"Kriz psikolojisine girecek zaman yok"

Microsoft Türkiye Genel Müdürü Çağlayan Arkan, şirketlerinmin yaşadığı ekonomik kriz döneminini değerlendirdi. Arkan, "Normal zamanlara göre şimdi kriz koşullarında iki misli daha fazla çalışıyoruz. Microsoft'ta süngü düşüklüğü ve moral bozukluğu izlemezsiniz. Kriz psikolojisine ve ruh haline girecek zamanımız yok" diye konuştu.

cumhuriyet.com.tr

Microsoft Türkiye Genel Müdürü Çağlayan Arkan, "Kriz ortamında herkesin, tüm müşterilerimizin yanında olma isteği bize ayrı bir enerji veriyor. Bu da bizi müthiş bir şekilde yoğun, işe odaklı ve sürekli bir şey üretir tempoda tutuyor. Normal zamanlara göre şimdi kriz koşullarında iki misli daha fazla çalışıyoruz. Microsoft'ta süngü düşüklüğü ve moral bozukluğu izlemezsiniz. Kriz psikolojisine ve ruh haline girecek zamanımız yok" diye konuştu.

 

"Krizde pazar payına odaklandık, kurumsalda büyümeyi sürdürdük"

Microsoft'un mali yılının 30 Haziran'da sona ereceğini hatırlatan Arkan, geçen bir yıllık dönemi şu sözlerle değerlendirdi:
"Biz bu ay sonuyla mali yılımızı bitiriyoruz. Geçen bir yılda kurumsal müşteriler cephesinde büyümeye devam ettik. Farklı alt segmentlerde değişen oranlarda, yüzde 10-50 arasında büyüdük. Küçük işletmelerde büyüme oranı geçen yıl ile aynı kaldı. PC pazarında ise Türkiye'de geçen yıl toplam 3.6 milyon PC satıldı, bu yıl bu rakamın yüzde 25 düşüşle 2.6 milyon adete düşeceği hesaplanıyor. Sektörün hedef tahmini bu yıl için 4.3 milyon PC'nin satılacağı yönündeydi. Microsoft'un PC pazarındaki işleri de, doğal olarak pazardaki küçülme oranında oldu. Küçülen pazarda rakamları büyütmek, ciroları arttırmak kolay değil. Fakat biz böyle dönemlerde firmalara pazar payına yoğunlaşmalarını ve rekabetle yeni pazar payı almaya odaklanmalarını tavsiye ediyoruz. O yüzden biz de Microsoft olarak küçülen pazardan pazar payımızı büyüterek çıktık. Önemsediğimiz, stratejik ve kritik alanlarda pazar payı olarak tamamen başarılı bir yıl geçirdik"


"Krizi her an içimizde hissediyoruz

Çağlayan Arkan, eskiden vizyon ve strateji düzeyinde çalışma yaparken, şu anda daha operasyonel ve daha taktik bir çalışma benimsediklerini vurgulayarak şöyle dedi:
"Microsoft Türkiye'nin, 3 bin 700'ü kayıtlı partner programında olmak üzere toplamda 11 bin iş ortağı var. Krizi biz de sonuna kadar hissediyoruz. Milyonlarca müşterimiz var. Türkiye'nin pek çok sektöründe ciddi sorunlar yaşanıyor. Biz de bu sorunları günlük düzeyde yaşıyoruz. Şimdi satış satış, müşteri müşteri, iş ortağı iş ortağı bütün problemlerle artık tek tek ilgileniyoruz. Böyle dönemler mevcut olma, herkesin emrine hazır ve amade olma dönemi. Herkesin çağrısına cevap verebilme dönemi. Bu çalışma şekli bizi hem yaşananlara yakın kılıyor hem de onların gözünde farkındalığımızı da sağlıyor. Bir nebze de olsa onları destekleme ve sorunlarını çözme imkanı veriyor."

 

"Krizde bilgi paylaşmak ve müşterilerimizin yanında olmak daha önemli"

Dinamik ve takım çalışmasına uygun bir çalışma ortamı sunan yeni Microsoft binasında tümüyle açık ofis prensibinin benimsendiğini kaydeden Çağlayan Arkan şöyle devam etti:
"Ben dahil kimsenin odası yok. Bu da bize zamandan ve diğer işletme giderlerinden muazzam tasarruf getiriyor. Odaları dayayıp döşemek, ayrıca ısıtmak soğutmak gibi maliyetlerden kurtulduk. Çalışanlara telefon bile vermedik. Eski telefonları da ortadan kaldırdık. Herkes şirket içi iletişim için artık tek bir kaynağı, bilgisayarlarını kullandığı için sadece kulaklıkları var. Bizim verimli çalışma, takım ruhunu geliştirme ve tasarruf etme üzerine yaptığımız bu yenilikler diğer kuruluşlardaki karar vericilerin, yatırımcıların da çok dikkatini çekiyor. Her hafta ekipleriyle birlikte çok büyük şirketlerden en az dört beş yönetici ağırlıyoruz ve onlarla nasıl tasarruf ediyoruz süreçleri nasıl kullanıyoruz gibi konuları konuşuyoruz. Böyle bir kriz ortamında bilgileri paylaşmak, işbirliği içinde olmak ayrıca önem taşıyor. Bir anlamda danışmanlık yaparken, bu işi de bir ücret, bir karşılık beklemeksizin yapıyoruz. Herkesin paraya çok ihtiyacı var kuşkusuz, ama böyle zor dönemlerde ilişkiler, güven ve birbirimizin yanında olmak bizim için daha önemli değerlerdir."

