Konya'da yaklaşık 50 aile hayvan otlattıkları bölgeden çıkarılmaya çalışılıyor
Konya’da, hayvan otlatma belgelerine karşın yaklaşık 50 aile, bulundukları bölgeden çıkarılmaya çalışılıyor.
Sefa Uyar“Yörük Ana” olarak da bilinen Sarıkeçililer Yaşatma ve Dayanışma Derneği Başkanı Pervin Savran, Konya’da, hayvan otlatma belgelerine karşın bulundukları bölgeden çıkarılmaya çalışıldıklarını söyledi. Yaklaşık 50 ailenin sorun yaşadığını vurgulayan Savran, “Çok sıkıntıdayız. Aileler, çadırlar, hayvanlar ile ortada kaldık” dedi. Savran, vali ile görüşmeye çalıştıklarını ancak pandemi gerekçesiyle randevu alamadıklarını kaydetti.
2012’de, göçerlere yönelik düzenleme yapıldığını ve bu düzenleme ile birlikte her gittikleri bölgede izin ve otlatma planı aldıklarını belirten Savran, “Otlatma planı aldığımız halde iptal etmeye kalkıyorlar. Belediyeler, zabıta ya da belediye çalışanı gönderiyor, çadırlar kalksın diye. Kaymakamlık tarafından şefliklere, ‘Göçerlere yer vermeyin’ diye baskı yapılıyor” dedi. Konya’da bulunan yaklaşık 50 ailenin sorun yaşadığı, bir kısmının merada, bir kısmının ormanlık alanda olduğunu kaydeden Savran, özellikle ormanlık alanda yaşayan ailelere “Belgeleri iptal edeceğiz, bölge halkı rahatsız oluyor, buradan çıkın” dendiğini söyledi.
‘SESİMİZİ DUYAN YOK MU?’
Bölgede yaşayan yerli halkın hayvanlarının olmadığını, o bölgeye yerleşmeden önce muhtar ile de görüştüklerini kaydeden Savran, “Hayvanları olsa o bölgeye varmayız” dedi. Savran, bölgeden çıkmadıkları için “Ceza yazacağız” dendiğini de aktararak “Otlatmak için yer verdiler. Ne cezası yazacaklar? Hiçbir gerekçe sunmuyorlar. Bize kalk diyorlar. Kaymakama da belediye başkanına da ‘Neden kalkacağımızı bize yazılı bildirin’ dedim” ifadelerini kullandı. Kuraklığın da etkisi ile meralarda da ot olmadığını belirten Savran, “Keçiler meleşiyor, bağırışıyor. Onlara da yer bulmaya çalışıyoruz” diye konuştu. Savran, valiliğin, görüşme taleplerini pandemi gerekçesi ile kabul etmediğini kaydederek “Çevre ve ormandan ilgilenen vali yardımcısına yönlendirdiler, o da yerinde yok dediler. ‘Çok sıkıntıdayız’ dedik, ‘Yazılı bildirin’ dediler. Günlerdir ‘Sesimizi duyan yok mu’ diye bağırıyoruz” dedi.
Anadolu’nun var oluşunun temel taşının göçerler, Yörükler olduğuna dikkat çeken Savran, şunları kaydetti:
“Bugün bizi yok etmeye çalışan insan oksijen alamayacak, ormanlar yok olacak. İnsanlar nefes alamayacak, bunun farkında değiller. İnsanoğlu hızla tüketime yöneliyor. Biz, doğayı, yaşayarak yaşatıyoruz. Doğayı koruyan, üreten bir topluluğuz ama üzerimizdeki bu baskı niye? Üreten insanları kabul etmiyorlar. Biz karbon üretmeden, doğaya zarar vermeden üretmeye çalışıyoruz ama onlar bizi yok etmeye çalışıyorlar. Aileler, çadırlar, hayvanlar ile ortada kaldık.”
BÜYÜK ANADOLU YÜRÜYÜŞÜNÜ BAŞLATMIŞTI
Tohumların, ormanların, suların, doğanın yok edilmesine karşı 2011’de, Anadolu’nun çeşitli bölgelerinden “Anadolu’yu vermeyeceğiz” sloganı ile “Büyük Anadolu Yürüyüşü”nü başlatılmış, “Yörük Ana” olarak bilinen Sarıkeçililer Yaşatma ve Dayanışma Derneği Başkanı Savran, “Yağmur” ve “Bulut” isimli develeriyle birlikte yürüyüşe katılmıştı. Göç mevsiminin gelmesiyle hayvanlarıyla birlikte yola çıkan Savran, Konya’da bulunan göçer ailelerin sorun yaşadığını söyledi.