Komisyona, 9 bin 988 başvuru oldu
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Zafer Üskül, Türkiye'nin, yabancıların insan hakları açısından inceledikleri bir ülke olmaktan çıktığını söyledi.
cumhuriyet.com.trTBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Zafer Üskül, Komisyon'un son toplantısının ardından basın mensuplarına yaptığı açıklamada, 4 yılın muhasebesini yaptıklarını belirterek, 2007 Ekim ayından beri yoğun bir çalışma içinde olduklarını ifade etti. Bugüne kadar 31 alt komisyon kurulduğunu, bunların 51 rapor hazırlandığını ve birkaçı dışındakilerin oybirliğiyle kabul edildiğini anlatan Üskül, yurtdışında Almanya, Hollanda, Fransa, Avusturya, Belçika ve İsviçre'de incelemeler gerçekleştirdiklerini, 59 yabancı heyeti kabul ettiklerini, ayrıca 31 yerli heyet ile görüştüklerini kaydetti. Komisyonun 47 toplantı gerçekleştirdiğini, alt komisyonlar dışında da çalışmaların olduğuna işaret eden Üskül, bugün itibarıyla gelen toplam başvuru sayısının 9 bin 988 olduğunu, bu dilekçelerden sadece son 2 günde gelen 46'sının işleme alınmadığını bildirdi.
Üskül, başvuruların tamamını insan hakları ihlallerinin oluşturmadığını, üçte bire yakınının yargı organlarının faaliyetiyle ilgili olduğunu belirterek, Komisyon'un bu alana hiç müdahale etmediğini ve inceleme dışında kaldığını söyledi. İkinci en çok başvuruyu; cezaevi koşulları, mevzuatın uygulanması, nakil talebiyle tutuklu ve hükümlülerin sağlık sorunlarının oluşturduğuna dikkati çeken Üskül, diğer önemli bir başvuru grubunun da insan hakları ihlalleriyle ilgisi olmayan iş ve yardım talepleri olduğunu ifade etti. Komisyonunun hazırladığı raporların önemli olduğunu belirten Üskül, 18. dönemde 3, 19. dönemde 14, 20. dönemde 10, 21. dönemde 19, 22. dönemde 14 rapor hazırlanırken, kendi dönemlerinde ise 51 rapor hazırlandığını vurguladı.
Üskül, Komisyon'un kurulduğu günden beri hazırlanan 111 raporun 51'inin kendi dönemlerinde hazırlandığına işaret ederek, şöyle konuştu: ''Rapora konu olmayan birçok incelememiz de oldu. insan hakkı ihlali sayılabilecek haberle karşılaştığımızda müdahale ettik. Bizi en çok memnun eden hazırladığımız raporların değişik bakanlıklar ve kamu kurumlarınca dikkate alınması ve önerilerimizin büyük ölçüde yerine getirilmesidir. Bu Başbakan, bakanlarımız ve kurum müdürlerinin insan hakları konusundaki duyarlılığının da göstergesidir. Komisyonumuzun bakanlıklar ve kurumlarla uyumlu işbirliği, insan hakları alanında ülkemizi çok daha ileri bir noktaya getiriyor. Bu uyum olmasaydı insan hakları alanında hala ülkemizde ağır sorunları yaşıyor olabilirdik.''
'Önemli iyileştirmeler sağladık'
Komisyon olarak yaptıkları çalışmalar soncunda bazı alanlarda önemli iyileştirmelerin sağlandığını kaydeden üskül, bu konuda şu bilgiyi verdi: ''Cezaevleriyle ilgili yaptığımız incelemeler sonucunda, sağlık hizmetlerinin Adalet Bakanlığından Sağlık Bakanlığına aktarılmasını sağladık. Büyük cezaevi komplekslerinde 24 saat hizmet veren polikliniklerin açılmasını sağladık. Böylece tutuklu ve hükümlülerin sağlık sorunlarının çok daha yakından çözüme kavuşturulmasında önemli adımlar atıldı. Cezaevlerinde bulunanların yakınlarıyla anadilde görüşmeleri sağlandı, bu konuda tüzük değişikliği gerçekleştirildi. Ayrıca cezaevlerinde fiziksel konuların iyileştirilmesinde önemli adımlar atıldı. Çocuk cezaevlerinde yaşanan olumsuzlukların giderilmesi için özel çaba gösterildi ve sonuç alındı. Şu anda 7 ayrı çocuk cezaevi projesi uygulanmaya çalışılıyor. Aynı şekilde kadın cezaevleriyle ilgili sorunlarla ilgilendik ve bunlara çözüm getirmeye çalıştık. SHÇEK'e bağlı kurumlarda ve YİBO'larda yaptığımız incelemelerin sonucunda bu kurumlarda da hizmetin iyileştirilmesine çok önemli katkılarımız oldu. Bakanlıklarımızla zaman zaman raporlarımızın gereğini yerine getirilmesi için yaptığımız görüşmelerden her zaman olumlu sonuçlar elde ettik.''