 

"Microsoft'ta her çalışanın değeri marka değerine eşittir"

Kriz koşullarına rağmen, kısıtlı sayıda da olsa yeni eleman almayı sürdürdüklerini ve Microsoft Türkiye'de her birini çok özel olarak nitelediği 150 kişinin görev yaptığını belirten Arkan " 3-4 aktif pozisyon için yine eleman arıyoruz" dedi. Arkan, "Microsoft'ta çalışanlar ne kadar değerlidir" sorusuna ise şu yanıtı verdi:
"Son rakamlarla dünyanın en değerli şirketlerinden biri olan Microsoft'un toplam değeri 67 milyar dolar olarak hesaplanıyor. Microsoft'ta çalışan herkes şirketin marka değeri kadar değerlidir,yani her çalışan 67 milyar dolar değerindedir. Çünkü yanlış bir insanın markaya çok büyük zarar verme potansiyeli vardır. Ahlakın, şeffaflığın ve yönetişimin bu kadar ön plana çıktığı bir dönemde Steve Ballmer'ı (Microsoft CEO'su) hapse götürmek de, marka değerine büyük zarar vermek de mümkündür. Bunu dünyada herhangi bir Microsoft çalışanı yapabilir. O yüzden bizim için her çalışanın değeri, Microsoft'un marka değerine eşittir."


"Microsoft dünyasında telefonla iletişimi kaldırdık"

Microsoft'un küresel kriz ortamında tasarruf artırıcı ürünlere odaklandığını belirten Çağlayan Arkan, yeni geliştirdikleri ve birleşik iletişim (comunicator) olarak adlandırdıkları yeni iletişim modeli üzerinde şu bilgileri verdi:
"Eskiden ofis telefonumuz, ev telefonumuz, mobil telefonumuz, faksımız ayrı ayrıydı. Bir de bu iletişim kanallarına kurumsal e-mail adreslerimiz, özel alanda da facebook, hotmail, yahoo gibi yeni adresler eklendi. Şirket olarak vizyonumuz tüm bu kanalları birleştirmek ve tek bir noktada toplamak. İster sabit ister mobil telefondan arayın, ister faks çekin ya da e-mail atın kişiye tek bir kanaldan hemen ulaşmak. Kurumsal anlamda biz bunu başardık. Beni ofisten arayın, Çin'de de olsam, seyahat halinde de olsam telefon bilgisayarımda çalacaktır. Faks da çekseniz, mail de atsanız comunicator sisteminde bu mesajlar bilgisayarıma hemen yansıyacaktır. Bu sistemle kişiler istemeleri halinde her durumda ve her yerde ulaşılabilir olabilecektir. Bizim telefonumuz artık bu bilgisayar. Hem de ücretsiz ve güvenli konuşma fırsatı yaratıyor. Bir örnek vermek gerekirse, ben son işe aldığım genel müdür yardımcısı arkadaşımızı bu sistemle konuşarak, hiç yüz yüze gelmeden işe aldım. Bu sistemle dünyadaki tüm Microsoft çalışanlarıyla konuşabiliyoruz."

 

"İletişim ve seyahatten 220 milyon dolar tasarruf sağladık"

Arkan, Microsoft Türkiye'nin dünya çapında örnek gösterilecek bir yönetim merkezine 6 ay önce taşındığını, binanın sahip olduğu teknolojik altyapının verimlilik artışı yanı sıra iletişimde de yüksek tasarruf şansı yarattığını belirterek "Bu sistemden sonra iletişim masraflarımız ve seyahat giderlerimiz altı ayda yüzde 50 düştü. Microsoft'un dünya genelinde bu sistemleri kullanarak sağladığı tasarruf ise 220 milyon dolara ulaştı. Bu tasarrufun 90 milyon doları telefon haberleşmesinden, 90 milyon doları seyahat harcamalarından ve 40 milyon doları da zaman tasarrufunun sağladığı verimlilikten geliyor. Her şirket bu modele dönerse iletişim ve seyahat harcamalarında çok ciddi bir tasarruf sağlanacaktır. Krizde fırsat işte bu. Yapacağınız yatırım bu. Bir banka müşterimizin yaptığı araştırmaya göre bu sistemin geriye dönüş oranı yüzde 500. Yani yapılan yatırım, maliyet yönetiminde beş kat bir fayda sağlıyor" diye konuştu.