Kızıl çamur kabusu sürüyor

KMO Antalya İl Temsilciliğinden yapılan yazılı açıklamaya göre, 4 Ekim 2010 günü Macaristan'ın Ajka şehrinde faaliyet gösteren alüminyum fabrikasının sıvı atık havuzunu çevreleyen duvarın bir bölümünün yıkıldığı anımsatıldı. Macaristan'daki felaketin "ekolojik yıkım" olarak nitelendiği açıklamada, çevre felaketinin onlarca yıl etkisini sürdüreceği vurgulandı. Açıklamada şu görüşlere yer verildi:

''Bazı yetkililer, bunun son 20-30 yılda görülen en büyük üç çevre felaketinden biri olduğunu ifade ediyor. Uluslararası Tuna'yı Koruma Komisyonu'nun verdiği bilgiye göre, bu olayın etkilerinin çok uzun yıllar boyunca insanları ve çevreyi etkileyeceği ve birçok ülkeyi etkisi altına alacağını bildirmiştir. Önlenemezse kızıl çamur Hırvatistan, Sırbistan, Bulgaristan, Romanya ve Ukrayna'dan sonra Karadeniz'e ulaşacaktır.''

Türkiye'de öncelikle Çevre Bakanlığı yetkililerinin bu felaketin etkisinde olan ve risk taşıyan ülkelerle deneyim ve eylem birliğine girmesi gerektiğine işaret edilen açıklamada, Çevre ve Orman ile Tarım ve Köyişleri bakanlıklarının eşgüdümünde ilgili tüm tarafların katılımı ile periyodik su analizleri, bitki ve hayvan sağlığındaki değişiklerin uzun dönemli izlenmesi gerektiği bildirildi.

Benzer felaketlerin Türkiye'de de yaşanmaması için atık depolama alanları, kapasite durumları ve emniyetli olup olmadıkları konusunda bilgilerin toplanması gerektiği kaydedilen açıklamada, Türkiye'de tehlikeli kimyasallar üreten, işleyen, taşıyan ve depolayan işletmelerin denetim ve kontrolünden sorumlu Çevre ve Orman Bakanlığının böyle bir senaryo ile başa çıkabilecek uzman kadrosu ve sayısının açıklanması talep edildi.

Açıklamanın son bölümünde şu ifadeye yer verildi:
''Türkiye bu ekolojik felaket üzerinden yeterli dersi çıkararak, özellikle büyük endüstriyel kuruluşların olası kaza risk değerlendirmeleri, acil durum planlamaları, kurumlar arası eşgüdüm, acil müdahale ve kurtarma yeteneğine sahip teknik ve uzman kadroları açısından tüm ülke bazında kendini acilen sorgulamalıdır.''