Kozak Yaylası rant kurbanı
Bergama'da Kozak Yaylası'nda 10 yıl öncesine kadar yılda 1500-2000 ton civarında çamfıstığı veren ormanda rekolte 150 tona geriledi. Sebebi henüz kesin olarak belirlenemeyen verim kaybı, yıldan yıla artarak sürüyor. Yaklaşan hasat zamanı öncesinde üretici, değeri en yüksek tarım ürünleri arasında yer alan çamfıstığından bu yıl da verim beklemiyor.
Muhammed Özmen2010'da başlayan verim kaybının sebebinin tespiti için yerel yönetimler, orman bölge müdürlüğü, üniversiteler ve enstitülerin yürüttüğü çalışmalarda bugüne değin bir sonuç alınamadı. Üretimin yapıldığı 17 mahallede yaşayan 8 ila 10 bin yurttaşın ekonomisini doğrudan etkileyen rekolte kaybı sorunu, geçen yıl TBMM Genel Kurulu’nda da görüşüldü. Ürünün korunması ve rekoltedeki düşüşün araştırılması için CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat tarafından verilen kanun teklifi Cumhur İttifakı oylarıyla reddedilerek rafa kalktı.
Görüştüğümüz eski ve yeni yerel yöneticiler, kooperatif çalışanları ve köylüler, Türkiye’nin tek özel mülkiyetli bu çam ormanın bölge ekonomisine 2010 yılından önceki döneme göre daha az gelir getirdiğini, bu sebeple üreticilerin başka sektörlere yöneldiğini, gençlerin ise metropollere göç ettiğini dile getirdiler.
'GÖKTEN FELAKET Mİ YAĞIYOR?'
Konuya ilişkin Cumhuriyet'e konuşan Bergama Belediye eski Başkanı Sefa Taşkın, rekolte kaybının sebebi için "Gökten felaket mi yağıyor?" ifadeleriyle bölgedeki maden ocakları, taş ocakları, fosil yakıt kaynaklı ağır sanayi kuruluşları ve iklim krizine işaret etti. Fıstık çamının istemediği çevre koşulların belli olduğunu söyleyen Taşkın, "Çam ağacı kirli hava, atmosfer kirliliği istemiyor. Yeraltı sularının tuzlulaşması, ürün vermesi için gerekli besinleri sindirmesini önlüyor. Kurak ve sıcak yaz ayları çamfıstığını bunaltıyor. Ağaçların gücü zayıflıyor, zararlı haşeratla mücadele edemiyorlar. Vahşi kapitalizmin dünyada ve bölgede yaptığı çılgınca girişimlerle yüzyıllardır muhteşem doğasıyla çok değerli fıstık ürünü veren Kozak'ta doğanın dengesi bozuluyor." ifadesini kullandı.
Granit taşlarının çıkarıldığı denetimsiz taş ocaklarının Kozak Yaylası'nı talan ettiğini kaydeden Taşkın, "Yasaklayan mahkeme kararlarının etrafından dolanılarak topraktaki az miktardaki altını almak için yapılan kazılar yeraltı sularını dağıtıyor, kirletiyor. Kazıdan çıkan silikozlu tozlar yalnız ağaçların değil, insanların da akciğerlerini yakıyor. Bunların yanı sıra Bergama Ovası'nda altın madeni işlemesinde kullanılan tonlarca siyanürün vermiş olabileceği zararlar da tam bir muamma. Kozak’ın güneyindeki Aliağa, doğusundaki Soma termik santralları, kullandıkları sözde filtrelere rağmen, havaya zehir kusuyor. Yoğun sanayi bölgelerine dönüşen Aliağa ve Soma’nın ısı santrallarının ürettiği sıcaklık artışı tabii ki buralara kadar ulaşıyor." diye konuştu.
'KOZAK BİR KURBAN'
Kozak Yaylası'da kirliliğin ve ısınan havanın verdiği tahribatın yüksek olduğuna, alçak bölgelerde çam ağaçların ürün vermediğine, yüksek kısımlarında ise kısmen ürün alındığına dikkat çeken Taşkın, "Çevreciler yıllardan beri boşuna “küresel ısınma”, “önce doğa” deyip durmuyorlar. Dünya, ülke kirleniyor. Bu durum, çözüm için umutla bekleyen Kozaklılara anlatılmalı. Yeni bir yaşam kurmaları için ivedilikle yön göstermeli, kaynak ayırmalı, yardımcı olmalı. İnsanlar çaresiz ortada bırakılmamalı. Alçak yerlerdeki fıstık çamlarından ekonomi için ne yazık ki hayır yok. Kar hırsıyla saldırıp doğa yok edildikçe, daha neler gelecek bakalım insanlığın başına. Kozak bir kurban. Üstelik, yaşadıklarımız yaşayacaklarımıza yön gösteriyor." dedi.
'ÇÖZÜM BEKLİYORUZ'
Rekolte düşüklüğü nedeniyle bölgedeki maddi zararın milyon dolarla ifade edildiğini söyleyen Kozak Bucağı Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nden Şükrü Yılmaz ise "Bölgemizde 16-17 köyün çamfıstığı geliriyle ciddi geliri vardı. Bu gelir Bergama’yı besliyordu. Köyden kente göçü engelleyen bir yapı vardı. Yaşanan verim düşüklüğü bölgenin demografik yapısını da değiştirdi. Kente göçler başladı. Kalan son üreticiler olarak sorunun tespiti ve çözümü için yetkililerin çalışma yapmasını bekliyoruz" dedi.
İKLİMİN ETKİSİ ARAŞTIRILIYOR
Bölgede ilk kez iklim değişikliğinin etkisini araştıran bir çalışma yapılıyor. Verim düşüklüğüne çözüm üretmek için Türkiye Ormancılar Derneği ile protokol imzalayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, çamfıstığı üretimini yeniden artırmanın yollarını arıyor. Bölgeye iki hava kirliliği ölçüm istasyonuyla iki meteoroloji istasyonu kuran uzmanlar, toprak, yağmur suyu ve yaprak örneklerinin analizi, hastalık, böcek bilimi, polen, hava kirliliği ve meteorolojik nedenlere ilişkin araştırmalar yapıyor. Çalışmalar sonucunda, iklim değişikliği, hava kirliliği ve madencilik faaliyetlerinin verim düşüklüğüne etkisi tespit edilecek.