Kızlarını öldürüp kemiklerini saklayan anne babayı zaman aşımı kurtardı
22 yıl önce İzmir'de dayısı tarafından öldürülen Aynur T.'nin cesedi, kadının ailesi tarafından evlerinin bahçesine gömülmüş, ardından genç kadının kemikleri çıkarılarak aile tarafından evde bir kolide saklanmıştı. Görülen mahkemede dava zaman aşımı süresi olduğu için düştü. Anne ve baba için tahliye kararı verildi.
İHA
22 yıllık korkunç cinayet zaman aşımına uğradı Edinilen bilgiye göre, İzmir'de 22 yıl önce dayısı İ.H.A. tarafından boğularak öldürülen Aynur T.'nin aile tarafından öldürüldüğü saklandı. Genç kadının cesedi babası F.T., annesi M.T. ve dayısı tarafından Bayraklı'daki evlerinin önüne gömüldü. Ceset 2 yıl sonra ailenin evden taşınması nedeniyle gömüldüğü yerden çıkarılarak, kemikleri bir koliye konup Çiğli'deki evlerinin kilerinde saklandı. Aile, burada 7 yıl saklandıktan sonra Menemen'e taşınınca, kemik dolu koliyi de yanlarında taşıdı. Yaklaşık 6 ay önce BİMER'e gelen kayıp ihbarı üzerine araştırma yapan İzmir Emniyet Müdürlüğü Asayış Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, cinayeti çözerken, genç kadının dayısı İ.H.A., babası F.T. ve annesi M.T. cinayeti itiraf etti. Aynur T.'nin kemikleri ise ailenin kaldığı evin kilerinde bir koli içerisinde bulundu.
Ceza istenmişti
Cinayetin ortaya çıkmasından sonra Aynur T.'nin dayısı, annesi ve babası tutuklanmış, hazırlanan iddianamede sanıklar İ.H.A. "Kasten öldürme" suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet, F.T. ve M.T. hakkında ise "Kasten öldürmeye azmettirme" suçlamalarıyla 25 yıla kadar hapis cezası talep edilmişti. Sanıklar ilk çıktıkları mahkemede tahliye edilerek tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmışlardı.
Savcı davanın düşürülmesini istedi
4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen 2'inci duruşmaya, sanıkların avukatları ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü adına avukat Müjgan Bilgen Özen katıldı. Savcı verdiği mütalaasında, sanıkların zaman aşımı nedeniyle üzerine atılı suçtan kamu davasının ayrı ayrı düşürülmesine karar verilmesini talep etti. Savcının mütalaasına avukat Müjgan Bilgen Özen katılmadığını söyleyerek, "Dava zaman aşımına uğramamıştır, yaşam hakkı evrensel bir haktır 20 yıllık süreye tabi değildir, sanıkların ayrı ayrı cezalandırılmasının istiyoruz" dedi. Mahkeme heyeti, zaman aşımının süresi dolduğu için sanıklar hakkındaki kamu davasının ayrı ayrı düşürülmesine karar verdi.
Dayısı boğarak öldürmüş
İddiaya göre, 1995 Ekim ayında, Aynur T. sık sık eve geç gelmesi nedeniyle baba F.T. ile Bayraklı ilçesindeki bakkallarının önünde tartışmaya başladı. Bakkalda oturan dayı İ.H.A., baba-kız tartışmasına görünce araya girdi. Baba F.T.'yi sakinleştiren İ.H.A., yeğeni Aynur T.'yi yanına alıp, ormanlık alana gitti. Birlikte sohbet eden dayı-yeğen gecenin ilerleyen vaktinde ormanlık alanda uyuya kaldı. Sabah uyanan İ.H.A., yanındaki yeğenini ölmüş vaziyette buldu. Cesedi alıp eve götüren İ.H.A., eniştesi F.T. ve ablası M.T.'ye (66) durumu anlattı. İ.H.A., alkolün de etkisi ile yeğeni Aynur T.'yi boğarak öldürmüş olabileceğini, gidip polise teslim olması gerektiğini söyledi. Ancak, iddiaya göre baba F.T. buna karşı çıkarak, cesedi gömüp kimseye söylememe planını yaptı. Genç kızın cesedi, Bayraklı'daki evlerinin önündeki bahçeye gömüldü.
Kemikleri koli ile taşımışlar
Ardından 2 yıl burada kalan ceset, ailenin Çiğli ilçesine taşınması üzerine, gömülü yerden kemikleri çıkarılarak bir koliye kondu ve Çiğli Egekent'teki yeni evlerindeki kilerinde koli içerisinde saklandı. Aile bu evde 7 yıl oturduktan sonra Menemen ilçesinde yeni bir eve taşındı. Taşınırken koli içerisindeki kızlarının kemiklerini de yeni evlerine getirip, kilerde saklamaya devam ettiler. Tüyler ürperten olayda aile yeni evlerinde kızlarının çürümeye yüz tutmuş kemiklerini 14 yıl boyunca sakladı. Aile, kendilerinin büyüttüğü kızlarının oğlu Taylan Y. 'annem nerede' diye sorduğunda ise 'Annen sen küçükken hastalık nedeni ile öldü, mezarı da memleketimiz Van'da diye' cevap verdiği öğrenildi.