'Kürtaj haktır, karar kadınlarındır'
Kürtaj Haktır Karar Kadınların Platformu üyesi kadınlar, AKP hükümetinin kürtajı yasaklama girişimini Pangaltı Metro istasyonundan Taksim tramvay durağına yaptıkları yürüyüşle protesto etti.
cumhuriyet.com.trKürtaj Haktır Karar Kadınların Platformu üyesi çok sayıda kadın, dün Osmanbey Pangaltı Metro durağı önünde bir araya geldi.
Kadınlar “AKP elini bedenimden çek”, “Kürtaj haktır, yasaklamak cinayettir”, “Benim bedenim, sen kimsin”, “Kürtaj haktır, karar kadınların” yazılı döviz ve pankartları açan kadınlar, “Kürtaj haktır, Uludere katliam”, “Yaşasın kadın dayanışması”, “Kürtaj haktır, tecavüz suçtur”, “Ücretsiz, güvenli kürtaj haktır”, “Tayyip kaç, kaç, kadınlar geliyor”, “Devlet elini bedenimden çek” sloganları atarak Taksim’e doğru yürüdü. Düdükler ve trampetler çalarak, alkışlar eşliğinde yürüyen kadınların eylemine CHP İstanbul Milletvekilleri Prof. Dr. Binnaz Toprak, Melda Onur, BDP İstanbul milletvekili Sebahat Tuncel’de katılarak destek verdi.
Taksim tramvay durağında Kürtaj Haktır Karar Kadınların Platformu adına Türkçe ve Kürtçe basın açıklaması yapıldı. Açıklamada, kürtaj hakkının yasaklanmasına, erkekler ve devletin kadınların bedenlerini denetlemesine ve kürtaj yasağıyla artacak kadın ve erkek şiddetine karşı yürüdükleri belirtilerek “12 haftaya dek devlete bağlı tüm sağlık kuruluşlarında kürtaj olabilmek, erkeklerin doğum kontrol sorumluluğunu üstlenmesi, sağlıklı güvenli ücretsiz kürtaj ve evli kadınların eşlerinden izin almaksızın kürtaj yaptırabilmeleri için yürüyoruz” denildi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kadın düşmanı politikalarını her fırsatta dile getirdiği anımsatılan açıklamada, 3 haftadır sokaklarda oldukları, kürtaj yasağına veya kürtaj hakkının sınırlandırılmasına direnecekleri ifade edildi. Açıklamada, özetle şu ifadelere yer verildi.
“Kürtaj yasağı kadınları merdivenaltı ölümlere terk etmek demek. Başbakan milliyetçi histeriyle ‘her kürtaj bir Uludere’dir’ dedi. Oysa kürtaj ya da sezaryen değil, Uludere cinayettir. Günde 5 kadının savcılıklara, karakollara başvurduğu halde korunamaması ve devletin bilgisi dahilinde erkekler tarafından öldürülmesi cinayettir. Kürtaj hakkımız yasaklanamaz, bedenimiz bizimdir. Tavrımız net. Bedenimiz, cinselliğimiz, doğurganlığımız üzerinden pazarlık yapmıyoruz. 8 haftaya kadar kürtaj yapılması önerisini kabul etmiyoruz. Evli kadınların eşlerinin onayıyla kürtaj yaptırmasını sağlayan düzenlemenin değijştirilmesini, kürtaj kararını yalnızca kadınların vermesini istiyoruz. En az 12 haftaya dek yapılabilen sağlıklı, güvenli, ücretsiz kürtaj hakkı için direniyoruz, dayanışmamızı güçlendiriyoruz.”
Prof. Dr. Binnaz Toprak, kürtaj yasağının en çok dar gelirli kadınları etkileceğini belirterek “1983 yılından, yani kürtaj serbest bırakılmadan önce anne ölümlerinin yüzde 50’si kendi kendine düşük yapmak isteyen kadınlarındı. Dünya ölçeğinde de az gelişmişliğin bir göstergesidir. Kürtaj yasakken, yasağa karşın kadınlar bunu yaptıracak doktor bulabiliyorlardı. Oysa bazı dar gelirli kadınlar sıkışıp kalıyor, kendi kendilerine kürtaj yapmak istiyorlar ya kendilerini öldürüyorlar ya da hem kendilerine hem bebeklerini sakatlıyorlardı. AKP’nin geri çekmesini ümit ediyorum” dedi.
Devrimci İşçi Partisi (DİP) üyeleri de, “Kürtajı yasaklamanın sonucu, yoksul kadınları merdivenaltında ölüme göndermektir” diyerek Taksim Tramvay durağında bir açıklama yaptı. DİP’li kadınlar ve erkeklerin buluştuğu eylemde açıklama yapan Reyhan Kayışçı, “Tüm kadınlar için sağlıklı koşullarda, erişilebilir ve ücretsiz doğum kontrölü ve kürtaj hakkı istiyoruz” dedi.