Türkiye'de insan haklarıyla ilgili sorunların tümünün giderildiğini söyleme olanağı olmadığını belirten Üskül, ''Hiçbir zaman da olmayacağını söyleyebilirim. Çünkü insanın olduğu her yerde zaman zaman hatalar yapılacaktır. Hata yapılabilir ama hata yapıldığı zaman etkili ve güvenilir bir soruşturma yapılabiliyor ve sorumluların ortaya çıkartılması durumunda yaptırım uygulanabiliyorsa, insan hakları alanında sorunlar çok önemli oranda ortadan kaldırılmış demektir'' dedi. Komisyonunun yaptığı çalışmalar ve Hükümetin konuyla ilgili duyarlılığının, insan hakları konularında çok önemli adımlar atıldığını gösterdiğini anlatan Üskül, bir süre önce Avrupa'da yayımlanan bir raporda ''TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, üzerine düşeni tam olarak yerine getirmiştir'' ifadesinin yer aldığını vurguladı.
'AB üyelerini denetleyen komisyon haline geldik'
Üskül, başkan olarak siyasi parti ayrımı gözetmeksizin ortak çalışma ve insan hakları alanında ortak duyarlılığın egemen olduğu ortamı yaratmaya çalıştığını belirterek, üyelerin desteğiyle bu konuda büyük başarı elde ettiklerini, bu nedenle komisyon üyelerine, personele ve medyaya teşekkür etti. Yurtdışında 6 ülkede yaptıkları incelemelere değinen Üskül, şunları söyledi: ''Artık Türkiye yabancıların insan hakları açısından inceledikleri bir ülke olmaktan çıktı. Komisyonumuz, Türkiye'nin üye olmayı amaçladığı AB üyelerini denetleyen, onlarla insan hakları konularını eşit düzeyde tartışabilen bir komisyon haline geldi. Artık Türkiye, herhangi bir konuda bir insan hakkı ihlaliyle suçlandığı zaman, tabii ki biz bu ihlallerin gerçekte olmamasını isteriz ama bizim de onlara söyleyebileceğimiz çok şey olduğunu gördük ve bunları da söyledik. Görüşmelerimizde eşit mesafede durduğumuzu söyleyebilirim. Bu açıdan parlamenter diplomasi alanında komisyonumuzun çok önemli katkılarda bulunduğunu belirtmem doğru olur.''
Komisyona katkılarından dolayı basına teşekkür eden Üskül, insan hakları ihlalleriyle mücadelenin sadece komisyon ve bazı kurumların sorumluluğunu gerektirmediğini, medyanını da ciddi sorumluluğu olduğunu, bu konuda medya ile iyi bir işbirliği yaptıklarını söyledi. Üskül, ''TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu, Türkiye'de insanların başvurabileceği ve sonuç alabileceği bir kurum haline geldi'' dedi.
'Kayıplar Alt Komisyonu çalışmalarını sürdürecek'
Toplantıda, hem kurulan alt komisyonların çalışmalarını sürdürmesi hem de ani müdahaleyi gerektirebilecek olayların olabileceği ihtimalini dikkate alarak Meclis'in tatile girdiği dönemde de çalışma kararı aldıklarını bildiren Üskül, kayıplarla ilgili kurulan alt komisyonunun da çalışmalarını sürdüreceğini söyledi. Üskül, alt komisyon olarak Tolga Baykal Ceylan'ın kaybolmasıyla ilgili olarak yarın ve 26 Mart cumartesi günü Kırklareli, Demirköy ve İğneada'da yerinde inceleme yapacaklarını, orada konuyla ilgili bazı kişileri dinleyeceklerini, sonra da değerlendirmelerini yapacaklarını kaydetti.
Cemil Kırbayır'ın kaybolmasıyla ilgili de çalışmaların sürdüğünü belirten Üskül, geçen hafta Kars'ta 16 kişiyle görüştüklerini, bugün Komisyona davet edilen bazı kişilerle görüşeceklerini, bu görüşmelerden sonra gelecek hafta bir durum değerlendirmesi yaparak yapılması gerekenlerle ilgili yeni bir yol haritası çıkartacaklarını ve çalışmalarının seçime kadar devam edeceğini sözlerine ekledi.
Öte yandan Komisyonda; İzmir 1 ve 2 No'lu F Tipi yüksek güvenlikli kapalı ceza infaz kurumları ile İzmir Buca Cezaevi, Askeri Ceza ve Tutukevleri, çocuk yetiştirme yurtları, çocuk yuvaları ve gençlik merkezleri ve YİBO inceleme raporları kabul edildi.