çağrı

HDP Ağrı Milletvekili Leyla Zana, Ankara'daki terör saldırısında hayatını kaybeden Ayşe Deniz ve Berna Koç'un yakınlarına taziye ziyaretinde bulunmak üzere İzmir'e geldi. İlk olarak HDP İzmir İl Başkanlığı'nı ziyaret eden Zana'yı, HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan, HDP İl Eş başkanları Cavit Uğur ile Dilek Aykan ve partililer karşıladı.

Burada basın açıklaması yapan Zana, bugün yaşanan tablonun, geçmişten ders alınmadığı anlamına geldiğini savundu. HDP'li Zana, şunları söyledi:

"Üzüntümüz çok büyük. Acımızın tarifi imkansız. Türkiye bu felaketleri hak etmemişti. Maalesef bugün yaşadığımız tablo, geçmişten yeterince ders çıkarmadığımızın bir göstergesi. Acılı ailelere sabır diliyorum. Bir bütün olarak toplumun her kesiminden kaybımız var. Etniği, inancı, coğrafyası ne olursa olsun bunların hepsi barış şehitleri. O insanlar mevcut tabloyu içlerine sindiremediler ve Ankara'ya bir çığlık olmaya geldiler. O an Ankara kara bir tabloya dönüştü. Dilerim herkes bundan büyük dersler çıkarır. İfade ettikleri her kelimeyi bin kere tartarak ifade eder. Kutuplaşmanın topluma bir felaket getirdiğini herkes gördü."

'KARANFİL BIRAKMAK YETMİYOR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun patlamanın yaşandığı noktaya karanfil bıraktığını hatırlatan Zana, "Dünkü tabloya baktım ve dedim ki 'Keşke bir tek ölümler bizi bir araya getirmese.' Sayın Başbakan'dan Cumhurbaşkanı'na kadar herkes gitti karanfil bıraktı. Umarım yeni bir sayfa olur, ak bir sayfa olur. Karanfil bırakmak yetmiyor. Tetiği çekenin de patlatanın da bu gencecik insanları patlatan zihniyetin de ortaya çıkması gerekiyor. Bu hesap sorulmadan, adalet yerini bulmadan hiçbirimizin acısı dinmeyecek. Burada birinci derecede ülkeyi yönetenler sorumlu, sorumluluklarının gereğini yapmalılar. Bir çağrı yapmalılar, 'Şiddete karşı ortak tavır' diye. Çünkü 'Teröre karşı ortak tavır' dendiğinde hepiniz çok yakından biliyorsunuz bu terör kavramına hepimizi sokuyorlar. Ben bir teröristsem nasıl gidip o duruşu belirleyeyim. Ama şiddet nereden gelirse gelsin, devlet de örgütler de 'şiddete karşı ortak tavır alalım' çağrısı yapsınlar hepimiz bu şiddete 'Dur' diyelim. Ama toplumun muhalif kesimlerinin tümünü terör kategorisine alırsanız hiçbir zaman toplumu bir araya getiremezsiniz, ortak bir duruşu sağlayamazsınız" dedi.

CUMHURBAŞKANI'NA ÇAĞRI YAPTI

İktidara gelen her partinin kendini ülkenin sahibi, muhalif olanları da ülkenin düşmanı olarak gördüğünü ve bu durumdan toplumun sıkıldığını savunan HDP'li Zana, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a da bir çağrıda bulundu. Zana şunları söyledi:

"100 yılı böyle geçirdik, bir 100 yılı daha böyle geçirmeye kimsenin tahammülü yok. Buradan bir çağrı yapmak istiyorum. Sayın Cumhurbaşkanı bir an önce bütün muhalefet partilerini toplamalı, şimdiye kadar yapmadığını yapmalı. Hiç kimse bu acıdan siyasi paye çıkartmaya çalışmasın. O arkadaşların tek tek ismini bilmiyorum ama aileleri emin olsun ki o bomba hepimizin yüreğinde patladı. Acılıyız, öfkeliyiz, yaslıyız ve gerçekten isyandayız. Ama Yunus Emre'nin bir sözü var; 'Öfke baldan tatlıdır ama meyvesi acıdır.' Öfke öfkeyi doğuracaktır. Herkes bu yas havasını dayanışma duygusuna dönüştürmeli. Birlikte el ele tutabilirsek ancak bu tabloyu değiştirebiliriz. Genç bir arkadaşımız can verirken diyor ki 'Elimi bırakmayın.' Belki çok dıştan gelenleri engelleme şansımız olmayabilir, ama en azından toplumun diğer farklı kesimlerini bir arada yaşatmak, özgür bir geleceğe yürüme olanağımız olabilir. Seçimler gelip geçicidir. Hiçbirimizin, vekillik gibi bir makam çabası yok. Ortak derdimiz, halklarımızın hak etmediği bu yaşamı nasıl dönüştürebiliriz. Ege'ye başka türlü gelmek isterdim ama demek ki benim gibi insanların kaderi bu. 40 yıldır hep cenaze topluyoruz ve taziyelerde bulunuyoruz. Türkiye'nin de Kürdistan'ın da başı sağ olsun."

'OYA DÖNÜŞTÜRME OLAYINI DA BEN ÇOK AYIPLIYORUM'

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan HDP'li Zana, patlamadan HDP'nin sorumlu tutulması ve Selahattin Demirtaş'a yönelik suikast iddialarının dile getirilmesi üzerine, "Hiçbirimizin kişi olarak hayatlarımıza ilişkin kaygımız yok. Bizden sonraki jenerasyona ilişkin kaygımız var. Oya dönüştürme olayını da ben çok ayıplıyorum. Hiçbir arkadaşımızın böyle bir beklentisi söz konusu olamaz. Bu ülke herkes için güvenilmez hale geldi. Biz de herkes için güvenilir bir noktaya taşınsın istiyoruz. Bombayı patlatan kişi çok da önemli değil, bunlara kim zemin hazırladı? Başbakan, ellerinde 30'a yakın isim olduğunu, ancak eylem olmadan bu kişileri yakalayamayacaklarını söylüyor. Bütün belediye başkanlarımız içeride, bunlar eylem mi yapmıştı? İstenirse zamanında müdahale edilebilir. Kişinin peşine düşmenin anlamı yok, onu harekete geçiren zihniyete ulaşmak, onu açığa çıkartmak lazım" dedi.

Açıklamanın ardından bir süre partililerle sohbet eden Zana, gün içinde Ankara'daki patlamada hayatını kaybeden Ayşe Deniz ile Berna Koç'un yakınlarını ziyaret edecek.